Kurumsal Bir Firmaya Yakışmadı

Tarihi ve coğrafi güzellikleri yanında önemli maden rezervlerine ev sahipliği yapan Elazığ’ın bu güzelliklerinin kente ekonomik refah ve huzur sağlamamasının yanında bu değerlerin şehrimize tek yansımasının vefasızlık olduğu bir kez daha yaşanan olaylarla gözler önüne serildi.

Elazığ’dan sağladığı kazançlarla dünyanın en önemli krom firmalarını satın alan ve dünyada bu konuda söz sahibi olan Etikrom AŞ’nin patronu Ali Rıza Yıldırım, haklarını arayan işçileri dinlemek üzere geldiği Elazığ’dan tehditler savurup hakaretler ederek ayrılmakla kalmadı Kef Maden İşletmesinin üretimini durdurarak yüzlerce kişinin işsiz kalmasına neden oldu.

NELER YAŞANDI?

Elazığ’da Yıldırım Holding’e ait Eti Krom AŞ’ye ait Kef Maden İşletmesinde çalışan yaklaşık 300 işçi tek istedikleri banka promosyon haklarını almak ve maaşlarında iyileştirme yapılmasını sağlamak amacıyla grev haklarını kullandı. Yaklaşık 11 gündür devam eden grev süreci Ali Rıza Yıldırım’ın işçilerle yaptığı toplantıda dile getirdiği “Ben gazel dinlemeye gelmedim, yarın herkesi kapının önüne koyarım, bana tarih anlatma, Cevap verme bana. Ben sana söz hakkı verince konuşacaksın, Recep Tayyip Erdoğan yüzde 51 ile Cumhurbaşkanlığını alıyor. Siz yüzde 51 değilsiniz, 3 gün yevmiye cezası talep ediyorum, Ben burayı sıfır yaparım, yarında kapıya kilidi vururum. Burası devlette kilitliydi. Para da kazanmıyordu para da kaybetmiyordu. Ben burayı aldım, bu hale getirdim. Burası Eti Krom Holding’in içinde küçük bir parça. Toplam ağırlığımız 1 milyon tona yakın. Eti Krom bunun içinde yüzde 15. Olmasa da olur ama siz burası kadar kıymetli bir iş yerine sahip olamayacaksınız. Belediye başkanı size birer tabanca ve kurşun verdi. Hepinizi kafanıza sıkıyorsunuz” sözleriyle bambaşka bir boyuta taşındı.

GEÇİCİ SÜREYLE DURDURMA

Yıldırım’ın bu açıklamalarının kamuoyuna yansımasının ardından tepkiler çığ gibi büyürken alınan karar ise pes dedirtti. Toplantının ardından şirket ani bir kararla Elazığ’daki üretimi durdurduğunu açıkladı. Şirket Genel Müdürü Tamer Adanır imzasıyla yayınlanan genelgenin tamamında şu ifadelere yer verildi: “Değerli Çalışma Arkadaşlarımız; Şirketimiz Yönetim Kurulu tarafından alınan karar gereğince Kef Maden İşletmesi'nin ekonomik gerekçelerle aksi karar alınıncaya kadar geçici süre ile kapatılmasına, çalışan işçilerin ücretsiz izne çıkartılmasına karar verilmiştir. 09.07.2024 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere alınan kararlar, Kef Maden İşletmesi'nde görev yapan Eti Krom A.Ş., Yılkrom Maden ve Enerji Yat Tic San A.Ş. ve Eti Beton ve Atık Geri Kazanım San Tic A.Ş. kadrosunda görev yapan mavi yakalı tüm çalışanlarımızı kapsamaktadır. Bölüm Yöneticilerimiz tarafından, bölümlerinde çalışan mavi yaka personellerine gerekli bilgilendirmeyi yapmaları ve işbu duyuruyu yayınlamaları gerekmektedir. Alınan karar, Kef Maden İşletmesi haricinde Şirketimizin diğer işletmelerini kapsamamaktadır. Gereğini rica ederim.”

GÜNDEMDEKİ BAŞKAN ALTINIŞIK YANIT VERDİ

Etikrom AŞ’nin patronu Ali Rıza Yıldırım’ın, grevden sorumlu tuttuğu ve işçileri kışkırttığı iddiasıyla hedef aldığı Alacakaya Belediye Başkanı Zafer Altınışık, Hakimiyet Haber Merkezi’nin sorularını yanıtladı.

Başkan Altınışık, Etikrom AŞ’nin patronu Ali Rıza Yıldırım’ın, “Başkan bu talepleri bizden istiyor, önce kendi işçilerine versin” cümlesine şu ifadelerle cevap verdi:

“Ben, suyun tonunu 400 dolara mı satıyorum? Ben hizmet makamıyım sen ticaret makamısın. Sen para kazanıyorsun, kromu 400 dolara satıyorsun, ben belediye başkanıyım.  Videoda, “ben elimi eteğimi çekersem, Elazığ ekonomisini sarsarım” diyor. Orada çalışan 412 tane işçi var. Gelip dedi ki “72 saat benim şantiyemi durdurmuşsunuz. Benim 46 milyon TL zararım var. Bunu kim karşılayacak?”  Dünde işçilere “Her gelmediği iş günü için çarpı 3 gün yevmiye cezası talep ediyorum” dedi. Madem bu işçilerin emek ve alın terinden para kazanıyorsun, onlar grev yapınca “üretim kaybın var” diyerek bu emeği görmüyorsun, bugüne kadar kazandıklarını neden saymıyorsun? Kendisi de bu konuşmasıyla aslında işçilerin sayesinde ne kadar para kazandığını itiraf ediyor.”

“VEKİLLER 3 MAAŞ ALIP GİDİYORLAR” SÖYLEMİ

Vekiller 3 maaş alıp gidiyorlar şeklindeki açıklamayı sorduğumuz Başkan Altınışık, konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:

“Bunun videosu ya da ses kaydı şu anda bende yok. İşçiler diyor ki “yetkililer bize milletvekilleri Yıldırım Holding’den 3 maaş alıp ondan sonra bu işlere karışmıyorlar.” Ben de diyorum şimdi milletvekilleri niye böyle bir şey yapsın? Böyle bir şey yoktur, bu adam neden böyle bir cümleyi kullanmış. Genel müdür mü, yoksa başka bir yetkili mi demiş bilmiyorum. Çünkü Ali Rıza Yıldırım kimseyle muhatap olmaz, bakanı da takmaz. Yıldırım Holding milletvekillerine para ödüyor mu ödemiyor mu bilmiyorum. Ben hiçbir milletvekiliyle görüşmedim.”

“GREVİ DURDURDUM”

 Etikrom’un Genel Müdürünün kendisini arayarak 27 Haziran’da bir grev olacağını ifade ettiğini dile getiren Başkan Altınışık, “Ben o gece saat 1’de gidip o grevi durdurdum. 4 gün zaman istediler, CEO’ları geldi talep edilen hiçbir şeyi vermeyince işçiler greve başladı. 10 gün sonra, dün Ali Rıza Yıldırım geldi. İşçilere hakaret etti, tehditlerde bulundu. Ben Alacakaya Belediye Başkanı olarak grevi durdurdum. İşçiler bana “Başkanım sizin için duruyoruz ama bu adamlar vermezlerse biz grevimizi yapacağız” dediler. Bende söz ben sizin yanınızda olacağım, destek vereceğim dedim.”

AK PARTİ’DEN ORTAK AÇIKLAMA:

İŞÇİ KARDEŞLERİMİZİN YANINDA OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ

AK Parti Elazığ İl Başkanı Şerafettin Yıldırım ve AK Parti Elazığ Milletvekilleri Prof. Dr. Erol Keleş, Ejder Açıkkapı ve Mahmut Rıdvan Nazırlı, Alacakaya’da yaşanan son gelişmeleri yakından takip ettiklerini ve haklarını arayan maden işçilerinin yanında olmaya devam edeceklerini açıkladı.

Alacakaya’da Yıldırım Holding’in sahibi Ali Rıza Yıldırım’ın katıldığı toplantıda Elazığ ve haklarını arayarak sessiz oturma eylemi yapan işçilerle ilgili hoş olmayan söylemlerin kamuoyuna yansımasının ardından AK Parti’den ortak açıklama geldi.

AK Parti Elazığ İl Başkanı Şerafettin Yıldırım ve AK Parti Elazığ Milletvekilleri Prof. Dr. Erol Keleş, Ejder Açıkkapı, Mahmut Rıdvan Nazırlı imzalı açıklamada haklarının arayan işçilerin yanında olunmaya devam edeceği vurgulandı.

“İŞÇİ KARDEŞLERİMİZİN YANINDA YER ALACAĞIMIZIN BİLİNMESİNİ İSTERİZ”

AK Parti tarafından yapılan açıklamada, “Yaklaşık 11 gündür Alacakaya ilçemizde bulunan Yıldırım Holding’e ait fabrikada çalışan işçi kardeşlerimizin hak arama amacıyla başlattıkları eylem sürecini çok yakından takip ediyoruz. Bu süreç içerisinde hem ilimizde hem de Ankara’da gerekli temaslarda bulunarak işçi kardeşlerimizin yanında olduk.

Bu süreç içerisinde farklı siyasi parti ve siyasetçilerin de gerek demeçleriyle, gerekse bölgeye giderek sürece katkı sunduklarını gördük..  Süreçte işçilerimizin yanında olduk, olmaya devam edeceğiz.

Yıldırım Holding’in Sahibi Sayın Ali Rıza Yıldırım’ın da katıldığı toplantıdan kamuoyuna yansıyan görüntü ve söylemleri doğrultusunda bu açıklamanın yapılması zarureti doğdu. Hak arama derdinde olan ve zorlu bir ekmek mücadelesi veren işçi kardeşlerimize karşı firma sahibinin söylemlerini asla doğru bulmadığımızı ve kınadığımızı belirtmek istiyoruz. İşçilerin taleplerini dinlemek, onlara kulak vermek ve çözüm odaklı davranmak varken maden sahasını makul olmayan gerekçelerle kapatmak, işçileri ücretsiz izne çıkarmak yersiz ve anlamsızdır.  Bu tür davranışlar bu memleketten kazanç sağlayan kişi veya kuruluşlara kesinlikle yakışmamaktadır.  Bizler, 11 günlük süreç boyunca hem Elazığ’da hem de Ankara’daki temaslarımızla işçi kardeşlerimizin yanında olduk. Bundan sonraki süreçte de işçi kardeşlerimizin yanında yer alacağımızın bilinmesini isteriz.” ifadelerine yer verildi.

“İDDİALAR ASILSIZDIR”

Ayrıca açıklamada: “Yerel basında çıkan asılsız iddialara konu olan ve firma sahibinin  “Siyasilere size iş istiyorlar  kendilerine de 2 tane maaş istiyorlar” şeklindeki beyanları tamamen asılsız ve mesnetsizdir, alçakçadır.  Bu tür asılsız iddialarla ilimizde parti ayrımı gözetmeksizin tüm siyasetçileri töhmet altında bırakan bu ifadeleri şiddetle kınıyoruz.  Halkımızın güvenini sarsmaya ve siyasetçileri töhmet altında bırakmaya yönelik bu ahlaksızca ifadeleri kendilerine iade ediyoruz.  Bizler, her zaman olduğu gibi, halkımızın menfaatlerini korumak, işçilerin haklarını savunmak ve Elazığ’ın kalkınması için gece gündüz çalışmaktayız. Bu tür mesnetsiz iddiaların hukuki ve cezai süreçlerini başlatmak adına, tarafımızca gerekli mercilere suç duyurusunda bulunulacaktır. Adaletin yerini bulacağına olan inancımız tamdır. Bu süreçte, kamuoyunun sağduyulu olmasını istirham ediyoruz. Halkımızla her zaman şeffaf bir iletişim içinde olup, doğru bilgilendirme yapmaya devam edeceğimizin bilinmesini isteriz.” denildi.

GÜRSEL EROL’DAN SERT TEPKİ

CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, Yıldırım Holding'e bağlı Alacakaya maden ocaklarında çalışan işçilerin, özlük ve sosyal haklarında iyileştirme talebiyle başlattıkları grevin ardından fabrikaya gelerek iççilerle toplantı yapan ve 'hepinizi kapının önüne koyarım' diyerek hakaret eden Eti Krom A.Ş.'nin sahibi Ali Rıza Yıldırım'ın bu tavrından sonra, Holding Genel Merkezi tarafından alınan bir kararla maden ocaklarındaki üretimin durdurulması ve işçilerin ücretsiz izne çıkartılması dolayısıyla bir açıklama yaptı.

Yapılan uygulamanın emeğe ve alın terine yönelik kabul edilemez bir haksızlık olduğunu ifade eden CHP Milletvekili Gürsel Erol, holdingin bu tavrından acilen geri adım atması gerektiğini dile getirdi.

Kamu malıyla servet sahibi olup amaçlarına ve hedeflerine ulaştıktan sonra kendilerini servet sahibi yapan emekçilerin hakkını hukukunu tanımayan, emeğe ve alın terine saygı göstermek şöyle dursun anayasal haklarını kullanan emekçileri karşısına dizip hakaretler savuran çalışma anlayışının kabul edilemez bir zorbalık olduğunu ifade eden CHP Elazığ milletvekili Gürsel Erol, açıklamasını şöyle sürdürdü.

“Elazığ son 20 günden beri büyük bir emek ve hak gaspına sahne oluyor. Etikrom Holding’e bağlı Alacakaya maden ocaklarında çalışan işçilerimiz, yüksek enflasyon ve zorlaşan hayat şartlarından dolayı ücretlerinde ve özlük haklarında iyileştirme talepleri, işletme tarafından dikkate alınmazken, Holding sahibi Ali Rıza Yıldırım’ın işçilere yönelik “sizi kapının önüne koyarım” cümlesi ve hakaretleri, vicdanların kabul edebileceği ve mazur görebileceğimiz bir söylem değildir. Özelleştirme süreçlerinde cüz’i bedellerle kamunun malını yağmalayıp kısa sürede servet sahibi olan holdinglerin bu gücünü, mağdur ve mazlum işçiler üzerinde haksızlığa ve zorbalığa varan bir üslupla göstermesi kölelik dönemine ait bir görüntüdür, bu zorbalar Ak Parti iktidarından yüz buldukları için bu haldeler. 22 yıllık iktidarlarında çıkardıkları iş yasaları ve çalışma ilişkilerine ilişkin yasalarla işçilerimizi modern kölelik koşullarına mahkum etmiştir, dedi.

“İŞÇİLERLE BİRLİKTE ELAZIĞ CEZALANDIRLIYOR”

İşçilerin hak arama taleplerine karşılık emeğe ve alın terine saygısızca yaklaşmanın ardından Eti Holding’in Alacakaya Maden ocaklarını kapattığını ve işçileri ücretsiz izne ayırdığına dair kararının haksızlık yanında düşmanlık olduğunu dile getiren CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, “Holdingin Alacakaya’daki işletmesini kapatıp işçileri ücretsiz izne çıkarma kararı, hem işçilere hem ailelerine hem de Elazığ’a yönelik kin ve nefret içeren bir intikam alma planı yanında,  kendilerine her yıl milyonlarca dolar kazandıran  işçilere yapılan büyük düşmanlıktır” dedi.

“SİYASET KURUMU DEVREYE GİRMELİ”

Alacakaya’da yaşanan ve işçilerin hak taleplerine yönelik haksız uygulamadan kaynaklı mağduriyetlerin giderilmesi amacıyla siyaset kurumunun olaya el atması gerektiğine dikkat çeken CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, “Başta Ak Parti Elazığ Milletvekilleri olmak üzere, siyaset kurumunun konuya duyarlılık göstermesini bekliyoruz.” dedi.

IŞIKVER: “EKONOMİK VE SOSYAL YÖNÜ NE OLURSA OLSUN KİMSE ELAZIĞ VE ELAZIĞLIYA BU ŞEKİLDE DAVRANAMAZ”

MHP Elazığ Milletvekili Semih Işıkver, Ferrokrom Alacakaya tesislerinde işçilerin başlatmış olduğu grevin ardından, işveren ile işçilerin görüşmesi sonrasında medyaya yansıyanlar ve Alacakaya Belediye Başkanı tarafından dile getirilen iddiaları yakından takip ettiklerini belirterek, 'İşçi kardeşlerimizin hak arayışı sürecinde bugün gelinen noktada medyaya yansıyan iddialar esef vericidir. Sürecin yakından takipçisi olarak gereken yasal ve hukuki tüm haklarımız sonuna kadar aranacaktır” dedi.

Işıkver konuya ilişkin değerlendirmesinde, “İlimiz kamuoyunun yakından takip ettiği gibi Alacakaya ilçemizde Ferrokrom tesislerinde çalışan işçi kardeşlerimiz özlük haklarıyla ilgili olarak banka promosyonu, ikramiyeleri ve taban maaşlarına zam gibi son derece haklı taleplerinin karşılanmaması üzerine bir süre önce grev başlatmışlardı. Bizlerde emekçi ve işçi kardeşlerimizin alın terlerinin karşılığını almaları gerektiği hususunda gerekli açıklamalarımızı yapmış ve sürecin takipçisi olduğumuzu ifade etmiştik.

Son olarak medya kuruluşlarımıza yansıyan haber ve videolardaki değerlendirmeler son derece esef verici ve çok boyutlu olarak değerlendirilmesi gereken iddialar içermektedir.

Ferrokrom işletmesi sadece Elazığ’ın değil Türkiye’nin de en büyük sanayi kuruluşlarından birisidir. Böylesi büyük ve önemli bir sanayi tesisi sahibi veya kamuoyuna açıklama yapan yöneticisinin bunun bilinci içerisinde hareket etmesi gerekir. İhracat şampiyonu olan bu işletmemiz bu büyük karlılığı ve kazancının önemli sacayaklarından birinin çalışanları olduğunu unutmamalıdır.

Ülkemizde ve dünyanın her yerinde böylesine büyük marka değeri olan işletmelerde insan hep merkezde yer almakta ve toplumda kariyer planı yapmak isteyen hem mavi hem beyaz yakalı bireyler böylesi işletmelerde istihdam edilmek için mücadele etmektedir.

Buna rağmen, Etikrom İşletme sahibi Sayın Ali Rıza Yıldırım’ın medyaya yansıyan işçi kardeşlerimizle olan diyalogu son derce yakışıksız ve bu köklü firmanın kurumsal kimliğine yakışmayan bir tarzda gerçekleşmiştir. Elazığ insanı vatanperver, onurlu ve vefakardır. Aşağılanmaya, azarlanmaya ve hakir görülmeye gelmez. Aziz şehrin en güzel hasletlerinin başında gelen ve övünç kaynağımız olan bu duruşa ekonomik ve sosyal boyutu ne olursa olsun herkes saygı duymak ve buna göre pozisyonunu almak zorundadır. Her kes şunu çok iyi bilmelidir ki, Elazığ insanı yalnız ve sahipsiz değildir. Ferrokrom tesislerini kapatarak işçileri tehdit etmek hukuk devletinde kabul edilir bir durum değildir. Kaldı ki, özelleştirme sürecinde üretimin devamlılığı ve özelleştirme nedenleri açıktır”

YASAL HAKLARIMIZI KULLANMAKTAN GERİ DURMAYIZ

Alacakaya Belediye Başkanı Zafer Altınışık’ın grevdeki işçilerle meydanda yaptığı bir görüşme sırasında Ferrokrom İşletme Sahibi Ali Rıza Yıldırım’ın ‘Vekillere üç maaş veriyorum gidiyorlar’ şeklindeki konuşmasını da değerlendiren MHP Elazığ Milletvekili Semih IŞIKVER, “Son derece yakışıksız, hadsiz ve çirkin bu iddianın doğruluğunu tüm boyutları ile araştırıyoruz. Yasal ve hukuki tüm haklarımızı sonuna kadar kullanmaktan geri durmayız. Aziz şehrimizin ana sütü gibi tertemiz oyları ile seçilmiş olan hiçbir Vekilimizin böylesi sokak ağzı bir tavırla zan altında bırakılması kabul edilemez. Sayın Yıldırım, öncelikle bu konuya çok acil bir şekilde açıklık getirmek zorundadır. Bunu yapmaz ise şahsım adına hukuki süreci başlatacağımın bilinmesini isterim” ifadelerinde bulundu.

DEMİRCİ: “İŞÇİ KARDEŞLERİMİN YANINDAYIM”

Alacakaya’da haklarını alamadıkları için greve giden ve bu sürecin sonunda Holding Sahibi Ali Rıza Yıldırım tarafından hakaret ve tehditlere maruz kalan işçilerle ilgili İş İnsanı Veysel Demirci’den de bir destek açıklaması geldi.

Yıldırım’ın tavır ve söylemlerini kınadığını belirten Demirci, işçilerin de yanında olacağını söyledi.

Demirci: “Bugün sosyal medyada Etikrom AŞ’nin sahibi Ali Rıza yıldırım Beyefendi’nin açıklamasına denk geldim. Maalesef baştan sona üzülerek izledim. Orada işçi kardeşlerimiz masumane bir eylem içerisinde haklarının hukuklarının iyileştirilmesini beklerlerken maalesef orada sert tavırlarla “burayı kapatırım, sizi kapıya koyarım, kes lan” şeklindeki tavırları kendisine yakıştıramadım. Hiç hoş değil.

Buradan Ali Rıza Bey’e seslenmek istiyorum. Ali Rıza Bey, Allah Rahmet eylesin kardeşinizi genç yaşta yitirdiniz. Kefenin cebi yok. Oradaki insanların taleplerini lütfen dinleyin. Haklı veya haksızı sorgulamıyorum. Siz bir iş verensiniz. Takdir yetkisi de sizin. Ama o topraklarda oradaki insanların sırtından milyonlarca dolar kazandınız. Onlar sizin çalışanlarınız, onlar sizin kardeşleriniz, onlar sizin aileniz. O insanlara tavrınız hiç hoş olmadı.

Ben bir kez daha buradaki dostlara, hemşehrilerime sesleniyorum: bundan sonra bu işin takipçisi olacağım. Oradaki kardeşlerimizin yanında olacağım. Bu konuyu lütfen farklı boyutlara taşımayın. Unutmayın; hepimiz birer iş vereniz, hepimiz istihdam sağlıyoruz. Ama yapılan hareketler size yakışmadı. Buradan sizi kınadığımı belirtmek istiyorum.

Kardeşlerime de sesleniyorum: hiçbir şekilde hakkınızı aramaktan vazgeçmeyin. Hakkınız olanı sonuna kadar isteyin. Çünkü o topraklarda milyarlarca dolar para kazanıp böyle bir tavır sergilenmesi asla kabul edilemez.” şeklinde konuştu.