İŞTE BU!

CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol’un klasik CHP’lilerden birçok yönüyle ayrıldığını ve kendine has ve nevi şahsına münhasır bir hizmet ve siyaset tarzı ile farklı bir duruş ortaya koyarak yol yürüdüğünü gözlemliyor ve objektif bir gazetecilik anlayışı ile sıklıkla bu köşelerden yazıyoruz.

Yanlış ve haksızlık karşısında Genel Başkanı da dahil olmak üzere kendi doğrularını açıkça ifade eden, Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nu geçmiş yıllardaki başarısızlıkları  sebebiyle istifaya davet eden Gürsel Erol, hükümetin yanlışlarını da kırıcı olmadan yapıcı ve sorunların çözümünde kendisinin de rol üstlenebileceğini  açık yüreklilikle ifade eden bir anlayışı her defasında haykırıyor.

Erol, siyaset tarzı gibi muhalefet milletvekili olmasına rağmen, hizmet noktasındaki farkını da ortaya koyuyor. Vatandaşların kendisine ulaştığı ve sorun yaşadığı hemen her konuya duyarlılık gösteriyor ve samimiyetle yardımcı oluyor.

Korona süreci dolayısıyla hastaneye yatışı yapılmayan hastalarımızla bizzat ilgileniyor ve yetkililerle bizzat görüşerek vatandaşın sorununa çare oluyor.

CHP’nin kurucu felsefesine gönülden bağlılığını her fırsatta ifade edip Diyap Ağa’nın torunu olmasından gurur duyduğunu da her fırsatta dile getiriyor.

Her kesimden insanların taziyesinde bulunuyor, acısını ve mutluluğunu paylaşıyor.

Erol, CHP kültürü ile çok da bağdaşmadığı bilinen cami ve ibadethaneler konusunda da hassas davranıyor ve bu konuda gelen talepleri  karşılama konusunda tereddüt etmiyor.

Bunun son örneği ise Harput Mahallesi’ne bağlı Beydalı Köyü’ndeki caminin tadilat ve tamiratı oldu.

Milletvekili Gürsel Erol tarafından caminin içerisi ve dış cephesi yenilendi. Yenilenen camiyle ilgili hem Beydalı Köyü Muhtarı Gülizar Demirpolat hem de Harput Mahallesinin çalışkan ve gayretli Muhtarı Zülküf Demirpolat, Milletvekili Erol’a bu hayırlı hizmetlerinden dolayı teşekkür ettiler.

Erol’un bu hayrının ve katkısının belki çok maddi değeri yok. Bu eylemi asıl anlamlı ve önemli kılan CHP’li bir milletvekilinin ezber bozması ve bir camiye katkı ve destek sunması.

Siyasette bu tür samimi hamle ve ataklara ihtiyaç var. Ve bu siyaset tarzına aslında Türkiye’nin ihtiyacı var. Hassasiyetlerimiz ve kırmızı çizgilerimiz ortak olduktan sonra; bizi kim yıkabilir, kim buna heves edebilir.

Demek ki farklılıklarımız olarak görülen değerler çok da farklılık oluşturmuyor tam tersi, bizi hem birleştiriyor hem de güçlü kılıyor.

Teşekkürler Gürsel Erol… Bizlere bu günleri gösterdiğin ve yaşattığın için…