KİM, KİMİ TAKMIYOR?
İl Genel Meclisi ile ilgili sık sık medyada haber okuyoruz. Renkli kişiliklerden oluşan bir yapısı var İl Genel Meclisinin.
Hizmetleri kadar zaman zaman bakan torpilli işe alım iddiaları ile gündeme gelen il özel İdaresinde bazı üyeler, kendilerinin saf dışı ettikleri yönünde beyanlarda bulunuyorlar. Bize bilgi verilmeden gündem maddesi oluşturuluyor diyorlar.
İlimizde Cumhur ittifakı, kendisini oluşturan siyasi parti teşkilatları ile milletvekillerinin olağanüstü dayanışmasına sahne olurken, hem il özel idare meclisi hem de belediye meclislerinde durum tersine işliyor.
Elazığ İl Genel Meclisi, Elazığ Belediye Meclisi ve geçtiğimiz aylarda belediye başkanının düşürülmesine kadar varan Palu Belediyesi meclisindeki tablo, bu görüşümüzü teyit ediyor.
Siyasiler, ne kadar dostluk, kardeşlik ve birliktelik mesajı ve görüntüsü veriyorsa, meclislerdeki Ak Parti ve MHP üyeleri o kadar tezat düşünüyor ve hatta ciddi ciddi kavgalar ediyorlar.
Hani verilen kavga şehir için verilse, halkın çıkarları için yapılsa anlarız. Neymiş üyelerin sıkıntısı; “efendim bize bilgi verilmiyor, bizi saf dışı ediyorlar, bizi adam yerine koymuyorlar.”
Belediye meclisindeki tartışmalar da evlere şenlik. Mantıklı ve şehir için gerekli taleplere bile sırf “karşı duruş” sergilemek adına itiraz ediliyor, gereksiz polemik oluşturuluyor ve karşı çıkılıyor. Şehrin çıkarları değil, şişmiş egolar ve ortaya konulan ufuksuzlara ve dün dediğini bugün unutan yaşa bağlı kronik hastalıklara rağmen “en iyi ben bilirim” ler hâkim toplantılara.
Bu tablo bir şeyi ortaya çıkartıyor. O da, parti yetkililerinin ve seçilmişlerin kendi meclis üyelerine çok da söz geçiremedikleri. Ya da meclis üyelerinin partilerini çok da takmadıkları. Hangisi doğru izleyip göreceğiz.