Sağlık-Sen Çalışanları Tekrar İş Bırakacak

Sağlık-Sen üyesi sağlık çalışanları, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yaptığı açıklamada hekimlere yapılacak olan zammın tüm sağlıkçıları kapsaması talebiyle , ' vahamete dur demek için bugün olduğu gibi perşembe günü de iş bırakıyoruz.' Dedi.

Sağlık-Sen Çalışanları Tekrar İş Bırakacak

Tuba TURHAN/ Seren TAŞ Elazığ İl Sağlık Müdürlüğü binası önünde basın açıklaması yapan Elazığ Sağlık-Sen Başkanı Selçuk Kılıç konuşmasında; “Sağlık çalışanlarının Gürses'i, Yetkili Sendika Sağlık-Sen olarak, bugün burada sizlerle birlikte olmaktan duyduğumuz memnuniyeti ifade ediyor, hepinize hoş geldiniz diyoruz.

Geçen hafta çarşamba günü, gündeme bir haber düştü…  Hükümet, hekimleri 2500 ile 5.000 TL aralığında zam verileceğini  ve konu ile ilgili yasal düzenlemenin aynı gün meclise geleceğini açıkladı.
 
Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik koşullar dikkate alındığında, hükümetin zam haberinden herkesin memnuniyet duyması gerekir değil mi?
Çünkü döviz almış başını gidiyor, artan enflasyon nedeniyle ürünlerin etiketi günden güne değişiyor.

Yani para pula döndüğü için fiyatlar cep değil, adeta yürek yakıyor. Hayat her açıdan ateş pahası!

İşte böyle bir ortamda herkese değil de hekimleri zam yapılacağı açıklandı. 
İlk tepkimiz; “Hekimler hak ediyor. Elbette zam yapılacak! Peki ya geride kalan yüzbinlerce sağlık çalışanı, onlara zam yok mu, onlar hak etmiyor mu” oldu.
Bu tepkiyi sadece bizlerden, yüzbinlerce sağlık çalışanı gösterdi.  Sosyal medya inledi.  Kısa süre içinde, maalesef geride kalan sağlık çalışanlarının ücretlerinde herhangi bir iyileştirme yapılmayacağını öğrendik. 

Sadece Sağlık Bakanlığı bünyesindeki sağlık çalışanları değil… Üniversite Hastanelerinde çalışan öğretim üyeleri, araştırma görevlileri de zam kapsamının dışında tutulmuş.
Açıkçası bu duruma çok üzüldük, çok öfkelendik, duygusal açıdan isyan ettik!
Değerli Basın Mensupları;  şunun altını özellikle çiziyoruz; yetkili sendika olarak, biz zam yapılmasına asla karşı değiliz, olamayız da. Zamma karşı olmamız, sendikal kimliğimizi ve mücadelemize inkâr anlamına gelir. 

Biz zam üzerinden ayrımcılık yapılmasına karşıyız… Siyaset eliyle kanun düzeyinde ayrımcılık yapılmasına karşıyız. 

Hekim harici yüzbinlerce sağlık çalışanının üvey evlat görülmesine, yok sayılmasına, emeklerin hor görülmesine karşıyız.  

Can kurtarmak için can vermekten çekinmeyen sağlık çalışanlarının fedakârlıkların, mücadelelerinin, gayretlerinin görmezden gelinmesine karşıyız. Bizim karşı olduğunuz bu…
Vicdan sahibi herkesi de karşı olmaya, tepki göstermeye davet ediyoruz.  Hep söylediğimiz gibi; çünkü sağlık ekip işidir, bu hizmeti sunan sağlık çalışanları da bir vücudun organları gibi bütündür.

Hemşireyi doktordan, doktoru teknikerden, teknikeri ambulans şoföründen ayrı görürseniz ve ona göre muamele ederseniz bir yönüyle hepsine kötülük etmiş olursunuz.  Dahası bu şekilde davranarak sağlık sisteminin altını oymuş olursunuz
Sağlık çalışanları bu kötülüğü hak etmiyor… Sağlık sisteminin bu ve benzer kötülüklerle haksızlıklarla ayakta durması mümkün değildir. 

Ülkemizde kamu adına 1 milyon sağlık çalışanı görev yapıyor. Kapıdaki güvenlik görevlisinden, danışmadaki memura, temizlik görevlisinden teknikere, ambulans şoföründen röntgen teknisyenine, hemşiresinden doktoruna… Bunların tamamı 1 milyon sağlık emekçisine dâhildir.  

Görev tanımları farklıdır ancak yaptıkları iş insanımızı sağlık hizmeti sunmaktır.  Her bir branştaki, her bir birimdeki sağlık emekçisi sağlık hizmet zincirinin bir halkasını temsil ediyor.
Zincirin bir halkasını yok sayarsanız tamamını yok saymış olursunuz.  Zincirin bir halkasını kırarsanız tamamını incitmiş olursunuz. Zincirin bir halkası görmezden gelirseniz tamamını görmezden gelmiş olursunuz.

Zam konusunda geçen hafta yapılan açıklamalarla tam da bu durum ortaya konmuştur. Üstelik en yetkililerin ağzından.  Gerçekten de çok üzüntü verici bir durum. Geçen hafta, sağlığın bir ekip işi olduğu, sağlık çalışanlarında bir bütün olduğu, yüce meclis eliyle resmen inkâr edilerek istenmiştir. 

Çok şükür; Sağlık-Sen teşkilatının onurlu duruşu, genel merkez yönetimimizin çok yönlü girişimleri, ülke satırındaki sağlık çalışanlarının feryadını neticesinde, yüce Meclis’ten ayrımcılık içeren zam kararı geçen hafta çıkmadı.

Siyasi irade yanlışın farkına vermiş görünüyor.  Açıklamalara bakacak olursak, zam konusu, bütçe görüşmeleri neticesinde tekrar meclis gündemine gelecek. 
Buradan siyasi iradeye sesleniyorum;  meclisten yüzbinlerce sağlık çalışanının üvey evlat olmadığını gösteren kapsamlı ve adil bir zam kararı bekliyoruz. Tersi bir uygulama sessiz kalmamız ya da sineye çekmemiz mümkün değildir. 

Biliyorsunuz, pandemiyle mücadele  tüm hızıyla devam ediyor. Pandemi ile mücadelemizdeki başarımız dolayısıyla bizleri yani fedakâr sağlık çalışanlarını alkışlamayan, teşekkür etmeyen kalmamıştı. Buradan sormak istiyoruz;  sağlık çalışanlarını alkışlıyoruz, teşekkür ediyoruz diyenler, sağlık çalışanlarının bir kısmını mı alkışladılar... Belli branştaki sağlık çalışanları mu teşekkür ettiler…
 Hayır… Ayrım yapmaksızın sağlık çalışanları tamamına teşekkür ettiler ve alkışladılar değil mi? 

O Günler ne çabuk unutuldu… Zam konusuna, gelince bu ayrımcılık niye?  Ayrımcılık yaparak, yüzbinlerce sağlık çalışanlarıyla helalleştiklerini mi düşünüyorlar, Ya da ayrımcılık yaparak çalışma barışını sağlayacaklarını, çalışanların moral ve motivasyonlarını arttıracaklarını mı düşünüyorlar?
Saha gerçekliğinden yoksun, oldu-bitti masa başı kararlar  bunların olması mümkün değil!

Yüzbinlerce sağlık çalışanının takdirini kazanmanın yolu belli. Hak ve hakkaniyet ölçüsünde bir kısmına değil tamamına zam yapmaktır. 1 milyon sağlık çalışanının bir kısmına zam yapıp geri kalanını yok saymak çalışma barışını baltalamaktan, sağlık çalışanları arasına fitne sokmaktan başka bir anlam ifade etmez. Hele tüm bunlar, sorumlu bakanlık eliyle yapılmak isteniyorsa, durum çok daha vahimdir. Sağlık bürokrasisi ne tür bir aymazlık içinde açıkçası merak ediyoruz. 

Sağlık-Sen olarak, bu vahamete “dur” demek için bugün olduğu gibi perşembe günü de iş bırakıyoruz. Sadece kendi ilimizde değil, tüm Türkiye’de şubelerimizde genel merkezimizle iş bırakıyoruz. Tüm sağlık çalışanlarını bizlere destek olmaya davet ediyoruz. 
Sağlık-Sen olarak sağlık çalışanlarını yok sayan bir yanlışa imza atılmaması için var gücümüzle mücadele etmeye kararlıyız. Çünkü sağlık çalışanları ülkemizin hayat sigortası. Sağlık ordumuz, bu tür yanlışlıkları, bu tür haksızlıkları asla ve kata kabul etmiyor. Ümit ve temennimiz çok geç olmadan kapsamlı bir zam açıklamasıyla sağlık çalışanlarının tamamının yüzünün gülmesidir. Her bir sağlık çalışanının yüzünün gülmesine, işine dört elle sarılmasına, iş barışının ve çalışma huzurunun sağlanmasına özellikle bu süreçte büyük ihtiyaç olduğunu hiçbir kimsenin unutmaması gerekir. Bu duygu ve düşüncelerle konuşmamı sonlandırıyor, teşriflerimiz dolayısıyla siz basın mensuplarına teşekkür ediyorum” cümlelerine yer verdi.