Malatya Ve Elazığ Arasındaki Büyük Bağ Kömürhan Köprüsü

Fırat nehri üzerinde adeta bir kol gibi iki yakayı bir araya getiren Kömürhan köprüsü nice ayrılıkların ve vedaların da mekânı olmuştur. Kömürhan köprüsünün bir diğer adı İsmet Paşa köprüdür. Elazığ-Malatya yolunun 51. Kilometresinde bulunan köprü Karakaya barajının yapımından sonra belirli bir zaman sular altında kalmıştır. Orta Açıklığı 135, kenar açıklıkları 76 metre olan köprünün toplam uzunluğu 287 eni ise 11,5 metredir. Fırat`ın bu kesimindeki tek köprü olduğu için de lojistik önemi büyüktür. Köprü üzerinden geçerken arabayla duraklamak fotoğraf çekmek ve yaya olarak geçmek yasakatır. Köprünün inşası 1983 yılında İsveçli bir firma tarafından başlatılmıştır. Kömürhan köprüsünün inşası sırasında 1340 ton inşaat demiri, 143 ton öngerme çeliği ve 11000 metreküp beton kullanılmıştır. Köprünün maliyeti o dönemin parasıyla 322.400 lira civarında olmuştur. 8 Nisan 1986 da tamamlanmıştır. Köprü yapıldığı dönemde 109, 60 metre orta kısım uzunluğuyla ünyanın en büyük altıncı betonarme köprüsü olma özelliğini kazanmıştır. Malatya ve Elazığ şehirleri arasındaki tatlı rekabet her alanda olduğu gibi bu köprü üzerinden de yaşanmaktadır. İki şehirde köprünün kendilerine ait olduklarının söylemektedirler ama bakıldığı zaman köprü her iki il arasında sınır olduğu için köprüye iki şehirde sahiptir diyebiliriz. Kömürhan köprüsü tarihi boyunca çok acıklı olaylara sahne olmuştur. Köprünü Fırat nehri üzerinde olması nehrin debisini yüksek olduğu dönemlerde taşmasıyla köprünün yıkılmasına sebep olmuştur. Köprünün yıkılması birçok insanın hayatını kaybetmesine sebep olmuştur. Fırat türküsüne konu olan Kömürhan köprüsü çok acıklı bir hikâyenin geçtiği yerdir. Türkünün hikâyesi şöyledir: Fırat Nehri civarında yaşayan Hamo Dayı adında bir adam, Urfa’da askerlik yapan oğlunu ziyaret etmek için atıyla yola çıkar. Fırat Nehri’nden geçişleri sağlayan ilkel sal yardımıyla karşıya geçerken atı huysuzlanır ve sal şiddetli sdigeranmaya nedeniyle devrilir. Atıyla suya düşen adam güçlü akan nehir akıntısına kapılarak boğulur. Ailesi günlerce Hamo Dayı’dan haber alamaz. Merak edip araştırmaya başlarlar ve nehirden geçerken salın devrilmesi sonucu boğulduğunu öğrenirler. Bu üzücü olayın ardından eşi ve yakınları ağıtlar yakarak ölümünden duyulan acıyı dile getirecek sözler söylerler.  Türkünün ilk iki kıtası şu şekildedir:

Şu Fırat'ın Suyu Akar Serindir 
Ölem Ölem Derdo Ölem Akar Serindir 
Yarimi Götürdü (Anam) Kanlı Zalimdir 
Ölem Ölem Kanlı Zalimdir 
Daha Gün Görmemiş Taze Gelindir 
Ölem Ölem Derdo Ölem Taze Gelindir 
Söyletmeyin Beni Anam Yaram Derindir 
Ölem Ölem Yaram Derindir Nasıl Gülem

Kömürhan Köprüsü Harput'a Bakar 
Ölem Ölem Derdo Ölem Harput'a Bakar 
Körolası Zalim Fırat Ocaklar Yıkar 
Ölem Ölem Ocaklar Yıkar Nasıl Gülem 
Ahbapların Gelmiş Ağıtlar Yakar 
Ölem Ölem Derdo Ölem Ağıtlar Yakar 
Söyletmeyin Beni Anam Yaram Derindir 
Ölem Ölem Yaram Derindir Nasıl Gülem