YAPMAYIN ŞUNU!

İçişleri Bakanlığı'nın hazırladığı Emniyet Genel Müdürlüğünün gerçekleştirdiği Kadın Acil Destek İhbar Sistemi (KADES) ile kadına yönelik şiddet önlenmeye çalışılıyor.

Aile İçi ve Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Değerlendirme Toplantısı'nda  KADES ile şiddetin önüne geçildiğini Emniyet Genel Müdürü hemşerimiz  Mehmet Aktaş şu sözlerle aktarmış. 

“Şiddet mağdurlarının ve sivil toplum kuruluşlarının sosyal medya üzerinden yaptığı ihbarlara hızlı bir şekilde müdahale edilmesi ve alınan tedbirler sayesinde ülke genelinde hayatını kaybeden kadın sayısında ciddi oranda bir düşüş sağladık."

Toplantıda şiddet mağdurlarının sayısal verileri de paylaşılmış. Buna göre ülkemizde 24 Mart 2018’den bu yana 620 bin 829 kişinin yazılımı indirdiği ve 48 bin 686 kadının ihbarda bulunduğunu aktaran Aktaş, KADES yazılımı sayesinde şiddet mağduru kadınlara 112 ve 155 acil çağrı ile bir tuş kadar yakın olduklarını bildirdi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da 20 Kasım itibariyle 234 kadın cinayete kurban" gittiğini belirtip erkeklere ciddi anlamda yüklenmiş ve bakın nasıl fırçalamış şiddet uygulayan erkekleri:

"Kendinize gelin yahu. Fiziksel olarak güçlü olabilirsiniz. Böyle bir ayıp olur mu? Neyi tatmin ediyorsun? Neyi ortaya koyuyorsun? Neyini sağlıyorsun? Hangi duygunu yüceltiyorsun? Ayıptır."

Son günlerde kadına yönelik şiddet vakalarının arttığı gözlemleniyor fakat geçen yıla göre bu oran yüzde 24 bir azalma varmış. Elbette ki bir can bile ölse kahroluyoruz.

Bugünkü toplantı 25 Kasım kadına şiddetle mücadele gününün yaklaştığının habercisi adeta. KADES uygulamasının türevlerini VODAFONE gibi kuruluşlar da sosyal sorumluluk projeleri kapsamında yapıyor.

Bir canın dahi şiddetten, ölümden kurtulmuş olması elbette ki çok çok önemli. Fakat neredeyse yirmi yıllık iktidarlık döneminde Ak Parti’nin  şiddet sorununu kökünden önleyecek tedbirler, kanunlar ya da projeler üretememesi üzücü...

Hele de bu veriler açıklanarak “bakın İstanbul Sözleşmesi ne kadar işe yaradı” türünden beyanlar iç rahatlatıp ferahlatamadı ne yazık ki. Çünkü göreceli olarak kadına şiddette bir azalma görünüyor ama ya yine bu meş’um sözleşme sebebiyle parçalanan ve yiten  hayatlar.. Ya evlenme sayılarına yaklaşan boşanmalar… Bunlardan da bir haber verilse ya..

Kimse kusura bakmasın yaz-boza dönen kanunlar… Olmadı şunu deneyelim mantalitesi profesyonellik ve vizyonerlik kokmuyor.

Harala gürele kendi kültürel yapımıza, İslami değerlerimize taban tabana zıt uygulamalar ve sözleşmelerle bu işin çözüme kavuşamadığı ve de kavuşmayacağı ayan beyan ortada.

Yıl oluyor 2021!.. hala daha tam ve doğru uygulamalar ile kararlar yok ortada!..

Napalım biz de bakan Soylu gibi erkeklere seslenelim.    Bitirin şiddetinizi. Bir durun, durulun artık gücü sadece bayanlara ve naif varlıklara yeten erkekler.   Duyan olur mu? Belki… Zira hala ölmedi insanlık ve tükenmedi vicdan…