KEBANLI OZAN,  DEDE ABBAS MAHLASLI ABBAS ERTÜRK  ''DÜNYA YAŞAYAN KÜLTÜR MİRASI '' OLMAYA ADAY

Dede Abbas mahlaslı Abbas ERTÜRK, Keban ilçesinin Denizli köyü Yahyalı mezrasında 1959 yılında dünyaya gelmiştir. Lise ye kadar eğitim hayatını Keban’da tamamlamıştır. Aynı zamanda Keban’lı Halk ozanı Nimri dedenin de yeğenlerindendir.  Daha sonraki yıllarda İstanbul’a göç eden Dede Abbas, burada Arif Sağ’ın ilk öğrencileri arasına girerek halk müziği ve ozanlık anlamında ilk etkileşimlerini de başlatmış oluyor.

Ozanlık anlamında genel olarak dayısı Mithat DEHMEN ve Nimri dededen etkilenerek yol aldığını belirten Dede Abbas, şiirlerinde ve eserlerinde ana tema olarak cehalet üzerinde durmuştur. Bunun dışında yine tasavvufi konularda dede Abbas’ın şiirlerinde yer almıştır.  Arif SAĞ dan aldığı nota derslerini pek benimsemeyen dede Abbas. Sazını kendine has tarzı ile çalarak Âşıklık bünyesindeki çalıp söyleme geleneği içerisinde yer almıştır.

Abbas ERTÜRK uzun yıllar boyunca Keban ilçe merkezinde gençlere bağlama dersleri vererek onların hayatlarına örnek insan olmayı teşkil etmiştir. Dede Abbas’a göre Halk müziği, Halkın yaşanmışlıklarını anlatan deryayı ummandır. Geri kalan müzik dallarını ise Halk müziğinin türevleri olarak görmektedir.

Temel felsefe olarak Alevi inancını merkez alan Dede Abbas, bugüne kadar iki yüze yakın şiir ve bestesi bulunmaktadır.  Anadolu topraklarını üzerindeki Âşıklık geleneğini Yukarı Fırat bölgesinde devam ettiren ender insanlardan birisidir.

Konuyla ilgili olarak Yukarı Fırat Kültür Sanat ve Kalkınma Derneği başkanı Aygün ÇAM ise şu ifadelere yer verdi;

Yukarı Fırat bölgesi Âşıklık geleneği anlamında çok yoğun bir bölge olduğunu biliyoruz Daha önce Anadolu topraklarının en önemli Âşıklarının, ozanlarının bu topraklarda yetiştiği aşikârdır. Teslim ABDAL, Koca Dede, Nimri Dede, Derviş Ali bu toprakların insanlarıdır. Bu anlamda geleneksel olarak günümüzde devam eden bir ozanlık geleneği söz konusudur.        

DEDE ABBAS mahlaslı Abbas ERTÜRK de bu değerlerden birisidir. Kendisi eser ve söz yazma bakımından çok güçlü birisi. Bu yetenek ve kabiliyet eğitim ile oluşabilecek bir durum değildir. Tamamen doğuşta gelen genlerden oluşan bir durumdur. Yukarı Fırat bölgesinde halen geleneği devam ettiren ender insanlardan birisidir. Şu ana kadar 200 e yakın şiiri ve bestesinin olduğunu biliyoruz.  Bizler kültürün ne kadar değerli ve önemli olduğunu bilen bir sivil toplum kuruluşuyuz. Bu anlamda kültürel mirası korumak en birinci ve en temel görevimizdir. Bu inançtan yola çıkarak Dede Abbas mahlaslı Abbas ERTÜRK Bey için kısa zaman içerisinde gerekli belge ve raporlarımızı hazırlayarak UNESCO’nun desteklediği Kültür ve Turizm bakanlığının da bünyelerinde olan DÜNYA YAŞAYAN KÜLTÜR MİRASI, İNSAN HAZİNESİ listesine evraklarımızın teslimini sağlayacağız. Umut ediyoruz ki Dede Abbas  bu liste içerisinde yerini alacaktır. Gerçek anlamda Halk kültürümüz açısından yaşayan bir hazine.”şeklinde konuştu.