SAHİ ELAZIĞ AŞIĞI MİLLETVEKİLİ ADAY ADAYLARI NEREDELER?
Oldum olası reklam kokan, çıkara dayalı, tribüne oynanan siyasi girişimlerden hazzetmemişimdir
Oldum olası reklam kokan, çıkara dayalı, tribüne oynanan siyasi girişimlerden hazzetmemişimdir. Ondan dolayıdır ki memleket adına yola çıkıyorum diyerek kendine siyasi rant devşirme gayreti içine giren siyasilerin yapmacık davranışlarını içime sindiremiyorum. Neden bu noktaya temas etme gereği duydum sizinle yazımda bunu paylaşmaya çalışayım. Seçim dönemleri herkesin malumudur, gerek ilimiz gerek ülkemiz siyasetçiden geçilmez adım başı memleket ve ülke aşığı siyasetçiye rastlamak mümkündür. Lacivert takım elbiseleri ile her mahdigerede, her sokakta, her ekranda arz-ı endam ederler. İnsanların sorunlarına Atatürk edası ile kulak kabartır her gördükleri mikrofona sorunları en heyecanlı hdigereri ile anlatır bunlara çözüm olacağı vaadinde bulunurlar. Ellerinden kalem ve not defteri hiç düşmez, notlar alırlar ilin sorunlarına parmak basarlar, Elazığ'ın iyi yönetilmediğinden dem vururlar eksiklikleri söylerler. O, 3-5 aylık seçim sürecinde ayak basmadık sokak, görülmedik insan bırakmazlar. Buraya kadar her şey güzel ama sonrasında ne olur ne biter anlamam listeler netleştikten sonra bir sonra ki seçime kadar bu insanları ne görebilirsiniz, ne bir soruna temas ettiklerini nede ilin bir sorunuyla hemhal olduklarına rastlayabilirsiniz! Bir anda ''Sarı öküz öldü ortaklık bozuldu '' misali diş fırçasını, diş macununu kapıp bohçasını hazırlayan terki diyar eder kabuğuna çekilir. Acaba diyorum ilin sorunları Elazığ sevdalısı bu değerli şahsiyetler için 3-5 aylık süreçten mi ibaret? Bu kimseler sorunu böylemi değerlendiriyorlar? Geçen seçim dönemi sadece Ak parti'den 64 aday adayı vardı. Elazığ aşığı iddiasında olan bu kişilerden hiç mi biri dernek kurarak dernekçilik adı altında sorunları tespit edip çözümleri noktasında gündem oluşturamıyor? Hiç mi bir tanesi şehirde cereyan eden olumlu veya olumuz bir durum ile alakalı çıkıp basın toplantısı tertipleyip fikir beyan edemiyor? Yada bu şehirde her şey güllük gülistanlık ta böylesi bir şeye ihtiyaç mı duyulmuyor? Eğer böyle ise seçim arifesinde ekran ekran gezip anlattıkları eksiklikler neyin nesidir? Mesela sevdalısı oldukları şehrin, aşığı oldukları insanların tamamının sağlığını tehdit eden ilin tam orta yerine kondurulmuş bir çimento fabrikası var. Bu sorunu bir konsensüs oluşturup gündeme getirmeleri için ne bekliyorlar? Şuan Elazığ spor süper lige çıkma eşiğinde ama bir takım maddi sorunlar nedeni ile sıkıntı yaşıyor ve süper lige çıkılması durumunda şehre katma değer sağlayacak, bu sorunla alakalı ellerini taşın altına neden sokmazlar? Her bir adayın Ankara'da ayrı lobisi olduğunu biliyoruz. Buradan hareket ile çevre illerimizde hemen hemen tüm şehirlere yeni stadyumlar kazandırılırken biz süper ligin kapısını aşındırmamıza rağmen neden bir stadyum yaptıramıyoruz bu konu ile alakalı neden çıkıp iki kelime etmiyorlar? Esnafımız işçi maaşlarını ödeyemez duruma gelmişken teşvikte 6. bölgeye alınmamız için neden yetkili mercilerin kapısını çalıp girişimde bulunmuyorlar? İlimizin en güzel yerlerine kondurulan kamu binalarının şehir dışına taşınması için neden bir mekanizma oluşturup yetkili mercilere baskıda bulunmazlar? Kısaca özetleyecek olursam eğer derdiniz memleket ise, ilan-ı aşkın zamanı seçimler değildir. Doğru olan tutum, listeye giremediğiniz takdirde bir sonraki seçime kadar şehri kaderine terk etmek değildir. Bu tür davranışlar samimiyet algısına gölge düşürmekten, riya kokmaktan öte bir şey değildir. Bilmem belki farkında olmadan çok şey istedim. Fakat beni bu denli düşündürten aday adaylarımızın seçimler döneminde göstermiş oldukları aşk kokan tavır ve söylemleridir. Bu nedenle yokluklarını hisseder ve arar oldum. Umarım bu değerli şahsiyetler yoklukları ile bizleri daha fazla üzmezler. İnşdigerah kendilerini en kısa zamanda ekranlarda sorunlarımızı ifade ederken, sokaklarda halkımızın sorunlarına ilgi gösterirken görebiliriz.