İSTİKRAR İSTİYORUZ!

7 Haziran seçimlerinin ortaya koyduğu belirsizlik ve ardından yaşanan koalisyon krizleri, halkımınız siyasi görüşlerindeki keskinlikleri de yumuşattı. Geçmişte fanatizm düzeyine çıkan bir partiyi destekleme ve oy verme düşüncesi yaşanılan olaylar  sebebiyle oldukça yumuşadı.

SİYAH-BEYAZ YERİNE GRİ TONLAR

Eskinin takım tutar gibi siyasi parti tutma alışkanlık ve tavırlarında ciddi bir değişim  yaşanıyor. Vatandaş artık siyasete siyah-beyaz bakmıyor. Halk, ülke durumuna ve bunun kendi hayatına olumlu ya da olumsuz yansımalarını da düşünerek griliklere yönelmiş durumda.

KESKİN SEÇMEN KÜPÜNE ZARAR

Siyasi duruş ve taraf olmanın eskisi kadar önemli olmadığını düşünen Elazığlı hemşerilerimiz de eski alışkanlıklarını oldukça değiştirmiş gözüküyor. Geçmişin ideolojik duruş ve keskin hatlarla ayrılmış kalıpları siyasi partileri yerini her görüşün kendini ifade edebileceği Ancak ideolojik duruş yerine kalkınma, büyüme ve ülkeyi geleceğe vizyoner bir projeksiyonla hazırlayan partilere yöneliyor.

ANAP’LA BAŞLAYAN HAMLE

Türkiye en önemli adım ve atılımlarını geniş bir yelpazeye hitap eden partiler döneminde gerçekleştirilmiş.  Ülke en önemli hizmetlerle Menderes, Özal ve Ak Parti iktidarlarında tanışmış. En önemli hamleler yüzde 50’ler civarında oy toplayan partiler döneminde yaşanmış. Bu sebeple halkın son seçimlerde de oy verme faktörlerine etki eden en önemli etken de bu endişe olmakta.

“PARTİ LİDERİ İÇİN DEĞİL KENDİM İÇİN”

Hâkimiyet Gazetesi olarak halkın içine girdik ve siyasi tercihlerinde etkili olan faktörleri sorduk. Görüştüğümüz insanların birçoğu siyasi görüşlerine hitap eden partiler olduğunu ancak 7 Haziran seçimlerinde ortaya çıkan tablodan dolayı istikrarı sağlayacak aritmetiğin çıkması için istikrardan yana oy kullanacaklarını belirtiyorlar.

“ÇOCUKLARIMIZIN GELECEĞİNİ TEHLİKEYE ATAMAYIZ”

Görüştüğümüz birçok hemşerimiz, “1 Kasım seçimlerinde bir hükümeti seçmek için değil geleceğimizi ve çocuklarımızın geleceğini oylayacağız” diyerek bir oyun dahi çok kıymetli olduğunu, Allah korusun istikrarsız bir Türkiye’nin krizlere ve ekonomik darboğazlara düşeceğini belirterek uyanık olunması gerektiğini belirttiler.