Şehir içi ulaşıma 'bisiklet' önerisi
Fırat Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Şehircilik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Rüya Ardıçoğlu, Hakimiyet Gazetesine yaptığı açıklamada, Kent içi ulaşımda motorlu ulaşım dışında alternatif modellerin ulaşıma dâhil edilmesinin, hem kentsel plan ve tasarımlar açısından hem de ekonomik ve çevresel şartlar açısından büyük artılar taşıdığını ifade etti.
Fırat Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Şehircilik Anabilim Dalı öğretim üyesi Rüya Ardıçoğlu, Hakimiyet Gazetesi’ne önemli açıklamalarda bulundu. Ardıçoğlu, Kent içi ulaşımda motorlu ulaşım dışında alternatif modellerin ulaşıma dâhil edilmesi, hem kentsel plan ve tasarımlar açısından hem de ekonomik ve çevresel şartlar açısından büyük artılar taşımakta. Böyle alternatif ulaşım modellerinin kentsel ulaşıma eklenmesiyle Elazığ gibi taşıt trafiğinin her geçen gün arttığı kentlerde hem motorlu araç trafiğinin azaltılması, hem de kent içi ulaşımın çevreci ve daha hızlı çözümlenebileceğini ifade etti.
İşte Fırat Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Şehircilik Anabilim Dalı öğretim üyesi Rüya Ardıçoğlu ile yaptığımız röportajın detayları…
KENDİNİZİ KISACA TANITABİLİR MİSİNİZ?
Fırat Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Şehircilik Anabilim Dalında öğretim üyesiyim. Kentsel tasarım, kent morfolojisi, kentsel peyzaj, erişilebilirlik, tarihi çevre ve sürdürülebilir planlama çalışma alanlarım. Bu alanlardaki çalışmalarda, Elazığ’ın hem taşıdığı tarihi çevre kimliğinin sürdürülmesiyle ilgili hem de yeni gelişen alanların biçimlenişiyle ilgili çalışmalara yer vermeye çalışıyorum. Bu noktada kent, hem geçmiş dokusuyla hem de gelişmekte olan yapısıyla güncel çalışmalara ihtiyaç duymakta.
ELAZIĞ’DA BİSİKLET KULLANIMININ KENTSEL YAŞAM KALİTESİNE ETKİSİ NEDİR?
Kent içi ulaşımda motorlu ulaşım dışında alternatif modellerin ulaşıma dâhil edilmesi, hem kentsel plan ve tasarımlar açısından hem de ekonomik ve çevresel şartlar açısından büyük artılar taşımakta. Böyle alternatif ulaşım modellerinin kentsel ulaşıma eklenmesiyle Elazığ gibi taşıt trafiğinin her geçen gün arttığı kentlerde hem motorlu araç trafiğinin azaltılması, hem de kent içi ulaşımın ekonomik, çevreci ve daha hızlı çözümlenmesi sağlanabilir. Özellikle birimler arası mesafenin bisiklet gibi motorsuz ulaşım araçlarına uygun olduğu yerlerde ve topografyanın engebeli olmadığı bölgelerde motorlu araç trafiğine çok ciddi alternatif olan ve ulaşım sürelerinin kısaldığı bir ulaşım imkânı sağlamakta. Ayrıca altyapı ve üst yapı maliyetleri yönüyle de yol ve park alanı ihtiyacının az oluşu arazi kullanımına da katkıda bulunmakta.
BİSİKLETİN KENT İÇİ ULAŞIM AĞINA DÂHİL EDİLEBİLMESİ İÇİN NELER YAPILMALIDIR?
Bisiklet gibi motorsuz ulaşım modellerinin kent içi ulaşıma dâhil edilebilmesi için bazı uygunluk kriterleri bulunmakta. Örneğin topografik olarak çok eğimli bir yapının olmaması, yolculuk mesafelerinin bisiklet veya scooter ile yapılabilecek düzeyde ortalama 8 km’yi geçmemesi gibi. Bunun dışında komşuluk üniteleri, yoğunluk, alt ve üst yapı durumu, trafik hacmi gibi kriterler de belirleyici olmakta. Bu gibi özellikler söz konusu yerleşkenin uygun bir altlık sağlamasında önemli. Bu kapsamda Elazığ gibi orta ölçekli, topografik olarak çoğunlukla düz bir araziye yerleşmiş ve birimler arası mesafelerin motorsuz ulaşıma elverişli olduğu yerleşkeler önemli bir şansa ve altlığa sahip. Ancak, ulaşım planlarına dâhil edilmemiş ve bir ağ sistemi içinde güvenli yollar ve güvenli kavşak geçişleriyle kurgulanmamış bir kentte bu kullanımdan bahsedemeyiz.
Bu noktada Elazığ’da kent içi ulaşıma dâhil edilebilmesi için öncelikle, güvenli ve kesintisiz bir yol ağının oluşturulması gerekmekte. Elazığ’daki gibi, bir ağ oluşturmayan kesintili yollar ya da araç ve yaya yollarını kullanan bir düzen istenilen modeli sağlamamakta. Bu nedenle öncelikle kentte topografyanın elverişli olduğu alanlarda (bu bölgeler kentin çoğunluğunu ve önemli birimlerini kapsamakta) trafik hacmine, trafik hızına ve üst yapı durumuna göre birbirleriyle bağlantılı bisiklet yolları bir ağ oluşturacak şekilde hayata geçirilmeli. Bu noktada ayrılmış yollar, bisiklet şeritleri veya paylaşımlı yollar şeklinde ağ içinde hiyerarşik bir yol düzeni sağlamak gerekmekte. Kavşak geçişlerinin güvenli oluşturulması ve kentte belirli noktalardan diğer ulaşım araçlarına aktarma yapılabilmesini sağlayacak aktarma noktaların da tespit edilmesiyle diğer ulaşım sistemlerine entegre edilmesi önemli. Bu nedenle Elazığ için bütüncül bir kent içi ulaşım planının yapılması ve motorsuz ulaşım modellerinin bu plana dâhil edilmesi çok büyük önem taşımakta.
HOCAM MAKALENİZDE YER ALAN “BİSİKLET İLE ULAŞIMIN YAYGINLAŞTIRILMASINDA ELAZIĞ, ‘BAŞLANGIÇ KENTİ’ OLMA ÖZELLİĞİ TAŞIMAKTADIR” İBARESİNİ DETAYLI ANLATABİLİR MİSİNİZ?
Başlangıç kenti tanımı, bisiklet ile yapılan kent içi yolculuk oranının %10’un altında olduğu yerleşimleri ifade etmekte. Bu yerleşimler genelde kullanım düzeyinin düşük olduğu ve tanımlı bir yol ağına sahip olmayan yerleşkelerdir. Bu düzeydeki kentlerde yukarıda da belirttiğim gibi öncelikle güvenli yol ağlarının oluşturulması ilk sırada gelmektedir. Üst yapı durumuna, mevcut trafik hacmine ve hız düzeylerine göre belirlenecek bisiklet/scooter yol türleri ile güvenli bir yol ağının oluşturulması önceliklidir. Bu kapsamda bir başlangıç kenti olan Elazığ’da da, kent geneli için yapılacak bir üst ölçekli plan sonrası, bu üst ölçekteki kararlara uyulacak şekilde, uygulama kısmı belirli semtlerden başlayarak uygulamaya alınabilir. İlk etapta komşuluk üniteleri içinde (mahalleler) motorlu taşıta gerek olmadan seyahat imkânlarının oluşturulduğu ve bunun giderek diğer alanlar ile uygulamaya geçtikçe genişlediği bir model uygulanabilir. Ya da ana arterlerden ve toplu taşıma ile entegrasyona dayanan şekilde bisiklet yollarının yapımına başlanabilir. Benim önerim, bütüncül bir ulaşım planı ile kent geneli için bisiklet yol türlerinin ve toplu taşıma ile entegrasyona dayanacak şekilde aktarma noktalarının da belirlendiği bir üst ölçek çalışmasının yapılması, ardından bu kararlara göre alt ölçeklerde hayata geçirilmesi yönünde. Çünkü mahalle içlerinde zaten çoğunlukla ayrı bir yol tanımına gerek duyulmayan paylaşımlı yol türleri ortaya çıkabilmekte. Bu yüzden ana ve toplayıcı yollarda fiziksel düzenlemelerin yapılması daha öncelikli olup ancak bu şekilde tanımlı bir bisiklet yol ağı ortaya çıkabilir.
ELAZIĞ NÜFUSUNA ORANLA CİDDİ BİR ÖĞRENCİ KİTLESİNE SAHİPTİR. SİZLER DE SON ÇALIŞMANIZDA DOĞRUDAN BU KİTLEYİ İLGİLENDİREBİLECEK BİR ULAŞIM ARACINDAN BAHSETTİNİZ. ELAZIĞ'IN GENÇ NÜFUSUNUN FAZLA OLMASINA RAĞMEN ŞEHİRDE BİR BİSİKLET KÜLTÜRÜNÜN OLMADIĞINI BİZLER DE NET BİR ŞEKİLDE GÖREBİLİYORUZ. PEKİ, SİZ ÇALIŞMANIZDA HANGİ SONUÇLARA ULAŞTINIZ?
Bu noktada artık sadece bisiklet değil motorsuz ulaşım araçları kapsamında bisiklet ve scooterları birlikte ele almak daha doğru olur. Özellikle son yıllarda kentte tanımlı bisiklet/scooter yolları olmamasına rağmen, yollardaki kullanıcı sayısında ciddi bir artış var. Bu bir yönden çok olumlu kentte sosyal yapının da bir potansiyel oluşturduğunu göstermekte. İnsanlar trafiğe takılmadan çok daha hızlı ve maliyeti düşük bir şekilde kent merkezinden üniversiteye, hastaneye, üniversiteden AVM’ye, konut alanlarına belediyeye ulaşabilmekte. Bu çok büyük bir potansiyel kent için. Ancak diğer yandan tanımlı ve güvenli bir yol ağı olmadığından trafikte risklere yol açmakta. Özellikle kentin doğu - batı aksında düz bir topografyada gelişim göstermiş olması, yani İzzetpaşa’dan Hilalkent’e ve Keban Yolu’ndan ise Bahçelievler’e kadar ticaret, eğitim, sağlık, kültür, konut, park, stadyum gibi pek çok birimin belirli bir hat üzerinde dizilim göstererek, bu akslardan dağılması bisiklet ağı için çok önemli ve erişimi kolaylaştıran bir omurga ortaya çıkarmakta. Bu omurganın öncelikle ele alınması ve ağın genişleyerek kente yayılması, topografyanın uygun olmadığı noktalarda ise diğer ulaşım türleriyle entegrasyonu yapılacak temel stratejiler olarak sıralanabilir.