İkinci El Araç Satışlarına Yeni Düzenleme: O Şartlar Artık Aranmayacak
Mevcut durumda sıfır araçlar 6 ay 6 bin kilometreden olmadan ikinci el olarak değerlendirilmiyor. Araç piyasasına yönelik yeni çalışmalar olacağı duyuruldu. Ticaret Bakanlığı'nın, firmaların veya dağıtıcıların kendi adına kestikleri faturalı araçları, '6 ay - 6 bin km' koşulunu sağlamadan ikinci el olarak satışa sunmalarına izin vereceği açıklandı. İşte merak edilen detaylar...
Araç bayilerinin özel izinle 6 ay 6 bin km şartını sağlamalarına gerek duyulmayacağı iddia ediliyor. Standart olan sıfır araçlar ikinci el olarak değerlendirilmediği durumda yalnızca ruhsatları bulundupu için 6 boyunca satış durdurulacatı. Bayilere sağlanacak izinle artık bu durum ortadan kalkalacak ve söz konusu araçların daha erken tarihlerde satışı yapılabilecek.
ALINAN KARARIN FİYATLAR ÜZERİNDEKİ ETKİSİ NE OLUR?
Konu hakkında detayları paylaşan İstanbul Motorlu Araç Satıcıları Derneği (İMAS) Başkanı Hayrettin Ertemel, açıklamalarda bulundu. Ertemel konuşması şöyle: “GSR yönetmeliğine uymayan araçların satılamayacağına dair karar Türkiye’nin de içinde bulunduğu tüm AB ülkelerinde, 7 Temmuz itibarıyla yürürlüğe girmişti.
İlgili Bakanlıklarımız karar öncesi halihazırda sipariş edilmiş ve 7 Temmuz sonrası ülkemize gelmesi planlanan otomobillere dair %10’luk bir satış müsaadesi vermişti. Kısacası, bir otomobil markasının geçen yıl sattığı otomobil sayısının %10’u kadar yönetmeliğe uymayan araç satabilmesine izin verilmiş oldu. Sipariş edilen araçların %10’luk kotayı dolduracağı öngörüsü, aşılması gereken farklı hususları beraberinde getirdi. %10’luk kotanın artırılması gibi çözümler konuşulsa da karar uluslararası olduğundan Bakanlıklarımızın mevzuatı değiştirmesi mümkün olmayabiliyor.
Sipariş edilen araçlar halihazırda ödemesi yapılmış, çoğu Türkiye için üretilmiş, özetle geri gönderilmesi mümkün olmayan araçlar. Dolayısıyla konunun mutlaka çözüme kavuşturulması gerekiyordu. Araçlar 7 Temmuz öncesi plakalandırılarak sisteme dahil edilmiş oldu. Ancak tescillenerek ikinci el statüsüne gelen sıfır araçların satışı 6+6 yönetmeliği ile birlikte kısıtlanmış durumda.
‘MUAFİYET KARARI DOĞRU OKUNMALI’
İşte bu noktada Ticaret Bakanlığımızın, distribütörlerin doğrudan kullanıcıya satabilmesi koşulu ile geçici süre ve sadece bu otomobilleri kapsar nitelikte karar alarak, bu araçların 6+6’dan muaf olduğuna dair kararı açıklaması bekleniyor. Bu otomobillerin sisteme dahil edilmesi GSR yönetmeliği ile artması beklenen otomobil fiyatlarını bir süre daha sabit tutmak adına faydalı olabilir. Dolayısıyla alınabilecek muafiyet kararının doğru okunması gerektiği kanaatindeyiz.
‘FARKLI FİYAT ARTIŞLARI GÖRÜLEBİLİR’
Genel Güvenlik Yönetmeliği ile birlikte yükselecek maliyetlere bağlı fiyat artışları görülecektir. Yönetmeliğe uymayan araçlarda maliyet daha düşük olduğundan, var olan stoklarla bir süre daha indirimli rakamlarla otomobile ulaşım mümkün olacaktır. Bu noktada döviz kuru ve maliyetler göz önünde bulundurulduğunda fiyatların en düşük seviyede olduğu ve daha fazla düşüş olmayacağı kanaatindeyiz. Tescil edilen otomobiller dolayısıyla fiyatlar sabit seyrini yıl sonuna kadar koruyacaktır. GSR’nin fiyatlara yaratacağı etki ise 2025 yılı ilk çeyreğinde hissedilebilir.
KUR ARTIŞI VE ZAMLARDAN ÖNCE TESCİL EDİLEN ARAÇLAR İÇİN NASIL BİR YOL İZLENECEK?
Bu noktada tescillenen araçlara izin verildiği takdirde fiyatlar anlamında baskılayıcı etkisi mutlaka kullanılmalı ve denetlenmelidir. Aksi halde alınabilecek muafiyet kararının gerek piyasaya gerekse nihai tüketiciye faydası olmayacaktır.
'SORUNLARI ORTADAN KALDIRACAK'
Sağlanabilecek muafiyet kararı sektörün farklı kanatlarında zaman zaman ayrıcalık olarak yorumlansa da bu konunun mutlak çözüme kavuşturulması ihtiyacı ve uluslararası bir karar olduğundan mevzuat üzerinde değişiklik yapılamayacağı gibi hususların göz önünde bulundurulmasında fayda var.
Kararın sonuç odaklı değerlendirilmesi gerektiği kanaatindeyiz. Gerek sorunun ortadan kaldırılması gerek fiyatların sabit seyrini koruması gibi önemli hususlarda faydalı olacaktır. Ticaret Bakanlığımızın alabileceği muafiyet kararının detayları henüz belli değil. Bu araçları bayilerin değil, distribütörlerin doğrudan son kullanıcıya satacağına dair beklenti hakim. Bayiler ya da doğrudan satış fark etmeksizin, sağlanabilecek muafiyetin suistimal edilmemesi ve maksadına uygun kullanılması amacıyla denetlenmesinin oldukça önemli olduğu görüşündeyiz” açıklamalarını yaptı.