KALİTE FARKI

Denizli spor maçının ilk on dakikasında üç mutlak pozisyon yakalayıp atamazsan ve işin rahat yönünü, rakibi abluka altına almadan seçersen rakip kalene bir defa gelir, elini kolunu sdigeraya, sdigeraya golü kalene bırakır sende kalecinin altı pas içerisinde topu çıkıp almaktaki kararsızlığına hayıflanıp durursun.

      İlk yarıya Denizli spor cephesinden baktığımızda, Elazığ sporun bu kadar dağınık olabileceğini ve kanatlardan üretim eksikliği yaşayacağını onlarda beklemiyordu sanırım.  Oyunun akışı böyle devam edince Denizli spor önde olmanın avantajıyla da Elazığ sporu oyundan nasıl soğutup düşürebilirim hesabını yapmaya başladı. Unuttukları gerçeğin ise Elazığ sporun her an gol bulabileceğiydi.  Durum böyle olunca kendi sahasından çıkmakta zorlanan Denizli spor sadece savunma yapmayı düşündü diyebilirim.

      Bu arada dikkat çeken diğer bir olguda, bu yarıda Elazığ sporun rakip kaleye yedi tane şut çekmiş olmasına rağmen çekilen şutların hiç biri ne Denizli savunmasını nede kaleci İsmail i zor durumda bırakmamış olmasıdır. Ayrıca Elazığ sporun orta sahadaki başrol oyuncuları da sorumluluk alıp oyuna yeteri kadar ağırlıklarını koymaktan kaçınca tabeladaki skorunun değişme ihtimalide bu yarıda çok zor göründü.

      Maçın ikinci yarısında ise beklentilerin odak noktasını oluşturan düşünce şu oldu.

Bir heyecan, ateşleyici bir güç, sihirli bir dokunuş.

Bu düşüncenin gerçeğe dönüşmesi için de Tom un oyuna girip bu rolü üstlenmesi gerekiyordu. Tom da bu teklife karşılık vererek üzerine düşeni fazlasıyla yaptı diyebilirim. Bu yarıya ne yaptığını ne aradığını bilen bir yapıyla çıkan Elazığ spor beklediği golleri 65 ve 68. Dakikalar da duran topların yaratıcılığıyla bulunca üç dakikada oyun da üstün olmasının yanı sıra skorda da üstünlüğü eline geçirmiş oldu. Bulduğu gollerle biraz olsun rahatlayan Elazığ spor Hızını kesmeden akışını devam ettirince Kenan ın kendi yaratıp bulduğu golle de iki farklı sonucu maçın neticesine yansıtıp tescillendirmiş oldu.

        Elazığ sporda işin mutfak yönüne baktığımızda ise Mboussy ile Ümit Tütünci nin iki haftadır bir arada oynama sıkıntısı çekmelerinin yanı sıra Tom un gördüğü kartla tekrar cezalı duruma düşmesi de Elazığ sporda görülen kart bolluğunun neden son haftalarda artış gösterdiğidir. Bunun yanına yan toplardaki zafiyetimiz ve orta alanda oynayan Traore ile Sağbefia ikilisinin gününde olmamaları ya da oyuna ağırlıklarını koymamaları halinde çok zor durumlara düşebileceğimiz gerçeğidir.

      Kısaca, kalitesiyle, oynadığı futbolla ve geçen hafta Giresun’dan on kişi kalınmasına rağmen alınan bir puanla Denizli maçının mutlak favorisi olan Elazığ spor skorda zorlanmasına rağmen hak ettikleri üç puanı ikinci yarıda bulduğu üç golle alınca, Elazığ sporun akıbetini merak edenlere de ben daha bitmedim mesajını vermiş oldu.

Tebrikler Elazığ spor.