Uzattığı yardım eli dilden dile dolaşıyor
Elazığ Şehirlerarası Otobüs Terminali'nde 35 yıldır ayakkabı tamirciliği yapan Rüstem Susalan (44), Suriye ve Afganistan'daki iç savaş nedeniyle ülkelerinden kaçarak kente sığınan göçmenlere yardım elini uzatıyor.
Zamanla yaptığı iyilikler göçmenler arasında dilden dile dolaşan Susalan'ın dükkanı, kente gelen göçmenlerin ilk durağı olmaya başladı. Bir arkadaşın tavsiyesiyle İHH İnsani Yardım Vakfı'na da üye olan Susalan, "Yardım alan aileler, yeni gelen ailelerin 'nereye gitmemiz lazım' sorusuna, 'Rüstem Hoca'ya git diyorlarmış. Notlarını tuttuktan sonra tanıdığımız insanlardan yardım alıp ailelere teslim ediyoruz. Bugüne kadar binin üzerinde aileye bütün eşyalarını teslim ettik" dedi.
Elazığ Şehirlerarası Otobüs Terminali'nde baba mesleği ayakkabı tamirciliğini 35 yıldır sürdüren Rüstem Susalan, dar gelirlilere kendi imkanları ve arkadaş çevresiyle yardım yapıyor. Susalan, Suriye'de iç savaşın başlamasıyla Elazığ'a gelen göçmenlere de yardım elini uzattı. Birbirleriyle irtibatlı olan göçmenler, Elazığ'a gidenlere 'Rüstem Usta'ya gitmelerini tavsiye etmeye başlayınca Susalan'ın dükkanı, zamanla kente gelen her göçmenin ilk durağı olmaya başladı. Bir süre sonra arkadaşının tavsiyesiyle İHH İnsani Yardım Vakfı'na da üye olan Susalan, vakıfla birlikte binin üzerinde evi dayayıp, döşeyerek, göçmenlere yardıma devam ediyor.
'RENCİDE OLMASINLAR DİYE YABANCI BİRİ ARACILIĞIYLA YARDIM YAPIYORDUK '
Yardım faaliyetlerini ilk olarak, arkadaşları arasında başlattıklarını ifade eden Susalan, "Topladığımız parayı kimin çevresinde ihtiyaç sahibi varsa tespit ediyorduk. Rencide olmasınlar diye yabancı biri aracılığıyla yardım yapıyorduk. Suriye'de savaş başlayınca Elazığ'a gelmeye başladılar. Onları da tespit ediyorduk. Perişanlık had safhadaydı. Halının üzerinde 8-10 kişi yatıyordu. Arkadaşlara haber verip ilk başta soba, buzdolabı, fırın, çamaşır makinesi, giyecek, yiyecek gibi ne temin edersek götürüp yardım ediyorduk. Daha sonra bir arkadaşın tavsiyesiyle İHH'ya katıldık. Ondan sonra dükkanımız sanki İHH'nın bir şubesi oldu. Yardım ettiğimiz için yeni gelen aileler, 'nereye gitmemiz lazım' diye sorunca 'Rüstem Hoca'ya git' diyorlarmış. Geldiklerinde 'Ben yeni geldim, anahtardan başka hiçbir şey yok' dediler. Notlarını tuttuktan sonra tanıdığımız insanlardan yardım alıp ailelere teslim ediyoruz. Bugüne kadar binin üzerinde aileye bütün eşyalarını teslim ettik. Hafta sonları kısıtlamadan muaf olduğumuz için pikabı doldurup kimin ne ihtiyacı varsa, elimizden ne geliyorsa yardımda bulunuyoruz" diye konuştu.
'RÜSTEM ABİ'NİN YANINA GİT DEDİLER'
Afganistan'tan gelen Celil Kazemi, ülkesindeki iç savaştan kaçarak Elazığ'a geldiğini dile getirerek, "Arkadaşlar 'Rüstem abinin yanına git, yardıma ihtiyacın olduğunu söyle' dediler. Gittim, bana yardım etti. Allah razı olsun" ifadelerini kullandı.
Suriye'den gelen Ali Vahayibi de iç savaştan kaçıp Türkiye'ye geldiğini söyleyerek, "Ne ihtiyacım, ne işim varsa yardım ediyorlar. Elhamdülillah, çok şükür" diye konuştu.
Irak'tan gelen Ali Abdülcelil, "Felluce'den şehrinden geliyorum. Çok savaş vardı. Irak'takilerin hepsi Elazığ'a geldi. İHH'daki Rüstem hoca çok yardım etti. 9 kişilik ailemin hepsi burada" dedi.