Kolu olmayan halasından etkilendi 'Biyonik Kol' yaptı
Araştırma projeleri kapsamında bir öğrenci, halasının kolunun olmaması nedeniyle uzuv kaybı olanların hayatını kolaylaştırmak amacıyla arkadaşı ve danışman öğretmeninin desteğiyle 'Biyonik kol' yaptı.
Antalya Bilim ve Sanat Merkezi'nde (BİLSEM) eğitim gören Efe İnan halasının kolu olamayışında esinlenerek, onun hayatını kolaylaştıracak proje yapmak istedi. Arkadaşa Mustafa Çetiner ve danışman öğretmeni İbrahim Kuru’dan yardım alan İnan, 3 D yazıcı ve esneklik sensöründen faydalanarak kendi ürettikleri parçalarla ‘Biyonik kol’ yapmayı başardı. 2 kolu olmayan engellileri de düşünen öğrenciler ‘Zihin Sensörü’ ile düşünceleri el hareketine dönüştürmeyi başardı. Elazığ Fırat Üniversitesi Çok Amaçlı Spor Salonunda 13’üncü TÜBİTAK ortaokul öğrencileri araştırma projeleri final yarışmasına katılan öğrenciler, derece ile ayrılmak istiyor.
Engellilere yönelik projeler yaptıklarının dile getiren öğrencilerden Efe İnan, “Halam doğuştan itibaren bir kolu olmayan biri. Bizde böyle bir farkındalık oluşturmak istedik, bu projeyi yaptık” ifadelerini kullandı.
"2,5 ayda tam çalışır hale geldi"
Öğrencileriyle biyonik kol projesi yaptıklarını belirten danışman öğretmen İbrahim Kuru, “Öğrencilerimizden birinin akrabasının bir kolunun olmaması bize bu projeyi yapma fikrini verdi. Bu konuda gerekli çalışmaları yaptık ve nasıl bir proje ortaya çıkarabiliriz bunu inceledik. Yaptığımız çalışma tek eli olamayan veya 2 eli olmayan hastalar için bir kol tasarladık. Bunun için hem esneklik sensörünü hem de zihin sensörlü kullandık. Esneklik sensörü bir elin yaptığı hareketlerini diğer ele kopyalıyor. Zihin sensörü ise 2 eli olmayan hastalar için zihin kontrolü ile eli açıp kapatmaları yaptık. Bunun için çocuklarımız ivmu denilen bir proje var. Açık kaynaklı el parçalarını veriyor. El için ekstra olan parçalarımız 3 d yazıcısından çıktısını alarak tasarımızı tamamladık. Denemelerimizi yaptık gayet olumlu sonuçlar aldık. Projemiz 2,5 ayda tam çalışır hale geldi” dedi.
Projeyi hazırlayıp 3 D yazıcıdan çıkardıklarını aktaran öğrencilerden Mustafa Çetiner, “Sermo motorlarını yerleştirdik. Misinalar ile parmaklara monta ettikten sonra kablolar ile argunyaya bağladık. Kodlama işlemleri sürecinden geçirdik. Güzel bir kodlama yaptıktan sonra zihin sensörüne ve bluetooth uyarladık. En son ise süslemeyi yaptık” diye konuştu.