'Tarihi, Çöpe Atılmaktan Kurtarıyorum'
Biriktirdiği Antikalarla 2 Sergi Evi Kurdu
Nisa Yılmaz/ Antikacılığa arkadaşının vesilesiyle başlayan Mehmet İspir, çöpe atılasın diye 5 söne biriktirmeye b
Biriktirdiği Antikalarla 2 Sergi Evi Kurdu
Nisa Yılmaz/ Antikacılığa arkadaşının vesilesiyle başlayan Mehmet İspir, çöpe atılasın diye 5 söne biriktirmeye başladığı eşyalarla bugünlerde 2 antika sergi evi sahibi. Satılık antika eşyaların bulunduğu sergi evleri dışında kendisine özel bir koleksiyon oluşturduğunu söyleyen İspir, antikacılığı maddi bir gelir kaynağı olarak görmüyor. İspir, tarihi korumak adına eski eşyaların çöpe atılmaması, aksine tarihi ve kültürel değer taşıyan bu eşyaların korunması gerektiğini söylüyor.
“Elazığ Tarihini Çöpten Kurtarıyorum”
Sergi evinde bulunan antikalara yüksek fiyatlar biçmeyen İspir, önemli olanın tarihi değer taşıyan bu eşyalara sahip çıkılması ve bu eşyalara değer verilmesi olduğunu dile getirdi. İspir düşüncelerini şu şekilde dile getiriyor: “Antika eşya alımı ve satımına 5 sene önce başladım. Çoğunluğunu hırdavatçılardan aldığım bu eşyaları, kimi zaman şehir dışından özel olarak da getirtiyorum. Elazığ tarihini ve ülke tarihimizi korumak adına bu eşyaları çöpe atılmaktan kurtarıyorum. Antikaları gelip gören insanlar, yaptığım işten ötürü dua bile ediyorlar bana. Gençler ise büyük bir merak ve ilgiyle eşyaları görmeye geliyor ve eşyalar hakkında bilgi alıyorlar. Dönem dönem ilkokullar sergi evine gezmek için geliyor. Öğretmenleri, antika eşyalar hakkında öğrencileri bilgilendiriyor. Biriktirdiğim antika eşyalardan oluşan bir müze açmayı bile düşündüm. Uygun bir mekân bulduğum takdirde bu düşüncemi de gerçekleştirmek istiyorum.”
Sergi Evinde 100’ü Aşkın Farklı Antika Eşyalar Bulunuyor
Fiyatları 5 bin ile 10 bin arasında değişen Kore ve Çanakkale Savaşından kalma 300- 400 yıllık tüfekler bulunuyor. Bu tüfeklerden birkaçını Topkapı Müzesine hibe olarak verdiğini söyleyen İspir, tüfek dışında savaşlardan kalma kama ve kılıçları da yine müzeye verdiğini söylüyor. Sergi evinde savaştan kalma eşyaların yanında antika piyano, gaz lambası, semaver, biblo, köstekli saat, kapı tokmakları, kömür ocağı, madalyonla, yün tarağı, Osmanlı ve Selçuklu döneminden kalma ibrikler, soku ve loğ taşı, gümüş takılar, duvar saatleri, fotoğraf makineleri, daktilolar, halılar, oya yazmaları, eski kapı anahtarları, ahşap radyo ve plak, üzerinde sahibinin yazılı olduğu pilav ve yemek tabakları, şekerlik, gaz ocağı, tepsiler çeyiz sandıkları, fayton tekerlekleri ve hedik bulunuyor.