Ahmet KIZILKAYA

Çıktık Açık Alınla

Ahmet KIZILKAYA

Çimentaş Elazığspor, pazar günü Van deplasmanında Artı Değer Vanspor maçını 2-0 kazanarak kağıt üzerinde zorlu görünen müsabakayı akıllı bir taktik ile kolaya dönüştürdü ve 3 puanın çok ötesinde bir kazançla şehrine döndü. Zira hem puan üstünlüğü hem de psikolojik üstünlük artık Elazığspor'da.
Rakip Artı Değer Vanspor takımı, geçen yıl Trendyol 1. Lig'in kapısından dönmüş ve bu yıl da lige iddialı başlayan takımlardan biri olarak dikkat çekmişti. Böyle bir deplasmanda zorlu maçtan alnının akıyla çıkabilmek hem Teknik Direktör Bülent Yenihayat'ın hem de saha içi taktik uygulamaları başarıyla yerine getiren futbolcuların ortak başarısı ve becerisidir bana göre.
Aslında birçok kişi zorlu maç öncesi Elazığspor'un neleri yapıp neleri eksik bırakacağını merak ediyordu. Ancak görüldü ki ligin ilk üç haftasında görece zayıf takımlarla oynayan Ç. Elazığspor, ilk zorlu deplasmanda da bir deplasman takımının nasıl oynaması gerektiğini bilen bir takım olmuş. Bu galibiyetin ileriki haftalarda Elazığspor adına ne kadar büyük bir anlam ifade ettiğini hep birlikte göreceğiz.
Geçen yılki kadrodan 5 oyuncunun yanına bu yıl transfer edilen 6 oyuncuyu monte edip uyumlu bir kadro kurmak da kayda değer bir başarı. Öyle ki Ercan Coşkun, Kerim Frei, Alpay Koldaş ve kaleci İsmet Yumakoğulları, yıllardır Elazığspor’da oynuyormuş gibi uyum içindeydiler. Bu hafta ilk kez ilk11’de sahaya çıkan yeni transferlerden Yusuf Mert Tunç ve Maksut Taşkıran da attıkları gollerle işleyen takımın değerli birer parçası olacaklarını kanıtladılar.
Bir futbol takımı için uyumun ne kadar önemli olduğunu Ç. Elazığspor’da görüyoruz. Bülent Hoca’nın hem pas oyunu hem takım dizilişindeki oyuncu tercihleri bugüne kadar iyi sonuçları beraberinde getirdi. Takımın 30 maçlık yenilmezlik serisi kim ne derse desin şapka çıkarılacak bir başarı.
İçeride oynadığımız maçlarda kapanan rakipleri açmak için pas oyunun ısrarla uygulayan ve zaman zaman kanat organizasyonlarından goller bulan Ç. Elazığspor, Van deplasmanında başarılı pas oyununa bir de duran top organizasyonu ve uzun toplarla sonuca gitme becerisini ekleyince rakip takımın da yapabileceği çok şey kalmadı doğrusu. 
Rakip Vanspor kendi sahasında oynamasına rağmen Elazığspor’a oyun üstünlüğü kuramadı. Aradaki temel fark Elazığspor’un uyum ve istikrarı sağlamış bir ekip olmasından kaynaklanıyor. Vanspor da bireysel beceri anlamında iyi ama takım kurgusu ve oyun planı anlamında çok eksik göründü. Yine de duran iki top organizasyonunda büyük tehlike yarattılar. İkinci yarıda da ceza sahası dışında buldukları şut gol olsa belki maç daha kritik bir hale gelecekti.
Elazığspor’un ilerleyen haftalarda form kazanacak diğer yeni transferleriyle lige ağırlığını koyacağı çok net görülüyor. Efe Tatlı, Burak Aydın, Muhammet Arslantaş, Melih İnan, Eren Türkkal ve Mücahit Çıra gibi takıma bu yıl dahil olan oyuncular da uzun lig maratonu boyunca güç katacaklar.
Ligin ilk 4 haftasına baktığımızda Menemen FK, Bucaspor 1928, Serik Belediyespor 68 Aksarayspor ve Artı Değer Vanspor, zirve yarışında olacaklarının izlenimini veriyorlar. Ancak Ç. Elazığspor gerek takım uyumu, gerek şehirle bütünleşme, gerek stadyum ambiansı anlamında diğer rakiplere oranla daha güçlü bir konumda. Bu hafta deplasmanda oynanacak Giresunspor maçından da avantajlı bir sonuçla dönebilirsek Elazığspor için sonu şampiyonlukla taçlanan bir sürecin emarelerini güçlü bir şekilde göreceğiz.
Beni okuyan, beni dinleyen, sözcüklerimin izini süren herkese teşekkür ediyorum. Bir sonraki yazımda buluşuncaya kadar sevgiyle ve huzurla kalın.

Yorumlar 1
ferhat sert 23 Eylül 2024 17:38

Ahmet hocam, Eren Türkal zaten takımdaydı, yeni transfer değil, ama forma şansı bulamamıştı.

Yazarın Diğer Yazıları