SAADET SAPMASI
31 Mart seçimlerine sayılı günler kala gösterdiği tutum, davranışları ve 3-5 oy daha fazla almak için kendi değerlerinden vazgeçmesi Saadet Partisi'ni, çizgisinden sapan bir partiye dönüştürdü.
31 Mart seçimleri Türk siyaset tarihi açısından olduğu kadar siyasi kamplaşmalar ile de birçok ilklere ve garipliklere sahne oluyor. 24 Haziran Genel seçimlerde aleni ve resmi olarak yapılan ittifak çalışmaları 31 Martta resmi olmasa da gayri resmi olarak sürdürülüyor.
ORTAK PAYDA ERDOĞAN DÜŞMANLIĞI
31 Mart seçimlerine yasal anlamda açıklaması ve deklere edilmiş bir ittifak olmasa da dünya görüşü, yönetim anlayışı ve savundukları ilkeler olarak bir arada olması mümkün olmayan siyasi partiler, sırf Cumhurbaşkanı Erdoğan düşmanlığı sebebiyle yan yana omuz omuza olabiliyor, sandık ittifakıyla birlikte gönül ittifakını da rahatlıkla kurabiliyorlar.
MİLLET İTTİFAKININ AKTÖRLERİ DEĞİŞMEDİ
24 Haziran seçimlerinde millet ittifakı adıyla bir araya gelen CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi bu seçimlerde de kol kola olmaya devam ediyorlar. 31 Mart seçimlerinde ittifakın boyutu hem daha genişledi hem daha da netleşti. 24 Haziran seçimlerine tek başına sandığa giden HDP, 31 Mart seçimlerinde illere göre CHP, İyi Parti ve Saadet partisinin adaylarına aleni destek veriyor. HDP; İstanbul, Ankara, İzmir gibi illerde CHP adayına destek verirken, Şanlıurfa’da ise Saadet Partisi’nin adayına destek verecek.
SAADET, ANAP’A MI DÖNÜYOR?
31 Mart seçimlerinde kendi değerlerine ters bir siyasi çizgi benimseyen parti Saadet Partisi oldu. Her ne kadar tüm Türkiye’de kendi adaylarımızla seçimlere giriyoruz sloganını benimseler de kendi aday ve meclis üyeleri listesine bakıldığında her bir siyasi görüşten, geçmişte Saadet misyonuna ve merhum Erbakan’a olmadık hakaretlerde bulunanlardan oluşan meclis üye adayları ile 3-5 oy daha fazla almanın hesaplarını yapmaları tepki çekiyor.
TABAN RAHATSIZ
Saadet Partisi’nin bu tutarsız duruşu , Erbakan’ın ilkelerine gönül vermiş samimi tabanı da rahatsız ediyor. Kendilerinin zaferle değil seferle mükellef olduklarını, Erbakan davasında hedefe ulaşmak için her yolun mubah ve meşru olmadığını ifade eden Saadet partisi yönetim kurulu üyeleri bile bu durumdan rahatsız olduklarını , Saadet Partisi’nin kendi misyonundan uzak bir yaklaşım gösterdiğini ifade ediyorlar.
SEÇİMİ KAZANMA DERDİ YOK
Saadet Partisinin hemen her il ve ilçede seçimi kazanma imkân ve ihtimalinin asla olmadığını belirten ve bugüne kadar kutlu davanın bir neferi olmaktan manevi haz ve gurur duyduklarını belirten parti tabanı, meclis aday listesinde gördükleri isimler ile dürüstlük vurgusu yapmalarına rağmen şehirde tepki çeken bir çok isimle görüntü verilmesine tepki gösteriyor.
BUNA İHTİYACIMIZ YOKTU
Saadet Partisinin seçimlerin favorisiymiş gibi gösterilip misyona ters yaşantı ve farklı görüşe sahip,ayrıca da farklı partilerden aday adayı olduğu halde o partilerde tutunamayan isimlerle yol yürünmesini anlamadıklarını ifade eden milli görüşçüler, sırf bu sebeple partisini anlatmakta zorlandıklarını belirtiyor.
DÜRÜST OLMAK GEREKİRSE…
Partilerinin 31 Mart seçimleri için benimsedikleri “Dürüst olmak gerekirse” sloganı hakkında da görüş bildiren parti tabanı, bu sloganın yapılan yanlışlar nedeniyle sahada kendilerine “Dürüst olmak gerekirse’’ Saadet Partisi Türkiye’de ve Elazığ’da çok fazla oy alamaz diye cevap verildiğini ifade ediyor.
SAADET KİME ÇALIŞIYOR?
Saadet Partisinin yerel seçimlerde yüzde 10‘luk il barajını aşamayacağı için, Belediye Başkanı ve bir tane meclis üyesi bile çıkaramayacağına vurgu yapan parti tabanı, Saadet’in yüklü miktarda reklam bütçesi harcadığını, parti ve partililerin gücünün buna yetmediğini yakından bildiklerini ve Saadet’in Ak Parti’den alacağı her bir oyun Elazığ’da Ak Parti’nin rakibi olan MHP ve İyi Parti’ye yarayacağı ifade ediyorlar.
Saadet Partisi’nin seçimlerde amacının Ak Parti’yi zayıflatmak olduğunu iddia eden Parti tabanı, bu oyuna gelmeyeceklerini ve Saadet Partisi’nin en son seçimlerde aldığı oydan daha az oy alacağını iddia ediyorlar.