Sürmeli: 'Ben umut dağıtmadım!'

Haber: Hüseyin Kabukçu

Elazığspor Teknik Sorumlusu Muammer Sürmeli Kanal Fırat’ta canlı olarak yayınlanan ve Kanal Fırat Spor Koordinatörü Coşkun Kamaç’ın hazırlayıp sunduğu "Maraton" programının konuğu oldu.

Adanaspor maçıyla kaybedilen play-off umudu, takımdaki geleceği belirsizliğini koruyan Tom ve kişisel hedefleri hakkında bilgiler veren Sürmeli, Elazığspor için her türlü göreve hazır olduğunu da söyledi.

“HAKEMİN KÖTÜ YÖNETİMİNDEN DOLAYI MAĞLUP OLDUK”

Adanaspor maçına ilk olarak değinen Elazığspor Teknik Sorumlusu Muammer Sürmeli, “İddiadan bahsetmek istiyorum yani sezonun sonu gelmiş zaten. Son 4 maçımıza girmişiz. Yani ben ne diyeyim önümüzdeki maçlara bakacağız, daha uzun bir zaman var demek herhalde saçmalık olurdu. Tabi ki iddiamız vardı, yine söylüyorum yani Elazığspor’un çıkması Play-Off’a %99 olurdu, şampiyon olma şansı bence %100’dü. Bizim için zor olan Play-Off’a çıkmaktı. Yani kaybettiğimiz maçlardan dolayı biraz sıkıntılıydı. Ben takıma güveniyordum, arkadaşlarıma güveniyordum. Her ne kadar olumsuz şartlar olsa da bu takımın Play-Off’a kendini atacağını, orada da bu işi başaracağına inanıyordum. Zaten çok zorda değildi 10 kişi kalmamıza rağmen. Ben özellikle dedim; bu maçı riske alacağım dedim. Çünkü bana beraberlik yetmiyor. Ben berabere kalsam da mağlup olsam da benim için hiçbir sonuç yok, ikisi de aynı, hiçbir şey değişmeyecek. Bunu da söylememe rağmen yani oyunu riske de aldım. Eksik olduğumuz bölümlerde 3 tane de net pozisyonumuz var. En son Mehmet’i oyundan aldığımda da Halil İbrahim Pekşen oyuna girdiğinde Hora’nın oyuna girdiği pozisyonda asisti Halil İbrahim Pekşen verdi. Bir tane şutu var kalecinin, çok zor kurtardığı, bir de Tatos’un direkten dönen topu var. Bu çok zor değildi, ben umut dağıtmadım, bunu herkes tribünde gördü. Objektif davranan herkes gördü. Ben onları birleştirmeye çalıştım, bunda da iyi şeyler yaptığımızı düşünüyorum. Ezilmedik, yani hakeme karşı, hakemin kötü yönetiminden dolayı mağlup olduk, bunu da herkes gördü” dedi.

“LAMINE DIARRA İLK YARI NEDEN OYNAMADI?”

Çalıştığı her takımda herkesin hazır olmasını aşılayacağını söyleyen Teknik Sorumlu Sürmeli, “Ben çalıştığım her takımda bunu aşılayacağım herkes hazır olacak, kim oynayıp oynamayacağı konusunda. Ben Adanaspor maç akşamında da takımla konuştum, dedim ki; kimin yarın kimin ne oynayacağı belli değil, herkes hazırlansın, herkes ilk 11 oynayabilir dedim. Lamine Diarra ile ben ilk yarıda bire bir antrenmanlar yapıyordum, takım deplasmana gittiğinde maç izlemeye gitmeden önce onunla çalışıyordum. On numara bir karaktere sahip. Ama şunu da bir sorgulamak lazım. Lamine Diarra neden bu kulüpte ilk yarı olmadı? Bunun iyice bir araştırılması lazım. Lisansı çıkmadı, niye olmadı? Lamine Diarra’ya hatta şunu söyledim; Lamine dedim eğer sen ilk yarı sen bu takımda olsaydın bu takım fazladan 10 puan fazlası vardı, bunda da en büyük pay senin sayende olacaktı dedim. Adana Demir maçında mutlaka bir hamle yapmam gerekiyordu, bende hamlemi yaptım çift santrafora döndüm, ondan sonra da golü bulduk. Ama yaptığım her şeyin bir sebebi vardır, bir açıklaması vardır. Ben Elazığlıyım burada benim hata yapma lüksüm yoktur. Hata yapabiliriz, insanoğlu hata yapacaktır, mutlaka yapar ama ben bilerek hiçbir şekilde bu kulübü zarara uğratacak hiçbir şey yapmam” ifadelerini kullandı.

“TOM BU SENE BİZE HİÇBİR KATKI SAĞLAMADI”

İsmi ayrılacak mı? dedikodularına karışan Tom hakkında da konuşan Sürmeli, “Jeffrey’i oynatma sebebim Tom bizle değil, haftalardır bizimle değil. Ben ilk yarıda Adanaspor maçındaki 2-0 öne geçtiğimizde devre arası soyunma odasına gittim dedim ki Cevdet Hoca’ya Tom’u oyundan alalım dedim. Aynen bunu söyledim, Cevdet Hoca dedi ki; belki bir top götürür. Dedim ki 2-0 zaten, 3 olsa ne olacak, 4 olsa ne olur dedim. Galibiz zaten dedim ama Tom hiçbir şey yapmıyor, yürüyor sahada ve bana göre Tom bu sene bize hiçbir katkı sağlamadı. Doğru mu? asist yapabilir, gol atabilir ama Tom, Tom gibi oynamadı, bir geçen seneki gibi oynamadı. Hiç dikkate de çekilmedi. Adana Demirspor maçından önce Tom’u odaya çağırdım, Tom ile konuştum, istediklerimi anlattım karşında oynayan sol bek özelliğini anlattım. Dedim ki yumuşak bir bek ve topla beraber içeri girmeni istemiyorum. Sadece çizgiyi kullanmanı istiyorum. Sen her pozisyonda onu geçebilecek bir oyuncusun dedim. Buda bir haftadan dolayı, morali bozuk oynamadığından dolayı hocam bu maçı alacak göreceksin, böyle yapacağım, şöyle yapacağım diye konuşuyor bana. Bende çok ümitlendim. Tom bizimle değil. Maç kadrosunu maç saatinde açıkladım. Yani hiç kimsenin haberi yok, önceden kadroyu açıklıyorlardı, Jeffrey evine gidiyordu. Ben 6 yabancıyı tuttum, herkes bana soruyordu yardımcı hocalar bile bana soruydu. Ben kadroyu açıkladım, Tom’u da yazmadım kadroya ve o Tom yol da gelirken TEDAŞ’ın önünde otobüsü durdurdu ve otobüsten indi. Maça bile gelmedi. Ben ona oynamayacağını söylemedim, hiç kimseye de söylemedim. Ama o 18’de olmadığını görünce otobüsten indi ve evine gitti” şeklinde konuştu.  

“HER ZAMAN TAKIMIMIN YANINDA OLDUM”

Teknik Sorumlu Muammer Sürmeli ayrıca, “Her zaman takımın yanında olmam benim için daha iyi. Takımla beraber olmak ama ben şunu söyleyeyim, beni maç izlemeye gönderiyorlar diye hiçbir şekilde gocunmuyorum ama hakikatten çok zor her hafta 2 bin 3 bin kilometre yol yapıyorum, otel ayarlamak, oradan oraya minibüsle gitmek, metroyla gitmek hakikatten zor. Ama olsaydım bilmiyorum yani skor değişir miydi, değişmez miydi? Maç izlemekten de gocunmuyorum. Bu benim gelişmemde çok önemli bir katkısı var. Hem oyuncu portföyüm çok gelişti hem antrenörlerin maçlarda neler yaptıklarını, neler yapmadıklarını gördüm. Orada hocaların hamlelerini görüyorum, ne yaptılar mesela sistemi değiştirdi mi, değiştirmedi mi? Teknikleri, aksayan yerleri görebildi mi? görmedi mi? Bunlar benim için hep artıydı” ifadelerini kullandı.

“ELAZIĞLI HOCALAR BİRBİRİNİ DESTEKLEMELİ”

Karakterli oyunculara sahip olduklarını vurgulayan Sürmeli, “İyi oyunculara sahibiz. Ben onların hepsine teşekkür ediyorum son iki haftada bu kadar olumsuzluklara rağmen ortaya koydukları performansa göre konuşuyorum. Yani şu takımda mutlaka gidecekler olacak, olmalı da. Ama bize fayda getireceğini sağladığımız oyuncuları kazandırabilirsek bence Elazığspor şampiyonluğun en büyük adayı olur. Bu çok zor değil 51 yıllık Elazığspor tarihi var. Kaç kere şampiyonluk var, diğerlerinin hepsinde kaybettik. Benim için söylemiyorum ama bir kere de Elazığlı bir hocayla kaybedin ya. Bir kere de Elazığlı bir hoca için kaybedin ne olur? Dışarıdan gelen antrenör bir kere üzülürse biz on defa üzülürüz. Elazığ’da 4 dört tane Pro Lisans var değil mi? siz gelin çalıştırın, Şeref hoca gelsin, Erkan hoca gelsin yani artık biz neden hiç Elazığ dışında Elazığlı antrenör olmuyor, çalışmıyor? Neden? Çünkü; biz içeride birbirimizi desteklemeliyiz diye düşünüyorum. Çalışan teknik direktörlerin çok mu farkı var. Elazığlılar çok milliyetçiler diyorlar ya; biz bu konuda da milliyetçi olmalıyız” şeklinde konuştu.

“ELAZIĞSPOR’DAN GELECEK HER TÜRLÜ GÖREVE HAZIRIZ”

Elazığspor’un kendisi için baba ocağı olduğunu aktaran Sürmeli, “Elazığspor benim ana ocağım, baba ocağım. Yani Elazığspor benim ilk göz ağrım. Ben Muammer Sürmeli olduysam, futbolda bir yere geldiysem Elazıspor’un buna çok büyük katkısı var. Benim için dışarıda Elazığlı Muammer mi? diyorlar stoper olarak. Yani Vanspor’da ben şampiyon aldım ama Vanlı Muammer demiyorlar ya da Vanlı Muammer diye. Elazığlı Muammer diyorlar. Benim hedefim var tabi ki. Benim bu sene mukavelem bitiyor. Yani görev verildiği taktirde yani Elazığspor’da bize verilecek bir görevi düşünme, bekletme yani o olmasın bu olmasın deme lüksüne sahip değilim. Kendi adıma konuşuyorum, yani yok o olmasın bu olsun deme şansımız yok. Elazığspor’dan gelecek her türlü göreve biz hazırız. Bir gün mutlaka ben bu Elazığspor takımını alacağım, tek başıma çalıştıracağım ve yine söylüyorum; ben aldıktan sonra da Elazığspor takımında başarılı olacağım, ondan sonra Elazığspor’u, Elazığ’ı dışarıda temsil edeceğim. Türkiye’de de diğer takımlarda da. Ben inanıyorum buna, çalışmalarım, düşüncelerim, inançlarım hep bu yönde, böyle de olacağına da inanıyorum. Zaman; zaman her şeyin ilacıdır. O zaman gelene kadar da ben beklemeye devam edeceğim. Ama benim Elazığspor’a küsme, darılma, seneye görev verilmedi başkası geldi tabi ki olacak. Bu bir bayrak yarışı. Benim Elazığspor’a küsme, darılma gibi bir anlayışım yok. Böyle bir şeye sahip değilim, her zaman için Elazığspor’da verilen her göreve razıyız. Amacımda tabi ki Elazığspor’u mutlaka çalıştırmak ve Elazığspor’a mutlaka ulaşmak” dedi.