KORKMA SAVAŞ

     Doğunun en büyük derbisi olan Elazığspor-Malatyasapor maçı, deplasman takımı lehine bitse de şartların ve ortamın adil olmadığını, maç öncesi rü

KORKMA SAVAŞ
TAKİP ET Google News ile Takip Et

     Doğunun en büyük derbisi olan Elazığspor-Malatyasapor maçı, deplasman takımı lehine bitse de şartların ve ortamın adil olmadığını, maç öncesi rüzgarın Elazığspor aleyhine estiğini ve neticeye direk etki ettiğini rahatlıkla söyleyebiliriz.

     Derbi maç öncesi açıklanan 12 puan silme cezasının, takımın ahengini ve konsantrasyonunu tamamen bozduğunu maç içerisinde gözlemlemekte zorlanmadık. Zira savunma ve hücum arasında büyük boşluklar bırakan takımımızdaki tedirginlik, özgüven eksikliğinin en belirgin örneği idi. Psikolojisi bozulan takımın yıldız oyuncuları sönük kalınca, maçı kazanma arzusunun kalmadığını gördük. Özel işlerim münasebetiyle il dışından ekran başında takip ettiğim Elazığspor’u analiz etmek çok zor değildi. Yenilen gollerdeki bireysel hatalar, hücumda pozisyon üretememe Elazığspor’un oyun karakterinde olmayan şeylerdi ama biz bunları fazlasıyla gördük. Mehmet Yiğit’in her iki golde yaptığı acemi hatalar, kaleci Serdar’ın ilk goldeki ve topu oyuna sokarken ki tedirginliği, Tom’un hiç alışık olmadığımız etkisiz ve sorumluluk almayan oyun yapısı, derbiye iyi hazırlanamadıklarını bizlere göstermiştir. Ne yazık ki Ogün Hoca ve ekibi bu krizi yönetme de sınıfta kalmıştır. Oyuncularını ve kendilerini maça iyi hazırlayamadıklarını dışarıdan daha iyi gördük. -12 puanın vermiş olduğu mağduriyet ile gerek hakemin kanaat kararlarını gerekse de taraftarlarının yoğun ilgisini arkasına alamayıp ters esen rüzgarı lehine çeviremedi. Ne olursa olsun Malatya maçının öneminin, -12 puanın önüne geçememesi teknik heyetin eksikliğidir diye düşünüyorum. Ayrıca Ogün Hoca’nın maçtan sonra ‘’gerçekçi olmalıyız ki’’ gibi cümlelerle başlayan düşüncelerine de kesinlikle katılmıyorum. Elazığspor’un, Malatyaspor’u yenebilecek gücü ve kadro kalitesinin olduğunu düşünüyorum.

     Maçı kazanmak için sadece iki hamle yapan İrfan Buz kadar  olamayan Ogün Temizkanoğlu, maçtan sonraki düşünceleri ve oyuna forvet oyuncusu alamama hamleleriyle maçın ağırlığını kaldıramadığını net göstermiştir. İrfan Buz, takımını bu maça çok iyi motive etmekle birlikte oyuna forvet oyuncusu Sinan Özkan’ı alarak üç puan almayı başardı ancak Ogün Hoca, maçta yapmadığı hamleleri ve kaderine razı tavırları ile son haftalardaki çıkışına gölge düşürdü.

     Oysa ki alınacak üç puan; şehre büyük bir coşku, oyunculara da ciddi bir özgüven getirecekti. Lideri yenmenin verdiği kazançlarla ülke futbol kamuoyuna anlamlı bir mesaj verilecekti. Zor olanı başarmanın ancak savaşmakla olacağını Ogün Hoca’ya anlatmak gerekiyor. Savaşmadan kaderine razı olmak bu takıma yakışmamakla birlikte getirilerini hesap edememesi kendisine hiç yakışmadı. Dışarıdan ziyade içeride düşmanı daha çok olan bu takım, bütün bu zorlukların üstesinden ancak savaşarak gelecektir. Korkmadan sahada ve saha dışında savaşan bir takım olmaktan başka kurtuluşumuz yok maalesef!!!!!