TERZİLİK NOSTALJİK MESLEK OLDU!

Birkaç nesil öncesinden insanlar anlatırdı Bizim zamanımızda öyle dükkanlar, mağazalar yoktu

TERZİLİK NOSTALJİK MESLEK OLDU!
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Birkaç nesil öncesinden insanlar anlatırdı; Bizim zamanımızda öyle dükkanlar, mağazalar yoktu. Evde kim dikiş biliyorsa o dikerdi yada terzilere gidip kumaş seçip istediğimizi diktirirdik diye...Şimdilerde durum çok farklı terzilik sektörümüz bitmek üzere.

 

Terzi dükkanlarımızdan biri olan Mevsim Terzihanesinin terzisi Mustafa ARSLAN'' ı ziyaret ettik.

 

Ben kısaca kendimi tanıtayım;

 

İlkokulu bitirdikten sonra terzi bir akrabamın yanında çalışmaya başladım herşeyi çekirdekten öğrendim tüm ayrıntısına kadar.. Ekmeğimi terzilik yaparak kazandım halen de çabalıyorum. Mesleğime sarılarak yavrularımı okuttum primimi yatırarak emekli de oldum.. Bizden sonra ki meslektaşlarıma Allah yardım etsin diyorum.. Gerçekten bu meslek bitmeye başladı...

 

BU iŞTE SEVEREK ÇALIŞMAK ÇOK ÖNEMLİ

 

Mesleğimi çok çok seviyorum geleceğim bu işe bağlı onunda farkındayım. Zorlu süreçleri geçmişim tabi ki bunlar çıraklık kalfalık süreçleri.. Ömrümü verdim ben bu mesleğe.. Ama mesleğimiz unutulup gidiyor ve hiç kimsenin bu durum umurunda değil. İşinizi sevmezseniz, kolay kolay yapamazsınız. O size zulüm gelir, yük olur. Sevmeden yaparsanız, başarı oranınız düşük olur. Mutlaka işinizi sevmeniz gerekiyor ki, öyle başarılı olabilirsiniz…

Unutulmamalıdır ki, insanlık tarihinde insanların hayata başlamasıyla birlikte ortaya çıkan mesleklerden biri de terziliktir. İslam kültüründe peygamber mesleği olarak bilinen terzilik insanların giyim, kuşam ihtiyacının karşılanması için kumaşların işlenip şekillendirilmesi esasına dayanır.

 

Tabi ki birçok meslek gibi terziliğin de incelikleri ve püf noktaları bulunmaktadır. Bu nedenle bizler  emektar insanlarız..

Terzilik sabır, titizlik, temizlik ve güven isteyen meşakkatli mesleklerdendir. Terzilikte çırak olarak mesleğe başlayan çocuklardan bunlara uyması, ayrıca saygılı ve itaatkar olması istenir.

Anne-baba her meslekte olduğu gibi çocuğunu çıraklığa verirken ustasına “Eti senin kemiği benim der.” bırakır giderdi. Yeter ki çocukları bir meslek sahibi olsun, hayatını kurtarsın, kimseye muhtaç olmadan yaşamayı öğrensin isterlerdi. Para onlar için ikinci planda kalırdı.

Geçmiş yıllarda terziye gidip takım elbise diktirmek babadan oğula geçen bir gelenekti. Ancak hızla gelişen hazır giyim sektörü nedeniyle, kapımız daha az çalınır oldu.

 

KIYAFET TADİLATI KONUSUNU BİRAZ AÇAR MISINIZ?

 

Kıyafet tadilatında sınır tanımıyorum. Aklınıza gelebilecek her türlü üründe elimden geldiği kadar taleplere cevap vermeye çalışıyorum. Deri, kot pantolon, ceket, mont, gece kıyafeti aklınıza gelebilecek her türlü ürünü yapmaya çalışıyoruz. Örneğin, fermuarı bozulmuş, daraltma işlemini yaptığımız gibi dar gelen kıyafetleri de genişletebiliyoruz. Abiye kıyafetleri, etek, bluz hepsinin tadilatını yapıyoruz. Müşterilerimize, Dar gelen pantolonlarınızı atmayın diyoruz. Belli bir orana kadar genişletme imkanı var. Bu yönde özellikle çok kadın müşterimiz var, kilo almak bayanlar için dert değil! Tadilat anlamında da bayan müşterilere hitap ediyoruz. Hazır giyim olarak da pantolon ağırlıklı başta takım elbise dikiyoruz.

 

KAPRİSLİ MÜŞTERİLERİNİZ VAR MI?

 

Kaprisli müşteri her sektörde var. Biz mümkün olduğu kadar alttan alarak, yumuşak davranarak, gönüllerini alarak, zevklerine hitap ederek bu durumu böyle aşmaya çalışıyoruz. Herkesi mutlu etmek gibi bir yeteneğimiz yok. Herkesi mutlu ederseniz, sektörde bir numara olursunuz. Herkesi mutlu etmemek lazım ki, başkalarına da iş kalsın.

 

ESKİ MÜŞTERİLERİNİZ VAR MI?

 

Süreklilik arz eden müşteri grubum çok fazla. Geçen sene bir müşterim geldi, dedesine iş yapmışız, babasına iş yapmışız, torunları geldi. Yani üç kuşağa hizmet vermişiz. Üç nesle hitap eden bir müşteri potansiyelim var ama tabi ki bu yeterli değil...

 

TERZİLİK, YETİŞMESİ UZUN BİR MESLEK

 

Terzilik, emeği çok, kazancı az bir meslek oldu. Ürettiğin emek kadar kazanç sağlayamıyorsun. Ondan dolayı da bu mesleğe talep yok, gençler yetişmek istemiyor. Gençler daha az çalışıp, çok para kazandıran işler arıyorlar. Terzilik, yetişmesi uzun bir meslek, bir haftada, on günde yetişemezsiniz. Babam anlatırdı; senelerce çalıştıkları yerlerden para almamışlar, şimdi iş için gelen ise, önce ne kadar ücret alacağını hesaplıyor.

Daha önce tereklerimiz kumaşlarla dolu olsa bile çabucak biterdi. Takım elbise diktirecekler sıraya girer günlerce prova yapılarak en az 15 gün içinde elbiselerini teslim alırlardı. Dikilen elbisenin teslim alındığı günkü müşterideki heyecan bir başkaydı. Ama konfeksiyon ve hazır giyim devreye girdi. El üstünde tutulan terziler, ayağa düştü. Onlar ne çalıştıracak çırak, ne giydirecek müşteri bulabiliyor. Sadece yaptığımız Sökük dikip, paça kıvırarak ve pantolon daraltıp bollaştırarak gün geçiriyoruz...

 

Meslek şu anda bitmek üzere bitti gibi bir şey, ancak tamiratlarla akşam ediyoruz, günümüzü geçiriyoruz. Yeni olayı bitmiştir yeni bir şey dikmiyoruz. Şu anda anca tamir olayı oluyor yeni dikim olayı yok, şu anda tamirattan aldığımız para ne dükkan kiramızı ne bağ-kurumuzu nede evimizin geçimini sağlıyor. Sağlamıyor bile. Bunlardan bayağı sıkıntımız var bundan sonra nasıl olur bilmiyorum. Terzilik mesleği bitti artık.

 

Mesleğimizin yaşaması için yeni nesilde terzi yetişmiyor yavaş yavaş ölen mesleğimiz 20 sene sonra temsilcisinin bir elin parmakları kadar bile kalmayacak. Geçmiş yıllarda elbise diktirebilmek için vatandaşlar kuyruğa girerdi özellikle Ramazan bayramlarında babaların çocukları ile birlikte gelerek takım elbise ve pantolon diktirirlerdi şimdilerde ise yaşam mücadelesi veriyoruz. Yeni nesil terzilik mesleğine ilgi göstermiyor ve yeni ustalar yetişmiyor bu çok üzücü bir durum. Yaklaşık 20 sene sonra terzi ustaların en fazla sayısının 2 ya da 3 olacağını söyleyebilirim. Eski bayramlar gibi iş yapamıyoruz. Eski işlerimiz yok. Çoluğuna çocuğuna takım elbise, kıyafet diktiren vatandaş kalmadı. Takım elbise pantolon eskisi kadar dikilmiyor. Bunun nedeni şimdiki zamanın teknolojisi, konfeksiyonun farklı ve ucuz oluşu, daha uygun olması, her bütçeye yansıması bunu gerektiriyor. Elbise dikiyorum, pantolon paçası yapıyorum. Özellikle bizim işimiz artık tadilat işine döndü. Pantolon paçası daraltma, kısaltma, etek boyu kısaltma vs diyebileceğimiz tadilat işlerine bakıyoruz. Geçim konusuna geldiğimizde kazandığımız para bize yetmiyor. Ben kendim emekliyim, emekli olmasam bu kazandığım para ile bu iş yapılmaz. Buranın kazancınla ev geçinmez

 

Sayıları her geçen gün azalan ve ayakta kalmaya çalışan bizim gibi terzi arkadaşlarımızın yapacak bir şeyleri olmaması nedeniyle hep teknolojiye kafa tutmaya çalışarak yaşamımızı sürdürmeye çalışıyoruz. Ayakta durmaya çalışan bizler terzilik sanatının yani mesleğimizin son nesilleriyiz. Artık bu mesleği öğrenmek için başvuran gençler dahi yok. Bundan yıllar önce anne ve babalar çocuklarının meslek sahibi olmaları için terzilerin dükkanlarını aşındırırdı. Şimdi hiç kimse yok. Bu nedenle bizler bu mesleği ayakta tutan son nesilleriz...

 

"TERZİLİK TAMİRCİLİĞE DÖNDÜ"

 

Yıllar önce en ilgi çekici ve çok saygın bir meslek olan terziliğin konfeksiyonun yaygınlaşması sonunda itibarını da yitirmiş olmasından büyük üzüntü duyuyorum. Terzilik sanatının insan yaşamında önemli bir yer teşkil ettiğini herkes iyi bilir. Bu mesleğin her geçen gün eriyerek yok olmasında bir adım daha gerilere gitmesine bu mesleğe yıllarını vermiş olan bizleri inanın çok üzmektedir. Gelecek birkaç yıl içinde inanın tamir işi yapacak terzi dahi bulunmayacak. O zaman terzilerin kıymeti daha iyi anlaşılacak. Şu an mevcut terzi esnafının yaptığı tek iş pantolon paçası tamiri ile elbise daraltma işleridir. Mesleğimizin göz göre göre yok olmasını görmek bizleri derinden üzüyor...

 

SON OLARAK NELER SÖYLEMEK İSTERSİNİZ?

 

Ben ailemden öğrenmediklerimi ustamdan öğrendim. Hayatımda çok şeyler değişti. O bana dürüstlüğü, hayatı işimin inceliklerini öğretti. Ayaklarımın üzerine bastım kendime güvendim ve kendi dükkanımı açtım...Ama şimdiki gençlerde bu heves yok...Çırak adayları o kadar ilgisizler ki yine de anlayışla karşılıyorum. Bizler kendi ustalarımızdan öğrendiğimiz terziliğin inceliklerini, püf noktalarını, adabını öğretecek yeni nesillere hasret kaldık. Bizler bu mesleğin son nesliyiz.

 

Eskiden birkaç yıl çıraklık yapılırdı şimdilerde ise 6 ay çalışan adan ben terziyim diyebiliyor bu oldukça yanlış.. Adam iğne iplik tutmayı bilmiyor ben terziyim diyebiliyor. İşin piri olmak lazım bence...Bizim mesleğimiz kutsaldır parası helaldir. Başkalarının büyük paralarla yapamadığını bizler oldukça düşük fiyatlara yapabiliyoruz.

Ben ne olursa olursa olsun, gençlerden terzilik mesleğine sahip çıkarak bu mesleğin ölmesine engel olmalarını istiyorum. Terzilik sanatı öldü diyorlar.. Ama bu sanat hiçbir zaman ölmez.

 

Terzide elbise diktirmenin keyfi bir başkadır. Terzide diktirilen elbisede kendi ruhunuz vardır. Kendi giyim zevkinizi yansıtır. Çünkü bu elbise size özeldir...

 

TEŞEKKÜRLER…