İYİ NİYET, KÖTÜ SONUÇ
ŞEHRİN SORUNLARININ DİLE GETİRİLMESİ VE SAHİPSİZ ELAZIĞ SÖYLEMLERİ ŞEHRE NASIL YANSIYOR? HER FIRSATTA ŞEHRİN GERİ KALMIŞLIĞI VE SORUNLARININ DİLE GETİRİLMESİNİN İŞ İNSANI VE YENİ YATIRIMCILARDAKİ KARŞILIĞI NE? HER ŞEYDEN ÖNEMLİSİ BU GÖRÜŞLERİN SIKLIKLA İFADE EDİLDİĞİ BİR ŞEHİRDE YAŞAMANIN DEZAVANTAJLARI VE PSİKOLOJİK YANSIMALARI GÜNLÜK YAŞAMDA NASIL KARŞILIK BULUYOR? 'SAHİPSİZ ELAZIĞ' SÖYLEMLERİ ŞEHRE NE KAZANDIRIYOR NE KAYBETTİRİYOR?
Elazığ, gelişme ve kalkınma yolunda ilerleyen ve buna bağlı sorunları da yaşayan bir Anadolu şehri. Tarım ve hayvancılık alanında önemli bir mevkide olmasına rağmen, sanayi, üretim ve hizmet sektöründe de önemli atılımlar yaşayan ve bölge ile birlikte ülke ve yurtdışına ihracat yapan şehir konumuna yükselmiş durumda.
TEŞVİK VE HİBELERİN ROLÜ BÜYÜK
Özellikle son 20 yıl içerisinde şehrin birçok noktasında yükselen fabrika ile orta ve küçük ölçekli işletmelerin hizmete girdiği ve çok sayıda insanın istihdam edildiği ilimizde, bu sonucu getiren en önemli etken teşvik uygulamaları ile değişik kurumların üretici ve yatırımcılara yönelik hibe ve destekleri ile sağladı.
ELAZIĞ, TEKSTİL ÜSSÜ OLUYOR
Hükümetin çıkardığı cazibe merkezi iller kapsamında teşvikte 6. Bölge, imkânlarından faydalanan Elazığ, son yıllarda özellikle tekstil üreticilerin yoğun olarak tercih ettikleri illerin başında geldi.
Başta Saka Tekstil ve Taha Tekstil olmak üzere birçok ünlü firma yatırım için ilimizi tercih ettiler ve yatırımlarını başlatarak tamamlama aşamasına geldiler.
SİYASİLER VE YÖNETİCİLERİN PAYI BÜYÜK
İlimizin hem teşvikte, yatırımcıların tercih ettiği 6. Bölgeye alınması hem de bu imkanları ve fırsatları iş insanlarına anlatarak onların şehrimizde yatırım yapmaları konusunda davet edilmesi ve ikna edilmesinde milletvekillerimizim, vali ve belediye başkanlarımızın rolü oldukça fazla.
Aynı fırsat ve imkânları sunan onlarca il varken, şehrimizin ekonomik yapısında çok büyük değişimler sağlayacak ve binlerde insana istihdam alanı açacak yatırımların ilimizde yapılmasında izlenen lobi çalışması ile iş insanlarının şehrimize davet edilerek fırsat ve avantajların anlatılmasında milletvekillerimiz ile il yöneticilerimiz önemli roller üstlendiler.
İLİMİZ ÖNEMLİ BİR YERDE
Şehrimizde 5.’sinin açılma çalışmalarının yürütüldüğü ve bünyesinde 6 bin kişinin istihdam edildiği Elazığ Organize Sanayi Bölgesinde yüzlerce işletme hem şehrimiz hem de ülkemiz için katma değer üretiyor.
Değişik alanlarda özellikle enerji, kanatlı hayvan, tarım ve hayvancılık alanlarında verilen teşvik, hibe ve desteklerle gerçekleştirilen yatımlarla ilimizde ekonomik bir canlılık sağlanmış oldu.
TEŞVİK DEVAM EDECEK Mİ?
Teşvikte 6. Bölge imkânlarının 1 Ocak 2021 tarihinde sona erecek olması, şehrimize yeni yatırımların gelmeme gerçeği ile karşı karşıya bıraktı.
Bu duruma dikkat çeken ETSO Başkanı Asilhan Arslan’ın ardından hem milletvekillerimiz hem de ETSO başta olmak üzere ekonomik amaçlı kurulan resmi ya da sivil oluşumlar gerekli adımları atarak dürenin uzatılması yönünde çalışmalara başladılar.
Elazığ Milletvekilleri, teşvikte 6. Bölge uygulamasının devamı yönünde atılması gerekli adımları attıklarını ve bu konuda herhangi bir olumsuzluk beklemediklerini kamuoyuna açıkladılar.
“SAHİPSİZ ELAZIĞ” NE GETİRİYOR?
Halkımızın şehrin sorunlarına duyarlılık göstermesi ve çözümler bulmasını amaçlayan tepkileri zaman zaman sosyal medyada karşılık buluyor.
İlk kez yıllar önce Elazığspor’a yeterli desteklerin sağlanması amacıyla ortaya çıkan ve zaman içerisinde yolunda gitmeyen her bir olayda kullanılan bir slogan olan “sahipsiz Elazığ” ifadesi, en son olarak teşvikte 6. Bölgeden 4. Bölgeye düşme ihtimali ile Giresun ilindeki sel felaketinde esnaflara yapılan hibe destekleri ile yeniden gündeme geldi ve sosyal medyada birinci sıraya yerleşti.
Sosyal medyada gündem olan bu konu, siyasilerimizin de gündemine geldi ve milletvekili olarak konunun üzerinde hassasiyetle durulduğuna dair açıklamalar yapıldı.
Milletvekillerimizin konulara açıklarken ve kamuoyuna detaylarını aktarırken kullandıkları kelimeler ve örnekler yanlış ve eksik anlamadan dolayı farklı yönlere çekilse de milletvekillerinin benzer ifade ve tavırları zaman zaman eleştiri konusu yapıldı.
ŞEHRİ BİZ Mİ TÜKETİYORUZ?
Çoğu kez iyi niyetle ve şehrin problemlerine dikkat çekerek çözümde etkili olmak amacıyla gerçekleştirilen eylem ve söylemler iyi sonuç yerine kötü imaj ve yatırımcıların kaçmasına ve hatta şehirden nitelikli göçün yaşanmasına sebep oluyor.
Milletvekillerine yapmaları gereken görevlerini hatırlatma amacı ile yapılan sosyal medya paylaşımları, maksadını çok aşarak tam tersi sonuçlar doğurulabiliyor ve şehrin ülke genelindeki güvenli yatırım imajı ciddi yara alıyor.
İYİ NİYET, KÖTÜ NETİCE
Sosyal medya hesaplarında iyi niyetlerle yapılan ancak bazı kesimlerin siyasi tartışmalara malzeme yapmak amacıyla öneri ve uyarı amacından oldukça uzaklaşıp, şehrin tükendiği, bittiği ve çöktüğü algısını oluşturacak paylaşımların, şehrimizde yatırım yapan ya da yapmayı düşünen iş insanlarının fikirlerini değiştirmeye, ilimizde yaşadığı halde üretime kakı sunan insanların ise bu olumsuz propagandanın etkisi ile farklı illere göç ettiklerine dikkat çeken uzmanlar, iyi niyetlerle yapılan paylaşımların aslında şehri tükettiğine dikkat çekiyorlar.
SORUNUN SAHİBİ VAR
Tüm illerin olduğu Elazığ’ın da sorunlarının olabileceği, bu sorunların siyasilerimiz, il yöneticilerimiz ve STK’larımız ve basın kuruluşlarımız tarafından takip edilmesi, problemlerin çözümü noktasında yetkililere çağrı yapılabileceğini ifade eden vatandaşla, ancak bu çağrının şehrin ekonomisini etkileyecek, yatırımcılarda nefti duygu oluşturacak ve yeni yatırımları iterek farklı illere gitmesine sebep olacak boyutta ulaşmasının sakıncalarını dile getirdiler.
İyi niyetli söylenmiş olsa da bu tür çıkışların, sonuçları itibarıyla şehir ve şehir insanımız için menfi sonuçlar doğuracak boyutlara ulaşma karakterinin olduğuna dikkat çeken uzmanlar, olayları bu boyutuyla da düşünmek ve şehre zarar verebilecek davranışlardan kaçınmak gerektiğini ifade ediyorlar.
YÜREK SERİNLETMEK
Elazığ’da, geçmiş yıllarda Elazığspor ile başlayıp, hemen her konuda öne çıkartılan ve şehirde negatif rüzgarların oluşması ve olumsuz durguların yaygınlaşmasından başka herhangi bir işe yaramayan “sahipsiz Elazığ ifadesinin, tepki duyulan bir siyasi parti ya da siyasi şahıslara yönelik yürek serinletmekten öte bir anlam taşımadığına dikkat çeken uzmanlar, şehre hakim olan bu duygunun şehir insanında özgüvensizliği de beraberinde getirdiğini ifade ediyorlar.
ÖĞRENİLMİŞ ÇARESİZLİĞİN İFADESİ Mİ?
İyi niyetli olarak ortaya çıksa da ardından çok sayıda insanın yine iyi niyetli olarak paylaşmak zorunda hissettiği olumuz pekiştirme içeren “sahipsiz Elazığ” ifadesinin psikolojideki “öğrenilmiş çaresizlik” duygusunun farklı bir varyantı olduğuna dikkat çeken uzmanlar, bu duyguların şehri körelten ve yerinde saymasına sebep olan negatif duygular olduğunu ifade ediyorlar.
SİYASETÇİLER DE FERASETLİ OLMALI
Halkımızın şehrin sorunlarına duyarlılık gibi samimi niyetlerle ortaya koydukları tepkinin aslında şehre en büyük kötülüğü cezbeden bir yaklaşım olduğuna dikkat çeken uzmanlar, siyasetçilerin de benzer sorunlar kamuoyuna önüne gelmeden ve olumsuzlukları ifade edilmeden önce önlem alarak sorunu çözme noktasında önceden adımlar atmasının gerekliliğine vurgu yapıyorlar.
Bazı krizlerin göstere göstere gelmesine rağmen milletvekillerinin bu konu gündeme gelmeden önce yaptıkları çalışmaları ve bu konuda attıkları adımları kamuoyuyla paylaşmalarının faydalı olacağına ve şehirde böylesine bir kampanya yapılmasının önüne geçeceğine dikkat çeken uzmanlar, milletvekillerinin kamuoyunda tepki toplayan konular üzerinde konuşurken de dikkatli ve özenli bir dil kullanmalarının zorunlu olduğuna da vurgu yapıyorlar.
VEKİLLER HALKIN YANINDA OLMALI
Şehirle ilgili sorunların dile getirilmesinde ve bunların çözümünde sosyal medyada kampanyalar başlatılması durumunda milletvekillerinin halkın karşısında değil yanında olması gerektiğine dikkat çeken siyasi uzmanlar, milletvekillerinin, halkın duygularına karşılık gelecek açıklama ve ilgili bakanlara konuyu anında götürdüklerine ve çözüm için çalıştıklarına dair paylaşımların daha etkili olacağını ifade ediyorlar.
ELAZIĞ’IN SAHİBİ BİZİZ
Şehrin sahibinin tüm Elazığlılar olduğuna dikkat vatandaşlar, sorunlarının çözümünde milletvekilleri, il yöneticileri ile birlikte tüm kamu kurum ve kuruluşları, Sivil toplum kuruluşları ve paydaş kurumlar olduğunu ifade ediyorlar.
Oluşan bir sorunun çözümünde hemen herkesin üstlenebileceği ve başarabileceği roller olduğuna dikkat çeken vatandaşlar, sorunların bizzat muhatabına iletilecek toplantı zeminlerini oluşturmak görevinin de il yöneticilerin de olduğuna dikkat çekiyorlar.