Tüm Engellere Rağmen Yaşamak Güzel
3 Aralık Dünya Engelliler Farkındalık Gününde Özel bireyler için hazırlanan programda Özel bireyler doyasıya eğlendi.
Bu yıl Özel Telepati Özel Eğitim Ve Rehabilitasyon Merkezi,Fırat Üniversitesi Engelliler Araştırma ve Uygulama Merkezi,Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü iş birliğinde etkinlik düzenlendi.
Özel Telepati Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi Kurucu müdürü Fasih KARAKAYA,Fırat Üniversitesi Engelliler Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hatice ERÖKSÜZ,Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölüm Başkanı Dr.Öğr.Üyesi SONGÜL BAĞLAN YENTÜR ve Fizyoterapi ve Rehabilitasyon bölümünde okuyan öğrencilerin işbirliği ve katılımıyla Özel Telepati Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezinde yapılan etkinlik sabah 9.00 da başlayarak yüz boyama,tişört boyama etkinliği gün boyunca devam etti.
Özel Telepati Özel Eğitim Merkezinde eğitim alan Down Sendromlularından oluşan Semazen Grubu gösterilerini sundular.Ardından Down Sendromlu Oğuzhan GÖNÜL ve Ahmet ÖZÇELİK bıçak oyununu sergilediler.Gösteri oyunlarından sonra Özel Bireyler, misafirler ile pasta kesimi yaptılar. Müzikli eğlence programı eşliğinde özel bireyler Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü öğrencileri ile doyasıya eğlendiler.
BU GÜN BİZİM GÜNÜMÜZ AMA...
Fasih Karakaya,”Dünya nüfusunun %12.9 u özel bireylerden oluşmaktadır.Sağlıklı bireyler, bu hayatı sadece kendileri için planlamamalı çünkü aramızda azımsanamayacak düzeyde engelli bireylerde var.Mutlu bir toplum istiyorsak bu bireylerin ,özel bireyin ailesinin ve iletişimde bulunduğu kurumların ihtiyaçları belirlenmeli ve yine engelli sivil toplum kurumları ile her yıl planlanmalı ve uygulanmalıdır”dedi.
ENGELLİ BİREYLER NE Mİ İSTİYOR?
Fasih Karakaya,”Engelli birey, yaşadığı hayatta mutlu olmak ister.Engelli birey, sağlıklı bireylerin faydalandığı her haktan pay almak ister.Onlarla uyum içinde yaşamak ve mutlu olmak ister.Engelli birey sağlık,eğitim ve hukuksal haklarının hızlıca giderilmesini ister.Engelli birey, yaşadığı ilin erişilebilir olmasını ister.Engelli birey kendilerininde yapabileceği işlerde emek verip ekmeğini kazanmak ve üretmek ister.Engelli bireyler kendilerine acınmalarını değil önemsenmeyi ister.Engelli birey,kendilerine fırsat tanınmasını ister.Engelli birey yasaların kendilerini ve ailelerini güvenceye almalarını ve ihtiyaçlarının giderilmesini ister.Zaten Sosyal devletin görevi de bu değilmi?
ENGELLİ BİREYİN AİLESİNİN BEKLENTİLERİ NELER OLABİLİR?
Karakaya,“Özel bireye sahip aileler kendilerini önemseyen bir toplum ve devlet ister.Devletin güvencesini yanında olmasını ister.Yasalar hazırlanırken ailelerin talepleri ve beklentileri doğrultusunda polikaların geliştirilmesini,yasaların düzenlenmesini ister.Aileler kendileri hayatta iken,ailesinin, devletinin ,komşusunun ve iletişimde olduğu tüm kurumların yanlarında olmasını beklerler. Aileler hastalandığında özel evladına sahip çıkıp misafir edebilecek kurumlar ister.Taziyesi varken engellisine kucak açacak kurumlar isterler.Aileler öldükten sonra engellisine gözü arkada kalmadan kucaklayan kurumlar isterler.”
Karakaya,“Özel eğitim kurumları,kamu kurumları ile paydaş olmak isterler.Ötekileştirilmek istemezler.Çünkü hizmet sundukları bireyler önemli ve değerlidir.Özel eğitim Kurumlarından faydalanan bireylerin taşınmasında devletin taşımada aktif rol almasını beklerler.Kurumlarda destek eğitim alan bireylerin beslenmesinde devletten katkı beklerler.Özel eğitime başlayan bireylere devletin materyal yardımında bulunmasını isterlerDevletin engelli bireylere verdiği destek eğitimin bedelinin asgari ücrete endekslenmesini ve destek eğitim bedelinin her yıl erimesini istemezler.2000 li yıllarda verilen destek eğitim bir asgari ücrete denk bir noktada iken şu an asgari ücretin 1/4 tekabül ediyor.Sonuçta kurumların maddi sıkıntıya düşmesine ve kurumlarda çalışan eğitimci ve çalışanlarına asgari ücret ödeyemecek bir noktaya geldiler.Kaliteli eğitim maddi imkanlarla sağlanır.Özel eğitim pahalı bir eğitimdir.Kamu kurumuna sağlanan araç gereç desteğinin mutlaka özel eğitim kurumlarına da sağlanması lazım.Hastane ve Rehberlik Araştırma Merkezi randevularının başvuruları üç ay sonraya verilmesi hem kurumları hemde özel bireyleri mağdur etmektedir.Özel bireylerin devamsızlıkları özel eğitim kurumlarını mağdur etmektedir.Özel bireylere devamsızlık hakkı verilmeli ve kurumlar rahatlatılmalıdır.Milli Eğitim Müdürlükleri mutlaka özel özel eğitim kurumu personeline de hizmet içi eğitim vermelidir.Fırat Üniversitesi, Özel eğitim öğretmenliği,ergoterapi ve Dil Konuşma Terapisi bölümünü açmalıdır.Elazığ Belediyesi ruhsat verdiği her kuruma mutlaka erişilebilirlik ve ulaşılabilirlik şartı uygulamalıdır.Elazığ Valiliği her yıl Eylül ayı başında tüm engelli sivil toplum kuruluşları ile bir araya gelerek o yıl için mutlaka bir çerçeve programı hazırlamalı ve yıl içinde uygulamalıdır.Böylece Elazığ ilinde her kurumdan ve her sivil toplum kuruluşlarından farklı ses ve çalışmaların çıkmasını sona erdirmiş olacaktır”dedi.
