KÜLTÜR VE MOTİVASYONLARI YOKMUŞ!..

İlimizde faaliyette bulunan STK'lar kendilerinden beklenen önemli çalışmaları yapamadıkları yönünde eleştirilere muhatap olunca çareyi  Kültür ve M

KÜLTÜR VE MOTİVASYONLARI YOKMUŞ!..
TAKİP ET Google News ile Takip Et

İlimizde faaliyette bulunan STK’lar kendilerinden beklenen önemli çalışmaları yapamadıkları yönünde eleştirilere muhatap olunca çareyi  Kültür ve Motivasyonlarını artırmada buldular.

İlimizde faaliyette bulunan ve sayıları yüzü bulan STK’ların bir platform altında toplanmasına rağmen şehrin geleceğine dair önemli projeler ve fikirler üretememesine karşılık bol bol kınama ve kutlama mesajı yayınladıkları yöndeki eleştiriler bu kurumları harekete geçirdi.

‘’PLATFORM ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYDU’’

STK’ların tabela derneklerinden öteye geçememesi ve bol bol televizyon ekranlarında görünmeyi faaliyetten saydıkları eleştirileri sebebiyle harekete geçen Elazığ Sivil Toplum Kuruluşları Platformu çareyi eğitim seminerleri düzenlemekte buldu.

‘’ÖNEMLİ İSİMLER DAVET EDİLDİ’’

STK Başkan ve yönetim kurulu üyelerinin davet edildiği seminere alanında uzman isimler davet edildi. Milli Eğitim Bakanlığı Stratejik Planlama ve Yönetim Daire Başkanı Mehmet Baki Öztürk ile Hak-İş ve Memur-Sen Konfederasyonlarının bugünkü hale gelmesinde önemli roller üstlenen sendika danışmanı ve uzmanı Tarkan Zengin’in katıldığı seminer önemli bir boşluğu doldurdu.

“KARŞILIKSIZ GÖNÜLLÜLÜK ŞART”

İnsan olarak dünyaya geldiysek bunun gerekliliklerini yerine getirilmesi gerektiğini söyleyen MEB Stratejik Planlama ve Yönetim Daire Başkanı Mehmet Baki Öztürk, “STK’lar da çalışmak gönüllülük esasında dayandığına göre STK yöneticileri  olan veya STK’lar da çalışan, hizmet eden ya da çalışmayı düşünen insanların öncelikle zihinlerinde şu temel mentalitenin olması gerekiyor. Bir kere dünyaya insan olarak gönderilmiş olmamızın bir bedeli var. O da insanlığa hizmettir.

‘’İNSAN OLARAK YARATILMANIN BİR BEDELİ VAR’’

Bu dünyaya insan değil de kedi, köpek ve böcek olarak gönderilmiş olsaydık belki böyle bir sorumluluğumuz olmayacaktı diyen Öztürk,  bırakın Müslümanlığı bir kenara insan olarak bu dünyaya gönderilmiş ve yaratılmış isek bir bedeli vardır. O da bu insanlığa hizmet etmek. Yani daha doğrusu gönüllü hizmet olarak STK’lar da çalışıyor olmak demek, aslında özü itibariyle bu dünyaya ödememiz gereken kira bedelidir” diye konuştu.

 

“DERNEK FAALİYETLERİNE MESAFELİYİZ”

Batılıların vakıf dernekçiliğini  çok daha iyi kullandığını vurgulayan Sendika Uzmanı Tarkan Zengin, “Vakıflaşmak  insanların  demokratikleşmesinin bir ölçüsüdür. Soruyorsun kaç vakıfa üyesin diye, 10 tane vakıfa üye. Bizde ise sayı çok az. Bizde ortalama her kişiye iki tane vakıf dernek düşüyor. Bunun sayısını daha artırmamız gerekiyor.

‘’BİZDEN UMUT BEKLEYENLERE DERMAN OLMALIYIZ’’

Bizden ümit bekleyen insanlarında olduğunu bilmemiz gerektiğini ifade eden Zengin,  yurt dışına çıkan arkadaşlarımız önemli detaylar aktarıyorlar” dedi.

“YERYÜZÜ DOKTORLARI ÖRNEĞİ”

Halka yönelik vakıf ve dernek çalışmalarında yeryüzü doktorlarının çok önemli  ve güzel bir örneklik olduğunu belirten Zengin şunları söyledi:“ Yeryüzü doktorları derneği var. Kimi doktorlar tatillerini yurt dışında geçirirken onlar tatillerini yeryüzünün mazlum insanlarına yardım etmek için gidiyorlar. Kendi ceplerinden ilaç alıyorlar. Yeryüzü doktorlarından birisi Mısır’a gidiyor. Mısır’da gideceği yere havaalanında indikten sonra taksiye biniyor. Taksi şoförü bir hanımefendi. Türkiye’den geldikleri duyunca, kadın ne yapacağını şaşırdı diyor. Yani sürekli bize bir şeyler ikram ediyor. Bir şeyler yapmaya çalışıyor. Şaşırmışlar bu kadar niye ilgi duyuyor diye. Arabadan ineceğiz para verdik. Ben sizde para almam demiş. Israrla uzatıyoruz. Olur mu öyle şey demişler. Kadın parayı elinin tersiyle iterek ben sizin milletinizden para almam demiş. Bu benim kartım demiş ve Mısır’da nerede taksiye ihtiyaç duyarsanız arayın. Oraya sizin için geleceğim demiş. Dolayısıyla yaptığımız işi sadece Elazığ ölçeğinde de düşünmemeliyiz” diye konuştu.

‘’SEMİNERDEN SONRA ELAZIĞ’DA NE DEĞİŞECEK’’

Konuşmacı Tarkan Zengin’in yeryüzü doktorları örneğini hatırlatarak Elazığ’da ki STK’ları göreve davet etmesi bakalım şehirde nasıl bir yankı bulacak. Bakalım İHH ya da Mamurat’ül Aziz Derneği dışında sadece kınama ve kutlama açıklaması yapmaktan öte bir çalışması olmayan STK’ların bu seminerden sonra motivasyonu artacak ve sadra şifa çalışmalar ortaya koyabilecekler mi? Ya da STK başkanları kendilerini bürokraside bir yere taşıması için milletvekillerinin arkasından koşmaktan vazgeçecekler mi?