Turizmde yeni dönem

Elazığ'ın tarihi ve turistik alandaki önemli ve çok sayıdaki eser ve mekânlarına rağmen yeterince değerlendirilemediği ve turizm sektörüne kazandırılamadığı için şehrin ekonomisine yansıtılamadığına dair uzun süreden beri bu hususa  dikkat çekiyor idik.

Turizmde yeni dönem
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Bu eksikliği gören ve turizm konusuna vizyoner ve çözümcül odaklı yaklaşan Elazığ Valisi Numan Hatipoğlu, bu konuda ortaya koyduğu çalışma ve hedeflerle şehre bir rota çizdiği çok net görülüyor.
Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları,  görev süresi içerisinde özellikle Harput’u yeniden ihya ve inşası, yaşayan bir Harput için çok sayıda tarihi eseri ayağa kaldırıp müze olarak hizmete sunması, cam seyir terası, tarihi Hüseynik Yolu, geleneksel ve sivil mimariyi Belediye konukevi adıyla restore edip hizmete sunması  ve bu bölgede hayata geçirdikleri peyzaj çalışmaları ile turizme nasıl baktığını icraatlarıyla ortaya koymuş ve bunu eskilerin deyimiyle  hakkal yakin  ispat etmişti. 
Turizm konusunda hedefleri ve projeleri olan şehrin iki tepe yöneticisinin  Harput’taki eserleri incelemeleri ve yeni projeler için adım atmaları, bizleri  hem memnun etti hem de ciddi anlamda heyecanlandırdı.
Elazığ Valisi Numan Hatipoğlu ve Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları, Elazığ Belediyesi tarafından Harput’a kazandırılan Hoca Hasan Hamam Müzesi ve Basın Müzesi’ni bugün ziyaret etmeleri gelecek adına umut verici ve önemli bir adım oldu.
Elazığ İl Özel İdare Genel Sekreteri Ali Şiş’in de eşlik ettiği inceleme gezisinde Koruma Uygulama ve Denetim Bürosu (KUDEB),Hoca Hasan Hamam Müzesi, Basın Müzesi ve açılışa hazırlanan Kent Müzesi ziyaret edildi.
Bu ziyaretleri ve bugüne kadar yapılan çalışmaları anlamlı buluyoruz. Bundan sonra yapılacak yeni çalışmalarla birlikte artık Elazığ turizmde önemli bir noktaya gelmiş olacak.
Tüm bu çalışmalara rağmen, turizm yönetimi ve anlayışına yön verecek olan ilgili kurumların  kısır döngü, ufuksuzluk ve “ödeneğimiz yok” çaresizliği içine hapsolması ve merhamet dilenmesi  şehir adına önemli bir kayıptır.
Bu kadar emek, para ve alın teriyle yapılan ve şehre katma değer kazandırması hedeflenen projeleri kendi haline bırakmak ve sadece tesadüfen ya da bazı tur otobüsleriyle Harput’a gelenlerin görebileceği bir yalnızlığa itilmesi haksızlıktır ve şehre vefasızlıktır.
Turizmde sahada kazanan  ancak masada kaybeden bir şehir olmak istemiyoruz artık.  Bu açıdan tüm bu değer ve güzelliklerimizin profesyonel ve vizyoner bir bakış açısıyla ve şehrin tüm turistik değer ve merkezlerinin bütüncül bir anlayışla sektörün emrine sunulması için ne gerekiyorsa, radikal de olsa hangi adım atılması gerekiyorsa o yapılmalı ve bu çalışmaların daha uzun süre akim kalıp yalnızlığa terk edilmesine seyirci kalınmamalıdır.