PROFESYÖNELLİK Mİ? SEZGİ Mİ?

3 Ağustos tarihli köşe yazımız 'merhaba' ile adım attığımız yayın dünyasında, bu hafta ilk olarak içten yüreklendirmeleri, olumlu tepkileri için dost ve sevenlerimize ve kıymetli okuyuculara kalpten t

PROFESYÖNELLİK Mİ? SEZGİ Mİ?
TAKİP ET Google News ile Takip Et

3 Ağustos tarihli köşe yazımız “merhaba” ile adım attığımız yayın dünyasında, bu hafta ilk olarak içten yüreklendirmeleri, olumlu tepkileri için dost ve sevenlerimize ve kıymetli okuyuculara kalpten teşekkürü borç biliyorum. Yolcunun yoldaşı olan kıymetliler, yüreğiniz dert görmesin.

Her ferdin, her cemiyetin farklı cevapladığı bir soru profesyonel kimdir?

Kimilerine göre işini en iyiler arasında yer alarak yapmaya çalışan, yaptığı işten ekmek kazanan kişi, bazılarına göre yaptığı işte dünyaca tanınan, bu nedenle meşhurluk payesini kazanan ferd.

Profesyonelin kim olduğu, kimlerin profesyonel olarak tanımlanabileceği konusu, henüz tek geçerli bir tanım üzerinde anlaşılmamış olmakla birlikte, son yıllarda ısrarla cevabı aranan, merak konusu olmuş bir başlık.

Malkolm Gladwel adlı İngiliz yazar, outlires (sıra dışı insanlar) isimli kitabında arıyor bu sorunun cevabını profesyonelliğe metrik bir ölçü bulmak, profesyonel olmak isteyen insanlara, konulan bu ölçü dahilinde bir yol göstermek isteyen Gladwell, kitabında, Beatles gurubunun müzik kariyerinde yükselişinden, kanada hokey ligi’nin oyuncu seçim sürecinde onyıllar süren tecrübevi bilgiler, Amerikan eğitim sisteminin nitelikli öğrenci seçim yöntemleri ve seçilen öğrencilerin sonraki yaşamları, başarı ve mutluluk hikayelerine kadar bir çok konuda farklı alıntılara yer verdikten sonra profesyonellik konusunda tahlilde bulunuyor.

Gladwell’in metrik profesyonellik tanımı, zamana yayılmış, istikrarlı, ancak ve ancak “kaliteli” çaba ve efora dayalı bir olgu olarak ortaya çıkıyor.

Profesyonel, amaçlanan doğrultuda, en az 10.000 saatlik kaliteli çalışma sonucunda ortaya çıkan sonuçtur Gladwell’e göre.

Çoğu insan, mesleki ilgi, uğraş, kişisel hobi denemelerinde 3000 saatlik kaliteli çalışma hedefini yakalamıyor, 7000 saatlik kaliteli çalışma saat hedefleri, psikolojik baskı ayrımları, ulusal ve bölgesel çapı belirliyor.

Gelin bir empati yaparak sorgulayalım kendi profesyonel yanlarımızı-soralım; hangi alanlarda profesyoneliz yaşadığımız toplumda?

Basit bir hesapla, günde 4 saat hedefi doğrultusunda “kaliteli” çalışan ferd, ortalama 7-9 yıl arasında profesyonel olabiliyor, bir profesyonel kabul edilebiliyor.

Şimdi soralım kendimize;

Profesyonel bir tembel miyiz?/ uykucu muyuz?/yaşamımızın son 10 yılında günde 4 saat ya da fazla sürede kaliteli tembellikler yaptık mı?

Profesyonel bir geveze miyiz? Günde 4 saat ya da fazla sürede bilgi ya da fikir sahibi olarak kaliteli sohbetler mi yaptık, yoksa gereksiz gevezelikler mi?

Profesyonel bir anne, baba, evlat ya da arkadaş mıyız? Aile fertleriyle geçirdiğimiz, dostlara, arkadaşlara ayırdığımız vakitlerin öncesinde ve sürecinde, kaliteli bir hazırlığımız var mıydı?

Kalitenin hakkını verebildik mi?

Yoksa gereksiz özgüvenimize yaslanıp, içi boş hükümlere, mazeretlere, bahanelere, haksız savunmalara mı yöneldik? Sorular çoğaltılabilir.

İçten cevaplarımız, bizleri, doğru bir fikir muhasebesi ve özeleştiri sürecine götüreceği açıktır.

Profesyonellerin sadece çalışmayla değil, yetenek ve yaradılışla diğer profesyonellerle farklarını ortaya koydukları bir diğer önemli, yansınamaz gerçek elbette.

Ferdin hayatında hedef ve kendini gerçekleştirme olarak yer tutan profesyonellik, iyi niyetle birleştiğinde, çırağ halinden meşaleye, gelişim ve vizyoner ufka taşıyan, muhteşem faydalı bir olgu ve süreç, ancak harami ellerde zararlı, tehlikeli, cemiyeti zora sokan, gelişim inkıta’a uğratan habiç bir virüs, canavarın yumurtadaki emriyo hali.

Ferdin niyetinin doğru olmadığı haldeki profesyonelliğin vereceği zararın yegâne ilacı; cemiyeti ümmi sezgisi yani, fikr-i içtimaiye; başka bir deyişle “sağduyu”

Yalın bir örnek verelim hadi.

Üzerinden 1 yıl geçen 15 Temmuz 2016 hain darbe girişiminin militarist plan ve aksiyon sürecinde profesyonelliğin her sonucu olabileceğini, sağduyuyu devirebileceğini düşünen profesyonel katiller. Duyguları ve akılları robotlaştırılmış, profesyonel hainler.

Karşılarında, ümmi, samimi, profesyonellikten uzak ama yürekli vatan evlatları, milletin ve ümmetin izzeti uğrunda canlarından, ailelerinden, sevdiklerinden ve ikbdigererinden vazgeçen, adı bilinmeyen kahramanlar cemiyeti.

Gayrı profesyonel Aziz millet, Aziz şehitler, kahraman Gazilerimiz.

Şimdi sorumuza dönelim yeniden, profesyonellik mi, sezgi mi?

Mertlik, cesaret ve onur mu? Korkaklık ve zillet mi?

Esen kalınız.