İran Kâğıttan Kaplanmış
İran'ın nükleer silahlar başta olmak üzere açığa vurmadığı ancak önemli savuma ve harp teknolojilerine sahip olduğuna dair bir düşünce vardı tüm dünya ülkelerinde.
İran’ın gizli kapaklı önemli savunma ve savaş teknolojilerine yatırım yaptığı, bunları kimsenin bilmediği yeraltında sakladığı ve teknoloji çok iyi kullandıklarına dair bilgilerin hepsinin bir şehir efsanesinden ibaret olduğu Hamas Lideri Haniye suikastiyle bir kez daha ortaya çıktı. Meğer bizim dev bildiğimiz İran kâğıttan kaplanmış.
İşte örneği:
Hamas Lideri İsmail Haniye, İran'ın yeni Cumhurbaşkanı Mesut Pezeşkiyan'ın yemin törenine katılmak için İran'ın başkenti Tahran'a gitti.
Haniye burada İran Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan'ın yemin törenine katıldıktan sonra kendisi için ayarlanan yere geçti.
Ancak ne olduysa bundan sonra yaşandı.
Tahran'da Devrim Muhafızları Ordusu'nun korumasındaki gaziler için hizmet veren konuta geçen Haniye, İran resmi makamlarının açıklamasına göre 02.00'de hedef alındı.
'Havadan güdümlü füze' sonucu saldırıya uğrayan Haniye hayatını kaybetti.
Haniye’nin öldürülmesinin ardından Hamas Lideri'nin kaldığı bölgeyle ilgili önemli ayrıntılar gün yüzüne çıktı.
Haniye'nin kaldığı Devrim Muhafızları Ordusu'nun korumasındaki gaziler için hizmet veren konutun, İran Cumhurbaşkanlığı konutuna uzaklığı ise yalnızca 150 metre.
Hamas Lideri Haniye'nin kaldığı konutun aynı zamanda İran Meclis Binası ve İran dini lideri Ali Hamaney'in konutuna yakınlığı da dikkat çekti.
Hal böyle olunca kaldığı konut birçok stratejik noktaya yakın olunca Haniye'nin ölümü, çeşitli soru işaretlerini beraberinde getirdi.
Soru şu: İran bu kadar sözde teknolojik üstünlüğüne rağmen nasıl oluyor da uzaktan güdümlü füze ile hem cumhurbaşkanı hem de dini liderin konutuna 150 metre mesafedeki bir noktaya saldırı düzenleniyor.
Ya bu füze saldırısı önleyecek teknolojileri yok ya da bizim güçlü bildiğimiz İran aslında tırt…
Haniye’nin kaldığı binanın koordinatlarının nasıl olur da İsrail yetkililerine sızıdırlar bahsi ise tam bir muamma.
Son olaylar da gösterdi ki İran’ın ne savaş ne de savunma sanayi öyle abartıldığı ve köpürtüldüğü gibi değil. Hatta koca bir hiç.
