Sağlıkta 'Eski Türkiye'ye' Döndük
Sağlık Bakanı Prof. Dr. Memişoğlu, cumartesi günü ilimize geldi.
Valilik, Belediye, Ak Parti ziyaretlerinin ardından eski SSK Hastanesi alanı ile eski Devlet Hastanesi yerleşkesini gezdi.
Daha sonra Harput’a giderek tarihi beldeyi ziyaret eden Bakan Memişoğlu, yerli ve milli esnaf lezzetimiz olan çay eşliğinde sıcak ekmek ile tulum peyniri yedi.
Ardından Fethi Sekin Şehir Hastanesine geçen Bakan, burada bir değerlendirme toplantısı yaptı ve her şeyin güllük gülistanlık olduğunu söyledi.
Buraya kadar her şey bilindiği ve olağan hale geldiği gibi. Gelelim olayın başka ve asıl tarafına. Şurası bir gerçek ki Ak Parti’nin bir dönem en başarılı olduğu alan sağlıkken, şimdilerde en başarısız olduğu ve en çok şikâyet geldiği alan da sağlık.
Bir dönem Avrupa’nın dahi kıskandığı sağlık politikalarıyla halkın memnuniyetini kazanan bu sektör, bu günlerde hem hastanın, hem de sağlık çalışanlarının şikayet ettiği ve felç olma noktasına geldiği bir alan oldu.
Sağlık Bakanı Memişoğlu, ziyaret edeceği illere önceden bir ekip gönderiyormuş, bu ekip bazen hasta rolünde muayene oluyormuş, bazen tahlil veriyormuş, sıra alıyormuş ve sistemin nasıl işlediğini gözlemleyip bakana sunuyormuş, falan feşmekân…
Bakan da şehre gelmeden önce bu raporlara bakıyor ve şehrin sağlık röntgenini çekiyormuş. Yahu kardeşim devletin 13 elemanını hafiye olarak şehirlere göndermeye ne gerek var. Sistem üzerinden hastanenin bilgilerine gir mesela bir endoskopi, klonoskopi ve diğer tahliller için kaç ay sonrasına gün veriliyor bir gör olayı anlarsın.
Yemekten sonra meyve yiyen bir şahsın alkol sonuçlarını alkollü çıkartan bir tahlil laboratuvarı varken ve bu sonuç karşısında doktor bile “evet yemekten sonra yenen meyve testlerin alkollü çıkmasına sebep oluyor” cümlesini kuruyorsa zaten sizin önce bu eski ve geri teknolojiden kurtulmanız gerekmez mi?
Yaptığınız lüks, temiz ve konforlu binalarla sağlık sorununu çözdüğünüzü sanıyorsanız yanılıyorsunuz.
Hasta garantili şehir hastaneleri, görüntüden başka sektöre bir değer ve kalite katmadı. Hele bir servislere inin. Koroner yoğun bakım ile yoğun bakımda yatan hastaların yakınlarını bir dinleyin. Hasta yakınlarının yanlış teşhis ve tedaviler sonucu hastalarının nasıl kötü duruma düştüğünü ve hatta öldüğü iddialarını bir dinleyin. Hepsi böyledir demiyoruz ama hasta yakınına bilgilendirici iki cümle bile kurmaktan aciz yada üstenci yaklaşım ve karşıdakini muhatap bile almayan bazı doktorların tavırlarını bir dinleyin.
Sayın Bakan’ın sözde işini bilimsel ve profesyonel yaptığı algısını oluşturarak buradan şahsi piar yapma yerine kendisinin de çok iyi bildiği temel sorunların çözümüne odaklanması daha doğru olur.
Halkın arasına girip tulum peyniri sıcak ekmek pozuyla durumu kurtaramazsınız.