Kurultayda konuşan Özel masasındaki son anketin sonucunu paylaştı

CHP'de nefesler tutuldu, gözler 21. Olağanüstü Kurultay'da yapılacak başkanlık seçimine çevrildi.

Kurultayda konuşan Özel masasındaki son anketin sonucunu paylaştı
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Ümit Uysal son anda yarıştan çekilirken başkanlık seçimi CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile Berhan Şimşek arasında yapılacak. Açılış konuşmasında Özel "Millet tüm anketlerde CHP'yi birinci yapmaya devam ediyor. Mart ayı ortalamasında CHP bugün de Türkiye'nin birinci partisi" dedi.

CHP'nin 21. olağanüstü kurultayı başladı. Kurultaya, önceki genel başkanlar Altan Öymen, Hikmet Çetin, Kemal Kılıçdaroğlu ile eski SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, belediye başkanları, onur üyeleri ve delegeler katıldı.
Kurultay salonunda, Özgür Özel'in yanındaki koltuk, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu için ayrıldı. Kurultayda 1368 delege oy kullanabilecek.

BAŞKANLIK SEÇİMİ 2 ADAY ARASINDA YAPILACAK

Genel başkanlık için aday olan Ümit Uysal'ın partisini yıpratmamak adına yarıştan çekilmesi dengeleri değiştirdi. Başkanlık seçimi CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile Berhan Şimşek arasında yapılacak.

ÖZEL: EKREM İMAMOĞLU'NA MERHABA

Öte yandan kurultay konuşmasını yapan Özgür Özel dikkat çeken ifadeler kullandı. Özel'in açıklamalarından satır başları şu şekilde; " Türkiye'nin bütün demokratlarına merhaba. 19 Mart darbesine direnmek için sokaklara, meydanlara inen on milyonlara, tutuklu bulunan belediye başkanlarımıza, Gezi davasında bugünlerde tekrar hak arayacaklar olursa onlar gözdağı olsun diye 3 sefer beraat etmelerine rağmen orada tutulan Çiğdem Mater'e, Silivri'de Osman Kavala'ya, Can Atalay'a, Tayfun Kahraman'a, diğer siyasi partilerden tutsak olan tüm siyasilere, genel başkanlara ve Silivri'de yatan yiğidime, aslanıma, İBB'nin seçilmiş başkanı Türkiye'nin bir sonraki cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'na merhaba.

"31 MART'TA AŞILAMAZ DENİLEN CAM TAVANI TUZLA BUZ ETTİK"

CHP, kısa zamanda büyük bir kalkınmayı başaran, pek çok insan hakkını batılı ülkelerden çok daha önce yurttaşlarına tanıyan bir partidir. Çok partili demokratik rejimi inşa eden partidir. CHP, kaybettiği ilk seçimden sonra, bu yenilgi Türkiye demokrasisinin zaferidir diyebilen İsmet Paşa'nın partisidir. 31 Mart seçimlerinde partimizi 47 yıl sonra birinci parti yapan millet, AK Parti'yi 22 yıl sonra ilk kez 2. parti konumuna düşürdü. Partimiz hiçbir parti ile ittifak yapmadan, Türkiye ittifakı ile girilen seçimlerde aşılamaz denilen yüzde 25'lik cam tavanı tuzla buz etti, yüzde 38 oyla Türkiye'nin birinci partisi oldu.
Kapsayıcı elin CHP'yi emin adımlarla iktidara taşıdığını biz de gördük, onlar da gördü. Örgütü yok saymadan, yük görmeden, örgütteki kusru kendimize, övgüyü onlara malederek, örgütü güçlendirerek ve onlarla birlikte sahaya, sokağa, mücadeleye, partimizi hızla yeniden ısındırarak sayısız miting yaptık. İstanbul'da eğitim, Ankara'da emeklilere zammı protesto için emekli mitingi, Rize'de çay mitingi, Hayabolu'da buğday, Giresun'da fındık, Gaziantep'te fıstık, Manisa'da çiftçi mitingi, Gebze'de emek mitingi yaptık.

"MART AYI ORTALAMALARINDA ANKETLERDE CHP TÜRKİYE'NİN BİRİNCİ PARTİSİ"

Demokrasi sınavı kaybettiğinde verilir. İktidar partisi ilk kez kaybettiği seçimlerden sonra yaptıkları ile kaybettiği sınavdan geçemediğini bütün dünyaya göstermiştir. Kamu gücünü rakiplerine karşı kullanarak hem belediyelerimizi hem de muhalefeti sindirme gayreti içine giriştiler. Despot bir rejimi kurmak için adımları planlı ve sistematik biçimde atmaya başladılar. Millet tüm anketlerde CHP'yi birinci yapmaya devam etti. Yaşadığımız Saraçhane sürecinden önce yapılmış tüm anketlerin mart ayı ortalamasında CHP bugün de Türkiye'nin birinci partisi.

"TOPLUMU SİNDİREBİLECEK OPERASYONLAR YAPTILAR"

Bir hukuksuzluk dalgası başlatarak, toplumun tüm kesimlerini sindirebilecek operasyonlarla, 1 gün yatarı olmayan suçlarla tutuklamalar yaparak, insanları bir daha itiraz edemez, tweet atamaz, açıklama yapamaz bir hale sokmaya, 12-13 yıl önceki görüntülerden cadı avı başlatarak, Gezi benzeri işlerin 12 yıl sonra bile devlet tarafından cezalandırılacağı hissini yaymak üzere özel tasarımlı operasyonlar yaptılar. Temel amaçları Erdoğan'ın adaylarını mağlup eden Ekrem İmamoğlu'nun önünü kesmekti. Milletin iradesine hürmetsizlik edenler devleti, milletin karşısına dikmekten çekinmediler. Millet ya susacak, sinecekti ya da millet bu darbeye direnecekti. İşte o sırada millet en zor günlerdeyken kimin gözünün içine bakıp enerji aldıysa döndü oraya baktı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün partisinin gözlerinin içine baktı. Erken seçimin adayı da erken belirlenir diyerek yolan çıktık. Tüm üyelerle ön seçim taahhüdümüzü yerine getirdik. 1.5 milyon üye sayımızı 100 bin yeni üye hedefi ile kayıtları açık tuttuk, bu rakamların an itibarıyla 1 milyon 900 bine ulaşmış olduğunu ifade etmek isterim.

31 yıl önce alınmış bir diplomayı iptal etmeye, ertesi sabah sahur vaktinde Ekrem İmamoğlu ve arkadaşlarına operasyon yaparak planladıkları darbeyi başlattılar. Ön seçim günü milletin önüne sandığı koyduğumuzda Ekrem İmamoğlu'nu hakimin önüne çıkardılar. Süreci İtalyan mafyasının mesaj dolu eylemleri gibi sonuç için gözümüzün ne denli döndüğü mesajını verdiler. Onlar adayı Vatan Emniyet'e götürdüklerine artık sandık tüm demokratların sandığıdır diyerek dayanışma sandığını tarif ettik."