'Müşterek duruş'

Milletimizin huzur ve güvenliğini hedef alan her türlü saldırının başarısız olacağını ifade eden Erdoğan; "Kiralık katil sürülerinin emellerinin ne olduğunun da gayet farkındayız. Bölücü canilerin kanlı eylemlerinin hangi amaca hizmet ettiğinin bilincindeyiz. Terörsüz Türkiye hedefimizle aramıza kimse giremez. Oyunlarını başlarına yıkacağız. Terör eylemi akabinde milletimizin yanı sıra muhalefet dahil siyasi partilerimizin benimsediği müşterek duruşu takdirle karşılıyoruz.” dedi.

Erdoğan’ın konuşmasında yer bulan “siyasi partilerimizin benimsediği müşterek duruş” ifadesi önemli.

Siyasi partilerin açıklamalarına tek tek baktığımızda görünen resim şu: Bazı partiler tıpkı göçmen sorununda olduğu gibi sırf oylarını artırmak için popülist söylemler içine girerek Bahçeli’nin açıklamasını şiddetle kınayıp eleştiriyorlar.

Ancak aralarında CHP’nin de olduğu birçok siyasi parti olaya oy artırmak ve bundan siyasi muhalefet argümanları üretip prim yapmak yerine ülkenin geleceği ve huzuru açısından olumlu açıklamalar yapıyorlar.

Bu açıdan bakıldığında Bahçeli’nin bu açıklaması, ülkeyi düşünenler ile partisini düşünenleri ayıran bir turnusol kâğıdı oldu gibi.

Şunu hepimiz biliyoruz ülkeyi, bayrağı ve aziz milletimizi kimse Bahçeli’den daha fazla sevemez. Son on yıldan beri, sırf ülkede istikrar olsun diye hiç bir karşılık beklemeden “önce partim değil önce ülkem” diyen bir anlayışa biz nasıl “ihanet içinde” diyebiliriz.

Yüzde 0.1 oyu olan siyasi partiler bile bunu pazarlık mevzusu yapıp 20 milletvekili alarak turuncu koltuklarda oturup milyonlarca maaşın keyfini sürerken, 10 yıldan beri hiçbir şey talep etmeden ve partisini de ikinci plana atma fedakârlığını gösteren Bahçeli’ye Ümit Özdağ mı, Müsavat Dervişoğlu mu laf söyleyecek ayar verecek?

Konu önemlidir ve ne hamasetle ne da hakaretle çözülecek bir mevzu değildir. Tartışılsın, konuşulsun ve görüşülsün. Uygun olan neyse o yapılsın.