Yanardağ, yanıp tutuşuyor
Suriye'de yaşananlar ülkemizin şimdilik lehine gibi gözüküyor. Ancak yıllık değil asırlık planlar yapan Siyonizm'in bu bölgedeki kargaşanın mezhep savaşına dönüştürme ihtimalini de göz ardı etmemek lazım. Zira İran'ın 'Suriye'ye ordu göndermeye hazırız' açıklaması da bölgede sunni-şia çatışmasını tetikleyecek bir karakter taşımıyor değil.
Tüm bu belirsizliğe rağmen Türk bayrağının Halep kalesine asılması, bu bölgedeki terör unsurlarının temizlenmesi adına Türkiye’nin yaşananlara bigane kalmayıp aksiyon almasını da önemli ve anlamlı buluyoruz.
Ancak böylesine önemli bir milli meseleden rahatsız olan çevreler de ne yazık ki her zaman karşımıza çıkabiliyor.
TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ, Suriye’de Hama ve Münbiç'in kapısına dayanan Esad rejimi karşıtlarının ilerleyişinden rahatsız. Dün Halep Kalesi’ne Türk bayrağı çekilmesini sert bir dille eleştiren Yanardağ, "Halep Kalesi’ne Türk bayrağı çekilmiş. Hangi hukuka göre çekiliyor?" ifadelerini kullanmıştı.
Suriyeli muhalifleri, "cihatçı terör örgütü" olarak tanımlayan Yanardağ, Türk bayrağının bu grupların elinde dalgalanmasının kabul edilemez olduğunu söylemişti.
Muhalifleri bir kez daha 'cihatçı çete' olarak tanımlayan Yanardağ, "Halep 12 bin kişilik bir cihatçı çete tarafından ele geçirilmiş durumda. Suriye ordusu bir karşı saldırı hazırlığı yapıyor. Emin olun çok kısa sürede oralardan söküp atacaklar. Yeniden İdlib’de sıkışacaklar, eğer teslim olmazlarsa İran ve Rusya’nın desteğiyle imha edilecekler" ifadelerini kullandı.
Yanardağ’ın bu açıklamasını okuyunca Üstat Necip Fazıl’ın “Bugün bizdeki muhalefet, iktidarı düşürme şartıyla vatanı düşürmeye bile razıdır” ifadesi aklıma geldi.
Adamlar iktidara muhalefet etme adına Türk Bayrağının çekilmesinden rahatsızlık duyduğu gibi Eset’in yanında durmak gibi bir densizliğin içine bile düşebiliyorlar. Yazık…