SOKAK HAYVANLARINA BAKABİLMEK İÇİN BAHÇELİ EV ALDI
Hasta ve bakıma muhtaç sokak hayvanlarına bakabilmek için 6 ay önce kendisine borç harç bahçeli bir ev aldığını ifade eden Çiftçioğlu, komşular
Hasta ve bakıma muhtaç sokak hayvanlarına bakabilmek için 6 ay önce kendisine borç harç bahçeli bir ev aldığını ifade eden Çiftçioğlu, komşuları tarafından 6 ayda 7 defa çeşitli kurumlara şikayet edildiğini, bu noktada ne yapacağını şaşırdığını söyledi. sokak hayvanlarını koruma ve barındırma gönüllüsü Çiftçioğlu, şu an evinde 12 kedi, 1 köpeğe, bahçesinde ise 18 kedi ve köpeğe baktığını kaydederek, "Komşularım hiç gelip benimle konuşmadılar ya da uyarmadılar. Gelseler konuşup anlatacağım durumu. Israrla belediyeye, emniyete, son olarak da muhtara şikayet edildim. Beni kimin şikayet ettiğini bilmiyorum. Komşularımla aramda husumet çıkmasın diye şikayette bulunan kişilerin kim olduğunu bana söylemiyorlar. 6 aydır bu evimde oturuyorum ve 7 defa şikayet edildim. Şikayet konusu olarak evimde 8 köpek, 150 kedi baktığım iddia edilmiş ve daha birçok da iftira atılmış. Denetime gelenler, hayvanlara kanunlara uygun baktığım için işlem yapmadan gittiler. Kanun, karnen varsa ve hayvanların aşılıysa, köpeğin komşunun bahçesine girip onun malına ve canına zarar vermiyorsa bakabilirsin diyor. Sorun hep aynı, kedi köpek bakıyorum evet, ama hepsi kanuna uygun ve kısırlar, ayrıca aşıları da tam. Evimin alanı hayvan bakmama müsait. Evimin ön bahçesi 20, arka bahçesi 40 metrekare. Sokakta baktığım hayvanlara da kimse karışamaz. Kanun bu noktada biz hayvan severlerden yana. Aç bir hayvanı doyurma hakkıma kimse müdahale edemez. Beni bu yoldan kimse alıkoyamaz. Sokak hayvanlarına yardımcı olmaya devam edeceğim" dedi.
"ELAZIĞ, SOKAK HAYVANLARINA KARŞI ÇOK DUYARSIZ!"
9 yıldıdr Elazığ'da yaşadığını ve geldiği günden beri sokak hayvanları için gönüllü olarak mücadele verdiğine dikkat çeken Çiftçioğlu, Elazığ Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz'dan ve belediye personelinden çokça destek gördüğünü söyledi. Çiftçioğlu, Elazığ halkının sokak hayvanlarına yönelik çok duyarsız olduklarına vurgu yaparak, "Aslen Elazığlıyım, bu şehrin çocuğuyum, anca uzun yıllar il dışında yaşadık. 9 yıl önce Elazığ'a geri döndüğümde sokak hayvanlarının burada çok kötü durumda olduğunu gördüm. Birçok bireysel çabam oldu bu doğrultuda. Ancak ne yapsak da bilinci değiştiremiyoruz. Ben de elimden geldiğince sokak hayvanlarının tedavilerini ve kısırlaştırılmarını yaptırmaya çalışıyorum. Evde ve bahçemde bakılan hayvanların hepsi ameliyatlı ya da tedavileri devam eden hayvanlar. Bu noktada ne zaman Elazığ Belediye Başkanımız Mücahit Yanılmaz'dan ve belediye personellerinden destek istediysem beni geri çevirmediler. Her akşam elimde poşet poşet mama ve gıdayla dolaşıyorum. Mahdigerelerdeki çöp kovalarının yanlarına sokak hayvanları beslenebilsinler diye mama bırakıyorum. Yaralı ve hasta olanları da eve getirip, tedavilerini yaptırdıktan sonra sahiplendirmeye çalışıyorum. Ancak, dediğim gibi sadece bizlerle olmuyor bu. Halkın da duyarlılık kazanması gerek. Hayvanlar bizim istediğimiz işkenceleri üstlerinde uygulayabileceğimiz oyuncaklarımız değiller. Onlar Allah'ın bize dilsiz emanetleridir. Yunus Emere'nin de dediği gibi yaratılan her şeyi sevelim yaratandan ötürü" dedi.