Prof. Dr. Erol Keleş: Elazığ Bir Sağlık Üssü Haline Geliyor

Ak Parti Elazığ Milletvekili Prof. Dr. Erol Keleş, gazetemize gerçekleştirdiği ziyaret esnasında gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Genel Yayın Yönetmenimiz Ömer Enes Yılar’ın sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Erol Keleş, şehrimizin kronik sorunları olan Pertek Köprüsü, Uluova ve Kuzova Sulama projeleri ile ilgili yürütülen çalışmalar hakkında gelinen son aşamaları aktarırken 2024 yılında yapılacak yerel seçimler hakkında iddialı açıklamalarda bulundu.

İşte Ak Parti Elazığ Milletvekili Prof. Dr. Erol Keleş’e ilettiğimiz o sorular ve Keleş’in açıklamaları:

14 ve 28 Mayıs seçimlerinde Cumhur İttifakı net bir zafer elde etti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Ak Parti beş yıl daha ülkeyi yönetme yetkisi aldı.  Seçimlerden sonra Cumhur İttifakı Milletvekilleri olarak şehre önemli hizmetlerin gelmesini sağladınız. Bu hizmetleri özetlemek isterseniz neler söylersiniz?

14 Mayıs’ta milletvekilliği açısından Meclis çoğunluğunu Cumhur İttifakı olarak elde ettik. 28 Mayıs’ta da Cumhurbaşkanımız seçildi. Vatandaşlarımız özgür iradelerini sandığa yansıttılar ve tekrardan yeniden Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan dediler. Seçimin hemen akabinde de Meclis çalışmaları başladı. Özellikle Cumhurbaşkanlığının önemli bir avantajı var. Çok kısa bir süre içerisinde hemen kabine oluştu. Cumhurbaşkanımız ve Vekillerimiz yemin etti. Kabine ise ilk toplantısını seçimden 1 hafta sonra gerçekleştirdi ve hemen “Türkiye Yüzyılı” sloganı ile 28. Döneme başlamış olduk.

“MECLİS TATİLE GİRMEDEN KISITLI SÜREDE ÖNEMLİ ÇALIŞMALAR YAPILDI”

Zamanımız çok kısıtlıydı çünkü 1 Temmuz’da Meclis tatile girecekti. Devam eden görüşmeler olduğundan Meclis 15 Temmuz’da tatile girdi. Bu doğrultuda 1 buçuk aylık bir çalışma zamanımız oldu. Şu anda tatildeyiz ve 1 Ekim 2023 tarihi itibari ile yeni yasama yılına başlangıç yapacağız. Bu süre içerisinde gerek il bazında gerek Ankara bazında olsun bizler Milletvekilleri olarak Elazığ’ın sorunlarını ilgili yerlere taşımaya çalıştık.

“BİR ÇOK FELAKETE RAĞMEN HİZMETLER HİÇ AKSAMADI”

Halen daha ciddi anlamda bir çaba harcıyoruz ki şu çok önemli; biraz daha geriye dönüp baktığımız zaman 2020 yılının başında Ocak ayında bir deprem yaşadık Elazığ’da. Hemen akabinde Mart ayında Türkiye’de ilk koronavirüs vakası tespit edildi ve bir pandemi dönemi yaşadık. Bu ekonomimiz için sıkıntılı bir süreçti. Sadece bizim için değil Dünya ekonomisi için de gerçekten sıkıntılı bir süreçti. Ardından 6 Şubat 2023 tarihinde asrın felaketi dediğimiz 2 büyük deprem daha yaşadık. Hemen akabinde de bir seçim oldu. Dolayısıyla bunların devletimize getirmiş olduğu bir yük vardı. Sadece 6 Şubat’ta yaşadığımız depremin Türkiye’ye maliyeti 104 milyar dolar. Bu çok ciddi bir rakam ki Cumhurbaşkanımız özellikle her şeyi bir kenara bıraktı ve deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın sıcak bir yuvaya kavuşabilmesi ve onların iyi bir ortamda yaşayabilmesi için devletin bütün imkanlarını seferber etti. 

“ÜLKEMİZ BÜYÜMEYE DEVAM EDİYOR”
Bakanlarımız olsun milletvekillerimiz olsun orada yatıp kalktı ve halen daha bu süreç devam ediyor. Dolayısıyla ekonomik açıdan da yaşadığımız bu sıkıntılı süreç aslında global açıdan baktığımızda tüm Dünyayı etkileyen bu ekonomik problem bizde de etkisini gösterdi. Ancak buna rağmen yine Türkiye hem büyüme noktasında hem de yapılan işler konusunda hiç durmayarak yoluna devam ediyor.

“ŞEHRE HİZMET NOKTASINDA YENİ DÖNEMDE ÖNEMLİ BİR MESAFE ALDIK”

Bizler de Elazığ konusunda bu sıkıntılı süreçte neler yapabiliriz diye düşünüyoruz. Önce Elazığ’a ve Elazığ’ın sorunlarına hakim olma süreci yaşadık. Şehrimizin kronik sorunları hakkında yapılması gerekenler hususunda notlarımızı çıkardık. Bu doğrultuda gerekli yerlerde temaslarımızı sürdürdük. Bir ayağımız Ankara’da, bir ayağımız Elazığ’da oldu. Elazığ’da özellikle seçimden hemen sonra 3 milletvekilimiz ve Cumhur İttifakı Milletvekilimiz Sayın Semih Işıkver de aynı şekilde vatandaşların içerisinde, Elazığ’ın, ilçelerimizin, köylerimizin ve mahallelerimizin sıkıntılarını birer birer kaydettik. Bunların bir kısmını Elazığ’da kurum bazında çözmeye çalıştık, bir kısmını da Ankara’da halletmeye çalıştık. Başarılı olduk mu? Yüzde yüz başarılı olduğumuzu söyleyemeyiz ama özellikle bu sıkıntılı dönem için iyi bir mesafe aldığımızı düşünüyorum.

“ŞEHRİN BATISINA ÖNEMLİ BİR SAĞLIK KOMPLEKSİ KAZANDIRIYORUZ”

Örneğin sağlık konusunda özellikle kendi alanımla ilgili olduğu için çok rahatlıkla bunları söyleyebilirim. Birincisi Elazığ’da üniversite hastanemizin bir sıkıntısı vardı. Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Fahrettin Göktaş Bey ile de devamlı istişare halindeydik. Onun da gerçekten bu sürece katkısı büyük. Bu doğrultuda 800 yataklı bir hastane yapımı için 400 yataklı kısmının ödeneğini almış olduk. Hemen seçimden sonra Vali Bey, 3 Milletvekilimiz ve Rektör Bey ile beraber hastanenin yapılacağı alanın yer tespitini gerçekleştirdik. Ortak fikir ile yerini tespit ettikten sonra hemen üniversitemiz proje ihalesine çıktı. Proje ihalemiz şu anda tamamlanmak üzere. Devamında hemen yapım aşamasına geçeceğiz. Şu anda şehrimizin batı tarafında üniversitemizin arazisinde çok güzel ve büyümeye elverişli bir yerde hastanemizi yapacağız. Bizim kafamızdaki düşünce oraya sadece 800 yataklı hastane yapmak değil, daha sonraki süreçte bir 800 yataklı hastane daha yapılabilecek şekilde bir alan belirledik. Çok geniş, çevre düzenlemesinin çok iyi olduğu, sosyal donatıların çok iyi olduğu, insanların sıkıntı çekmeyeceği ve hastaneye gittiği  zaman, hem yatan hastaların hem de oraya poliklinik açısından giden hastaların güzel bir ortamda hizmet alabileceği bir alan belirlendi. İnşallah bu projemizin inşaatına çok yakın bir zamanda başlamış olacağız. 

“ŞEHİR MERKEZİNDE 2 HASTANEMİZ HİZMET VERECEK”

Bir taraftan da Rızaiye Yerleşkesi dediğimiz alanda bir askeri hastanemiz vardı, Sağlık Bakanımız Sayın Fahrettin Koca ile bu konuyu görüştük. Özellikle 2017 yılında hem Devlet hem de Sigorta hastanesinin şehir hastanesine taşınmasıyla birlikte Askeri Hastanemiz hizmet veremeyen bir konuma geldi. Depremden sonra da bu hastanenin hasarlı olmadığı tespit edildi. Artık oraya Rızaiye Devlet Hastanesi diyebiliriz. Burası 150 - 200 yataklı bir hastane konumunda. 4 adet ameliyathanemiz mevcut. 2 adet yoğun bakım alanımız var. Çok ciddi anlamda da hizmet verebilecek bir hastane konumunda. Biz buranın tekrardan şehrimize Devlet Hastanesi olarak kazandırılması için Bakan Bey ile görüştük ve Bakan Bey hemen gerekli işlemleri yaptı. Savunma Bakanlığı ile görüşüldü ve Rızaiye Devlet Hastanesi onayını aldı. Çalışmalar çok hızlı bir şekilde devam ediyor. İl Sağlık Müdürlüğümüz ve Bizler devamlı bakanlığımızla irtibat halindeyiz. Birkaç kez bu konuda görüştük. Çok kısa bir süre içerisinde Rızaiye Devlet Hastanesini halkımızın hizmetine sunacağız. 

“ELAZIĞ BİR SAĞLIK ÜSSÜ HALİNE GELİYOR”

Tabi bu süreç aslında uzun bir süreç ama özellikle Bakan Bey’in de talimatıyla bakanlıkta çok ciddi bir çalışma var. Bizler de bu çalışmaları takip ediyoruz. Ciddi bir emek harcıyoruz ve çok kısa bir süre içerisinde İnşallah burayı halkımızın hizmetine sunacağız. Buranın da hizmete geçmesiyle şehrimizde 4 adet hastanemiz olacak. Biri şehrimizin batısında birisi doğusunda ikisi ise şehir merkezinde hastanemiz olacak. Elazığ zaten sağlık konusunda bölgeye hizmet eden bir konumda. Gerek uzman hekim gerekse de akademisyen ve öğretim üyesi kadrosu olarak çok iyi yerdeyiz ve şunu gururla söylüyorum; Türkiye’de şu anda sağlık açısından en üst seviyelerde bir konumumuz var. Hem eğitim açısında hem de hizmet açısından olsun bir sağlık üssü haline geleceğiz. İnşallah şehrimizi daha iyi yerlere taşıyacağız. 

“ŞEHRİMİZE ÖNEMLİ DOKTOR ATAMALARI YAPILDI”

Şehrimizin en önemli sorunlarından biri de özellikle bazı alanlarda doktor bulunmamasıydı. Çocuk yeni doğan, çocuk hematoloji ve onkolojisi gibi alanlarda doktor sıkıntımız vardı. Hem Elazığ’daki hastanelerimize hem de ilçelerimizdeki hastanemize atamalar yapıldı. Üniversite hastanemize bile kadro açtırdık. Geçtiğimiz günlerde yapılan atamalarla çok şükür bu doktor konusundaki sorunlarımız çözülmüş oldu. 

“FETHİ SEKİN ŞEHİR HASTANESİ TÜRKİYE’DE İLK 5’TE YER ALIYOR”

Biliyorsunuz benim Fethi Sekin Şehir Hastanesi’nde 2 buçuk3 yıllık bir başhekimlik sürecim oldu. Ben bunu da gururla söylüyorum. Gerçekten Fethi Sekin Şehir Hastanesi’nde göreve başladığım andan bıraktığım ana kadar oranın en iyi konuma getirilebilmesi için gecemi gündüzüme kattım. Çoğu zaman hastanede kaldım.  İkinci depremde 15 gün ben orada yattım kalktım. Evime hiç gitmedim.  Geldiğimiz noktada şuanda Elazığ Fethi Sekin Şehir Hastanesi Türkiye’de ilk 5 şehir hastaneleri içerisinde yer alıyor.  Hem hekim kadrosu hem de oradaki işleyiş açısından çok iyi yerlere geldik. Birçok bölümü açtık ve o bölümler bu şehre ve bölgeye hizmet veriyor. İnşallah bundan sonra daha iyi yerlere geleceğiz.

“ELAZIĞ’DA HASTANESİZ İLÇE KALMAYACAK”

Bir de ilçeler genelinde sağlık problemimiz vardı. Bunlardan biri yaklaşık 3-4 yıldır devam eden Palu- Kovancılar Hastanesi’ydi. Haziran ayında yapılan ihalesi yaklaşık maliyetin üzerinde bir rakam olduğu için iptal olmuştu. Özellikle ekonomik bir sıkıntının olduğu dönemde yeniden hızlı bir güncelleme yaparak çok kısa süre içerisinde bu hafta pazartesi günü ihalesi tamamlandı. Yine Keban ilçemizde 25 yataklı hastane ve 10 dairelik lojman ihalesi bir gün  sonra gerçekleşti. Buralarda kısa süre içerisinde sözleşmeleri yapılarak yapımına başlanacak. Sivrice ve Ağın hastaneleri için çok uğraşıyoruz. Özellikle Sivrice ilçemizde yer problemi vardı. Birçok kez yer tespiti yaptıktan sonra bakanlıktan geri döndü. En son olarak belediye başkanıyla da  görüşerek meclisten de kararı çıkararak yerinin tespitini yaptık. Proje etüt çalışmaları devam ediyor. Çok kısa süre içerisinde ihalesine çıkacağız. Bununda müjdesini verelim. Bakan beye ben konuyu arz ettiğimde o da gerekli genel müdürleri alarak gerekli tedbirlerin alınması için direktifleri oldu. Alacakaya’da 10 yataklı entegre hastane çalışmamız var. Geçen bakan beyi ziyaret ettiğimde de özellikle bu konuyu ele aldık. Çünkü Alacakaya  şehir merkezine uzak bir ilçemiz ve onun dışında orada şuan fabrikalarımız var. Orada iş kazası olduğu zaman şehre yetiştirmede sıkıntımız vardı. Bu konuları da bakan beye arz ettik. Bakan Bey de bu konunun 2024 yatırım programında olduğunu ifade etti. Ben de 2023 yatırım  programına alınması için biraz ısrarcı oldum. En azından proje ve etüt işlerine hızlı bir şekilde başladık. İnşallah 2024 yılında Alacakaya hastanesini kazandırmış olacağız.

“KRONİKLEŞMİŞ SORUNLARIMIZ İÇİN ÖNEMLİ BİR MÜCADELE VERİYORUZ”

Bunların dışında kronikleşmiş sorunlarımızdan Kuzova ve Uluova ile ilgili sulama sorunlarımız var. Kuzova ile ilgili özellikle birinci etabını Kurban Bayramı’ndan önce çiftçilerimizin toprağını suyla buluşturduk. Orası daha önce bir kooperatif tarafından işletiliyordu. Ama elektrik borcundan dolayı çiftçilerimiz orada çok ciddi anlamda sıkıntıdaydı. DSİ buradaki çiftçilerimizin borcunu sildi. Şu anda orayı DSİ kendi eliyle işletiyor. 2 MW’lık GES projesi orada yapılmaya devam ediyor. Yine aynı yerde 4 MW’lık GES yapımı için proje çalışmaları başladı. Bunun da yapılmasıyla orada 1. Etaptaki sulama için gerekli olan enerjinin %80’ini karşılayacak gibi görünüyor. Bir de şunun da müjdesini vermek gerekiyor. Yüzer GES ilk defa Türkiye’de Elazığ’da yapılacak. Çok yakın zamanda ihalesine çıkılacak.

Elazığ’ın problemlerini Ankara’da çözmek gibi bir gayretinizle birlikte her fırsatta ilimize gelerek halk buluşmaları gerçekleştiriyor, ilçe, belde ve köylerimizi ziyaret ediyorsunuz. Bu ziyaretlerinize halkın bakışı nasıl, talepler genelde hangi konularda yoğunlaşıyor.

“ELAZIĞ’DA YAPILAN ÇALIŞMALAR CAN KAYBININ ÖNÜNE GEÇTİ”

Deprem yaşamış bir şehirde yaşıyoruz. Aslında şuanda gittiğimiz mahallelerde en büyük sıkıntı bizim depremle ilgili sıkıntılardır. Şunu ifade etmek lazım. 2020 yılında bir deprem yaşadık. 2023 yılında bundan çok  daha büyük iki deprem yaşadık. Şöyle bir geriye dönelim. İnsanoğlu her şeyi çok çabuk unutuyor. Bunun bir örnekle anlatayım. 2020 yılında bir pandemi yaşadık. O dönemi bir hatırlayın. 3 kişinin bir arada oturamadığı , marketten ya da pazardan aldığınız ürünleri götürüp balkonda saatlerce bekletilip suyun önünde defalarca yıkadığımız virüs gelmesin diye soba bacalarını kapattığımız bir dönem yaşadık. Komşu komşuya gitmez, kimse kimseye dokunmaz, selamlaşmanın ve sarılmanın olmadığı bir dönem yaşadık. Geldiğimiz noktada sanki bunları hiç yaşamamışız gibi davranıyoruz. Bunları  anlatmamın sebebi 2020 yılında bir deprem yaşadık. 2023 yılındaki depremlerde Elazığ’da 2 can kaybımız oldu. Oysa bizim yanı başımızdaki Malatya’da 2 bine yakın can kaybı oldu. Malatya Elazığ arası 90 km, bizim depremden en az hasarla atlatmamızın sebebi bizim yapı stokumuzu yenilememizdendir. 

“ELAZIĞ BÜYÜYOR”

O dönemde kimse TOKİ dairelerine gidip oturmuyordu. Kiraya vermeye bile insanlar çok zorlanıyordu. Şubat depreminden sonra TOKİ’lere rağbet çok fazla arttı. 25 bin konut yapıldı. Şehir yeniden dizayn edildi. Buralarda sorunlar olmaz mı? Mutlaka olacak olmaması mümkün değil. Yavaş  yavaş sorunlarımız çözülecek. Bizler gidiyoruz mahallelerimizde vatandaşlarımız bize anlatıyor. Bazı vatandaşlarımızın kişisel problemleri oluyor. Bunu çok rahatlıkla söyleyebilirim. Elazığ gerçekten büyüyor. Biz belki içinde olduğumuz için görmüyoruz ama hele ki 3 büyük deprem yaşamış bir il olarak yeni ve güzel bir şehir haline dönüşüyor. Bunu ilerleyen sürede daha net göreceğiz. 

“BİRAZ SABIRLI OLMAMIZ GEREKİYOR”

Belediyemizin yapmış olduğu ve vatandaşlarımızın takdir ettiği, şehir içerisinde yapmış olduğu çalışmalar var. Elazığ’ın çehresi değişiyor. Yenilenen bu süreç içeresinde vatandaşlarımızın sıkıntısı olmaz mı? Mutlaka olur. Mahalle ve köylerimizin sıkıntısı olmaz mı? Olur. Biz bunları alıyoruz. Bir kısmını burada bir kısmını Ankara’da çözmeye çalışıyoruz. Ama şu anda ülkemizde sıkıntılı bir süreçten geçiyor. Dolaysıyla bunların yüzde 100’ünü yerine getiremeyebiliriz. En azından bunların yüzde 40’ını – 50’sini yerine getirsek bile şehir için bir kârdır. İlerleyen süreçte biraz sabırlı olmamız lazım. Vatandaşımıza devletimiz çok büyük imkanlar sundu. Şu anda TOKİ’lerde oturan vatandaşlarımız çok ucuz bir maliyete ev sahibi oldular. Bunları unutmamamız lazım. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey yok. Ak Parti’miz, Cumhurbaşkanımız her zaman olduğu gibi vatandaşına sahip çıktı. Devletimiz milletinin yanında oldu olmaya da devam edecek. Sıkıntılarımızı yavaş yavaş çözeceğiz. Biraz sabırlı olmamız gerekiyor.

Pertek köprüsü ile ilgili bazı farklı görüşler var. Bu konuda sizlerin Ulaştırma ve Altyapı Bakanımızla birebir görüştüğünüzü biliyoruz. Birinci ağızdan dinleyelim. Nedir Pertek Köprüsünde son durum?

“İHALE TARİHİ BİZZAT BAKAN URALOĞLU TARAFINDAN BİZLERE İFADE EDİLDİ”

Ulaştırma bakanımızın yanına Ak Parti milletvekillerimiz ve belediye başkanımızla birlikte giderek konuyu izah ettik. Pertek köprüsünün önemini harfiyen madde madde bakanımıza anlattık. Zaten bakanımız genel müdürlükten geldiği için konuya hakim. O da buradaki sıkıntıyı biliyor. Biraz geriye gittiğimizde 30-40 yıl önce Pertek köprüsü belki elzem değildi. Şu an geldiğimiz noktada köprü elzem bir durumdadır. Mevcut ekonomik sıkıntıları da çok net görüyoruz çünkü oranın ciddi bir anlamda maliyeti var. Depremin sıkıntıları ile mücadele ediyoruz. Buna rağmen biz köprü ile sıkıntıları Bakan Bey’e izah ettik. Bakan Bey’in kendisi tarafından bize söylenen ve basın ile paylaştığımız bir tarih var. Hatta şunu da rahatlıkla söyleyebilirim; Sayın Bakanımıza biz bunu Elazığ halkıyla paylaşacağız dedikten sonra Bakan Bey Genel Müdürle tekrar telefonla yanımızda görüştü. “Aralık ayında proje ihalesine çıkacağız” dedi. Bu söz benim sözüm değil. Bana mal olmuş bir söz de değil. Bu bize vekillerimizin yanında Bakan Beyin sarf ettiği cümlelerdir. İnşallah Aralık ayında ihalemiz yapılacaktır. Bizde bunun takipçisi olacağız. Zamanı geldiğinde tekrar Bakan Bey’i ziyaret edeceğiz. Bunları tekrar konuşacağız. Proje ihalesi  bile zaman alacak bir süreçtir. Bir işi yapabilmek için başlamak gerekir. Başlamadığınız zaman hiçbir şey zaten yapamıyorsunuz. Bir yerden başlamak lazım. Biz bu işe buradan başladık. İnşallah proje ihalesine çıktıktan sonra süreç çok daha rahat ilerleyecektir diye düşünüyorum. 

Ovalarımızın sulanmasına yönelik önemli gayretler verdiğinize bizler şahidiz. Özellikle Kuzova’ya bugün su veriliyorsa bunda sizlerin emek ve gayretleri büyük. Peki, Uluova sulama projesinde son durum nedir?

DSİ genel müdürümüz ve Tarım bakanı yardımcımız ile biz bu konuları defaten konuştuk. Genel Müdürümüzün söylediği Eylül ayı içeresinde Uluova pompa istasyonunun ihalesi yapılacak. Bu ciddi bir maliyet. Biz de şu anda ihaleye çıkılmasını bekliyoruz. DSİ Bölge Müdürümüz ile konuşuyoruz. Hazırlıklar tamamlanmak üzere. İnşallah Eylül ayı ya da Ekim ayının ilk 15 günü içerisinde bu ihaleyi tamamlamış olacağız.

Yaklaşan bir yerel seçim süreci var. 14 ve 28 Mayıs tarihlerinde Cumhur İttifakı önemli bir başarı elde etmişti. Bu başarı yerel seçimlerde de olacak mı? Özellikle Elazığ’da nasıl bir seçim süreci bizleri bekliyor?

“ELAZIĞ’DA OYLARIMIZI ARTIRACAĞIZ”

Yerel seçimler Elazığ’ımız, ve Ak Parti’miz için çok önemli Türkiye bazına baktığımızda da çok önemsiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız bu seçimi de çok çok önemsiyor.  Herkesin en doğal hakkıdır. Aday olacaktır. Adaylık süreci başlayacaktır. Bunun genel merkez ve il boyutunda değerlendirme süreçleri var. Bu süreci takip edeceğiz. Kendi adıma Elazığ için temel düşüncemiz şudur.  İsimlerin çok önemi yoktur. Buraya hizmet eden, emek veren, bu işi yapabilecek ve Elazığ’a ve Ak Parti’ye katma değer yapacak bir isim olmalıdır. Bunun kararını da vatandaşlarımız kendileri verecektir. Şu anda görevine devam eden bir belediye başkanımız var. Vatandaşlarımızın fikirleri çok önemli, yapılan işlerin vatandaş nezdinde karşılığı çok önemlidir. Anketler de belirleyici olacaktır.  En doğruyu seçeceğimize insanların inancı tam olsun. Bu konular ciddi anlamda her basamakta değerlendiriliyor. Bu seçimde var olan oyumuzu çok daha iyi yerlere taşıyacağımız inancımız tamdır. İnsanlarımız her ne kadar bazı şeylerden şikayet etse de yapılanları da görüyor. Hiç kimse vatandaşı kandıramaz. Burada kendi yaşıyor. Yaşadığı sürece yapılanları da yapılmayanları da çok net görüyor. En doğru kararı vatandaşımız verecektir. Elazığ’ımızı güzel günler bekliyor. Buna vatandaşımız inansın. İnşallah belediyemiz  ve bizler milletvekilleri olarak kurum ve kuruluşlarımızla Elazığ’ı en iyi yere getirmek için bu çabanın içerisinde olacağız. Gerekirse uyumayacağız, uykumuz kaçacak başımızı yastığa koyamayacağız. Tek düşüncemiz Elazığ’ımız ve ülkemiz olacak. Bunun için de herkes üzerine düşen görevi harfiyen yerine getirecektir diye düşünüyorum. 

Elazığ’daki en önemli beklentilerden biri de konut talebi. Şehrimizde son depremde 10 binin üzerinde ağır hasarlı yapı tespit edilirken henüz yaklaşık 3 bin konutun ihalesi yapılmış durumda. İhale süreçleri hangi aşamada?

“2020 İLE İLGİLİ BÜTÜN DEFTERLERİ KAPATACAĞIZ”

10964 ağır hasarlı binamız var. Yaklaşık 300’e yakın da ağır hasarlı işyerimiz var. Bunlarla ilgili ihaleler başladı. Diğer taraftan da Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’mız tarafından yerinde dönüşüm projesi gündeme geldi. Şuan da o süreçte başvurular devam ediyor. Yerinde dönüşümde başvuru süreci tamamlandığı zaman bazı şeyler daha da netleşecek. 2 binin üzerinde TOKİ konutunun ihalesi yapıldı. Geçtiğimiz günlerde bizzat gidip gezdim. Çatıları kurulmuş, neredeyse bitme aşamasına gelmiş. Yerinde dönüşüm tamamlandıktan sonra bu süreçlerin biraz daha hızlanacağını düşünüyorum.  2020’de hak sahip olup henüz evini teslim almayan çok az bir oranda vatandaşımız kaldı. Birkaç ay içerisinde 2020 ile ilgili bütün defteri kapatmış olacağız. 2023 sürecini hızlandırarak devam edeceğiz.