Simit de Terfi Etti!
Korona virüs can yakmanın yanında bir de cep yakmaya devam ediyor. Özellikle şehrimizde depremin yol açtığı ekonomik dar boğaz giderek katlanıyorken peş peşe gelen zamlar, orta halli ve düşük gelirli insanımızı kara kara düşündürüyor.
Ev fiyatlarındaki artış, araba fiyatları, kiralar, doğalgaz, elektrik faturaları, petrol, yağ ve suya gelen zamlardan sonra şimdi ise garibanın kahvaltısı olan simit zamlandı.
Bu yıl buğdayların boş olan başakları ekmeğe gelecek olan zammın habercisiyken, ilk hamlenin simitle olması üstelik bir de bayram dönüşü ilk mesai günü, işçinin, emekçinin çayına katık ettiği simidin, 50 kuruş birden zam alması keyifleri kaçırıp moralleri bozmaya yetti.
Simit, aldığı bu son zam ile birlikte halk ekmekten daha pahalı hale geldi. Böylelikle simit de artık gariban kahvaltısı için lüks bir yiyeceğe dönüşerek deyim yerindeyse "terfi" etmiş oldu, ne yazık ki!..
Keşke simidimize gelmeseydi bu zam! İşçinin, emekçinin maaşına zam yok ya da zırnıkla; ancak hayatta kalabilmek için zaruri olan gıda başına dahi zamlar gırla!
Olmadı bu, hem de hiç...
Koronavirüs, dükkân kapattı diye bize öyle geliyor ki esnaf faturasını halka çıkardı. Dikkat ederseniz lokantalardaki bir kaç gram etin fiyatı etin kilogram fiyatıyla yarışıyor. Önünüze gelen her bir "cacığa" da ayrıca ücret uygulanıyor. Bu da son trend zaten şimdilerde ve her müessesede de görülüyor.
Zam olayı ülkemizde kolektif bir hal aldı. Umarız ki yetkililer gelir gider arasındaki uçurumu fark edebilirler. Yoksa durum daha vahim bir hal alacak gibi...
