KOVANCILAR'DA BİR GÜN
Yazıyorum
Yazıyorum.
Neyi yazıyorum, kimi yazıyorum.
Bilmem, kafam bu ara karmakarışık.
Uzaklarda, uzaylarda dolaşıyor gibiyim.
Artık o tür genç de değilim.
Çok değil, birkaç gün sonra 88 yaşını bitirip, 89 yaşıma gireceğim.
Ailede kimseler de benim gibi uzun yaşamadılar.
Annemi, 1946 larda henüz 48 yaşındayken kaybetmiştim.
Babam ise, 1960 larda 66 yaşında sonsuzluğa göçmüştü. Kardeşlerimi de bir bir sonsuzluğa uğurlamıştık.
Sonunda sekiz kardeşten geride kalan sadece ben olmuştum.
Yazları köyde, kışları ise şehirde geçiren bir yaşamın içine girmiştik. Doğa ile başbaşa olmak, doğa ile kucaklaşmak olmuştu belki de bu yaşa gelmenin nedeni.
21 Aralık 2015 günü de Kovancılar’daydık.
Kovancıların çalışkan ve değerli Kaymakamı Sayın Hasan Gündoğdu’nun çağrıları üzerine Kovancılar’a gitmiştik. Yanımda Manas’ın değerli yöneticisi Şener Bulut, şair kardeşimiz Dayıhan (Hasan Ergün Yılmaz) bulunuyorlardı. Kovancılar İl Genel Meclis Üyemiz Selâmi Sarıpolat’ın arabası ile gitmiştik. Böyle güzel günlerde, sevgili Sarıpolat hep bizimle olur, arabasıyla bizi istenilen yerlere de götürürdü. Selâmi Sarıpolat, ayrıca Elazığ Merkezinde kurulan Sütçüler Birliği’nin de başkanıdır. Bu yıl işi daha da ilerleterek amcası çocuklarıyla birlikte Almanya’dan elliye yakın süt ineği almış ve sorumluluğu fazla bir yükün altına da girmişti. Sisli ve bulanık bir havada Kovancılar’a gitmiştik. Ayrıca Kovancılar’da yas da vardı bugün. Adıyaman Belediye Başkan Yardımcısı bulunan Kovancılarlı hemşerimiz Ahmet Vecihi Yüksek’in anneleri ölmüştü. Bu nedenle Adıyaman Belediye Başkanı, yardımcıları, Elazığ İlbank Bölge Müdürü yeğenim Ali Tekataş, Elazığ Belediye Başkanı Danışmanı ve Kültür Müdür Yardımcısı sevgili Selahattin Canpolat, Elazığ Genel Meclis Başkanı Sayın Baki Sürücü de bulunuyorlardı. Kovancılar Belediye Başkanı bir iyi insanın, meslektaşımızın oğlu Hacı Akpınar da cenazeye katılanlar arasındaydı. Böylece Kovancılar Kültür Merkezi’nde Şükrü KACAR konulu konferans ve de sözü geçen cenaze töreni ve eski Aşağı Mahdigerede bulunan camide taziyeler…
Kaymakam Hasan Gündoğdu, eski Bingöl milletvekillerinden rahmetli Mehmet Emin Gündoğdu’nun yakını olduklarını da bugün bana söylemişlerdi, Belediye Başkanı olduğum yıllarda rahmetli Mehmet Emin Bey ile birçok defa bir araya gelmiştik. Ayrıca lisede çocuklarını da okutmuştum. Yakınlığı ile kısa zamanda çok dost kazanan Kaymakam Sayın Gündoğdu, şimdi bize daha yakın olmuş, büyük de takdir toplamıştı. Çalışan, topluma öylesine güzel hizmetler veren yöneticileri, gönlümce sever ve hep yanlarında olmaya çalışırdım, Kovancılar’a atandıkları şu kısa zamandan bu yana birçok güzel hizmetlere el attılar ve de Kovancılar halkıyla da güzel bir birliktelik kurdular, hele hele şu kısa zamanda başlattıkları kültürel etkinlikler, onlar da bir güzelce göz doyurmaya başladı. Müftülük binasının ikinci katında başlattıkları Bakır İşlemeciliği kursu, Kültür Merkezi’nde çeşitli kollarda başlattıkları bayanlara özgün el sanatları, eski bir Halk Eğitimcisi olarak da beni çok sevindirdi.
Bizi bu kısa zamanda öylesine onurlandırarak Kültür Merkezi’nde ki Konferansa davet edişleri, bir saatten fazla süren konuşmamızı da yakından izlemeleri, konuşma bitikten sonra ilk önemli soruyu da kendilerinin sormaları, ne bileyim beni daha çok sevindirdi, vaktiyle birlikte görev yaptığım Kaymakam İlhami Vada’ları, Baki Neşet Kankılıç’ları, Selçuk Arslan’ları yeniden bir sitayişle anmama vesile oldular.
Liseli genç kızlar ve öğrencilerin, öğretmenleriyle birlikte toplantıya katılmaları. İlçe Milli Eğitim Müdürü, Halk Eğitimi Müdürü, Kurs öğretmenleri ve genel meclis üyeleri ile Belediye başkan ve yardımcılarının konferansa ayrı bir değer katmaları da beni bir o kadar hoşnut ve bahtiyar etmişti. Seksensekiz yaşındaki bir yorgun savaşçıyı, 70 yıldan bu yana yazı hayatını sürdüren bir kişiyi bu değin hatırlamaları gerçekten övgüye değer bir davranıştı.
Arkasından bizi yanına alıp yeni açıklamakta olan bir bulvarla, bir parkı, hangisini istersem, oraya adımı vereceklerini söyleyen Kovancılar Belediye Başkanı değerli Hacı Akpınar’ı da bir güzelce anmayı bir görev sayıyorum.
Vaktiyle plânlı, programlı bir göçmen köyü olarak kurulan, bugün de 30 bin nüfusa yakın insanı bağrında yaşatan Kovancılar’a bir daha Selâm olsun, 1947-1950 yılları arasında, bugünün olanaklarının çoğunun olmadığı dönemde, buraya güzel hizmetler verdiğimiz için hâlâ mutluyum, hâlâ o güzel günleri arıyorum. Sağolsun Gündoğdu Kaymakamım, bana o günleri bir daha yeniden yaşatır oldular. Muhtar Ahmet Ağalar, Adil Ağalar, Veysel Ağalar ve Ramiz Ağalar bir daha şöyle bir gözümün önünden geçtiler. O dönem milletvekili seçtiğimiz rahmetli Abdullah Demirtaş bir daha düşlerimizi vurup geçti.
Evet, çok yaşasın bu güzel Kaymakamımız.
İsmini gönüllere kazıyacak daha nice hizmetler versin.