Türk Aile Yapısı Çatırdıyor! İstatistikler Korkutan Tabloyu İspatladı
Türkiye, doğum oranlarında birçok Avrupa ülkesinin gerisinde kalırken, her beş aileden biri 'dağılmış aile'ye dönüşüyor. Azalan doğum oranları, nüfusun demografik yapısında alarm verici bir tablo oluşturuyor. Türkiye Gazetesi'nden Esma Altın'ın haberine göre, Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu Türkiye Temsilciliği yetkilileri, Türkiye'nin demografik dönüşüm süreciyle ilgili TBMM'de milletvekillerini bilgilendirdi.
Türkiye, doğum oranlarında birçok Avrupa ülkesinin gerisinde kalırken, her beş aileden biri 'dağılmış aile'ye dönüşüyor. Azalan doğum oranları, nüfusun demografik yapısında alarm verici bir tablo oluşturuyor. Türkiye Gazetesi'nden Esma Altın'ın haberine göre, Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu Türkiye Temsilciliği yetkilileri, Türkiye'nin demografik dönüşüm süreciyle ilgili TBMM'de milletvekillerini bilgilendirdi.
Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. İsmet Koç, Türkiye'nin azalan doğurganlık hızına dikkat çekti. "Doğum sayısı şu anda 1 milyon 500 binden 958 bine gerilemiş durumda. Türkiye 1,51 doğum oranıyla birçok Avrupa ülkesinin gerisinde yer alıyor" dedi.
Türkiye'deki demografik değişimin aile yapısını da etkilediğini belirten Koç, "2021 sonuçlarına göre, çekirdek aileler yüzde 70 seviyesinde durağanlaşıyor. Özellikle üç ve daha fazla çocuklu çekirdek aileler azalıyor. Geniş aileler yüzde 8'e kadar gerilemiş durumda. Her beş aileden biri 'dağılmış aile'ye dönüşüyor. Artık iki çocuklu aileler bile azaldı. Bir çocuk doğurmanın yaygınlaştığını hatta bazı bölgelerde çocuksuzluğun da bir norm haline geldiğini görüyoruz" ifadelerini kullandı.
Dr. Gökhan Yıldırımkaya da Türkiye'de 1,7 milyon insanın tek başına yaşadığını belirtti. "65 yaşından sonra ortalama beklenen ömür 17 yıl" dedi. Türkiye'deki Suriyeli sığınmacılar arasındaki doğum artış hızının düştüğünü aktaran Yıldırımkaya, "Sağlık Bakanlığı bu konuda SIHHAT Projesi başlatmıştı. Yapılan çalışmalar sonucunda Suriyeli kadınların doğurganlık hızı 5,3'ten 4,1'e düştü. Şimdi ise, istenilen çocuk sayısı 3,5'e doğru azalmaya başladı" diye konuştu.
Türkiye'deki nüfus artış hızının binde 1,1 seviyelerine gerilediğine işaret eden Prof. Dr. Koç, "Nüfus artış hızının binde 7,1'den binde 1,1'e düşmesi çok ciddi ve dünyada ender görülen bir düşme. Nüfusumuz 85,4 milyon civarında ve doğurganlık eğilimleri böyle devam ettiği sürece, nüfusumuzun 2040-2050 yılında 92 milyon civarına çıkacağı, 94 milyona ulaşıp orada durağan bir yapıya kavuşacağını öngörüyoruz. Oradan sonra da nüfusumuz azalmaya başlayacak" ifadelerini kullandı.
Doğurganlığın azalmasıyla birlikte yaş yapısının da değiştiğini dile getiren Koç, "Ortanca yaş kadınlarda 35, erkeklerde 31 oldu. 29 yaşın üzerindeki ortanca yaş, ülkenin yaşlandığını gösteriyor. 65 yaş üstü nüfus da toplam nüfusun yüzde 10'unun üzerinde. Türkiye artık uluslararası sınıflamalarda yaşlı bir ülke olarak konumlandırılıyor" şeklinde konuştu.