HESAP VERECEKLER

Erol KARA/15 Temmuz öncesi ve sonrasının iyi okunması gerektiğinin altını çizen Ak Parti Elazığ Milletvekili ve TBMM Başkanlık Divanı üyesi Ömer Serdar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dik duruşu özellikle olayları doğru okuması sayesinde zor süreçlerin atlatıldığını söyledi.

HESAP VERECEKLER
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Ak Parti Elazığ Milletvekili ve TBMM Başkanlık Divani üyesi Ömer Serdar,Elazığ Hakimiyet Gazetesine önemli açıklamalarda bulundu.

Devlettin demokratikleşmesi anlamında atılan adımlarda Ak Partinin ciddi bir mesafe aldığını belirten Ak Parti Elazığ Milletvekili Ömer Serdar,’’Devleti kuşatan o vesayet yapısından kurtulma adına bir çok anayasa değişikliği yapıldığını ‘’söyledi.

Serdar,”   Ak Parti programlarına ve  hükümet programlarına baktığımızda iki unsur göze çarpar. Demokratikleşme ve zenginleşme. Ekonomik refah seviyesinin de belli bir seviyeye taşındığını görmek mümkün. Türkiye bu adımları atarken içerde bu yapısını inşa ederken dışarıya karşı da belli bir mücadele veriyordu. Çünkü Türkiye’ nin bağımlılıkları vardı. Ak parti iktidarları öncesi baktığımızda ekonomik bağımlılık siyasal bağımlılık görülebilir halde idi. Ak Parti iktidarları ile birlikte bu bağımsız ve özgün politika bir takım rahatsızlıklar oluşturma başladı. Bunu gezi olayları ile başlayan Türkiye’nin bir süreci vardı. Gezi olaylarında Türkiye özellikle Arap baharıyla beraber Türkiye de bu çerçeveye oturtulup iç karışıklık yaratılmak istendi. Ancak sayın Cumhurbaşkanının dik duruşu özellikle olayları doğru okuma biçimi ki o dönem hükümet yetkililerinin bazıları doğru okumaması da söz konusu idi, onun dik duruşu sayesinde o zor süreçler atlatıldı.” dedi.

 

CUMHURBAŞKANI OLAYLARI ÇOK NET GÖRDÜ

 FETÖ’nün kendini görünür hale getirdiği olayın MİT krizi olduğuna işaret eden Ömer Serdar, ‘’MİT krizi üzerinden 8 Şubat Krizi diye bilinen olay üzerinden başbakana uzanan bir hukuk zinciri ile Hükümet alaşağı edilmeye çalışıldı’’ diye konuştu.

 

Serdar,”Özellikle MİT yasasında değiştirilen yasal düzenlemelerle sorunlar aşıldı. Ardından FETÖ yapılanması, dış bağlantıları ve Türkiye’deki iç yapılanmaları Türkiye’ yi bir uçurama götürdüğü Hükümet tarafından ve Sayın Cumhurbaşkanı tarafından çok net görüldü. Bu mücadeleye belki kabine üyeleri ayak uyduramadı ama Cumhurbaşkanının kararlı tutumu ile bu mücadele 15 Temmuz’a kadar geldi. 15 Temmuz Türkiye de artık Gladyonun boşalttığı alanlarda bir Devlet yapılanması oluşturulan bu sinsi örgütün ki, küresel bağlantıları da var. Bugün bu ortaya çıkıyor Bu örgütün Türkiye’yi müdahaleyi açık hale getirmek ve mevcut iktidarı alaşağı etmek üzere kurulu bir darbe girişimidir bir cunta hareketidir. TSK’nın bir iradesi değil 15 Temmuz. TSK içinde yapılanmış örgütün uzantılarının bir cunta hareketi olarak karşımıza çıkmıştır.’’dedi.

 

KOLAY AŞILACAK BİR SORUN DEĞİL

Sorunun kolay aşılacak bir sorun olmadığına değinen Ömer Serdar, çünkü karşınızda ki örgüt bürokratik yapılanma ve sosyal alandaki yapılanma ve ticari alandaki yapılanması ile özel bir Networku olan bir örgüt diye konuştu.

Serdar,” 15 Temmuz Milletin dirayetiyle,cesaretiyle ve iradesi ile Türkiye de kara leke olarak kalacak bir darbe girişimini Ak sayfaya dönüştüren bir girişimdir. Devlet kendi refleksleriyle kendisine yönelmiş. Bu hareketi tasfiye sürecine girerken bir takım eksiklikler ve noksanlıkları hatalar olması mümkün mü? Mümkün. Çünkü karşınızda ki örgüt gizleme yeteneği olan perdeleme yeteneği  olan kendini başka şeye benzeterek zarar verebilecek dünyada örneği olmayan bir örgüt. Böyle olunca bütün kurumlarda kuruluşlarda STK’lar da ki yapılanmanın üzerine gitmek zorundasınız. Bu yapılırken bir yandan idari kararlarla ihraç işlemleri yapılıyor.Bir yandan da adli soruşturmalar yapılıyor.  En büyük problemimiz bu örgütün yargı içinde ki yapılanmalarıydı. Bunları ayıklayarak bir adalet mekanizmasının oluşması sonuçlarının ortaya çıkması kaçınılmazdı.’’dedi.

 

DEVLET SEBEP OLDUĞU MAĞDURİYETLERİ HER ZAMAN GİDERİR

FETÖ davalarında Yargılama sürecinin uzun sürdüğü söylemlerinin bu kalkışma ile   takibat altına alınan örgüt üyeleri hakkında toplanmış delillerin dijital verilerin ayıklanması ve bunların mahkeme nazarında delil teşkil edebilmesi  olduğuna işaret eden Ömer Serdar,” Erken yargılama kısa bir süre de olmuyor. Çünkü, daha şimdilerde MİT’in çözümlemeye çalıştığı BYLOCK adlı özel program mesajlar yazışmalar elde edilen aramalardan elde edilen deliller gizli imamlar meselesiyle örgütün yeni yeni alanlarına giriyorsunuz. Bu yapılırken, kaçınılmaz olarak bir takım mağduriyetler de söz konusu olabiliyor. Ama,  şunu unutmamak yazım. Devlet sebep olduğu mağduriyetleri her zaman giderebilme şansına sahiptir. Bu imkan vardır. Bunun için KHK ile FETÖ soruşturmaları için bir kurul oluştu. Bu başvurular gözden geçirilerek, dönmesi gerekenler için dönme kararı verilecek.  Ve karar üzerine yargı yolu açılmış olacak. Biz FETÖ’nün 15 Temmuz da sonuç aldığını düşündüğümüzde Türkiye de ne vatan kavramı kalacaktı, ne Millet kavramı kalacaktı, ne namus kavramı kalacaktı.” dedi

 

NE NAMUS NE VATAN KALACAKTI

FETÖ davalarında Milletin sabırlı olması gerektiğinin altını çizen Ömer Serdar,” Çevremizde ki yönetilemez durumda olan ülkelere baktığımızda farklı örgütlerin orada oluşturmuş olduğu sonuçlara baktığımızda özellikle  bu örgütün küresel bağlantıları dikkate alındığında burada çok ciddi bir facia ile karşı karşıya kaldığımız ortadadır. Bu açıdan Olaylara başından beri vakıf olan ve bulunduğu noktada olayları çok net gören Sayın Cumhurbaşkanının bu dirayetli tutumu inlerine girme son üyesine de soruşturmalara tabi tutma iradesi Türkiye açısından önemlidir. Türkiye’nin bağımsızlığı ile ilgilidir. Bu Türkiye’nin vatan kavramı ile namus kavramı ile ilgilidir. Dolayısıyla milletimizin bu konuda biraz daha sabırlı olması gerekiyor. Örgüt tüm unsurlardan, tüm sosyal alanlardan, siyasal alanlardan ayıklanıncaya kadar bu mücadele devam edecektir. “şeklinde konuştu.

 

MİT’İN CUMHURBAŞKANINA BAĞLANMASI DOĞRU BİR DÜZENLEMEDİR

MİT’in Cumhurbaşkanına bağlanmasının doğru bir düzenleme olduğuna işaret eden Ömer Serdar, ”Türkiye referandum da Anayasa değişikliğini geçirdi. Özellikle Türkiye sistem dönüşümünü yaparken parlamenter sistemden Cumhurbaşkanlığı sistemine geçerken bir çatı değişikliği yaptı. Bu çatı değişikliğinin altının doldurulması lazım. Çünkü tek başına Anayasa değişikliği sistemi ayakta tutabilecek kabiliyette değildir. Bu yasal değişikliklerle  yapılması lazım. Cumhurbaşkanlığı Hükümet sisteminde yürütmenin başı Cumhurbaşkanı olacağı için zaten anayasa değişikliğini hayatta geçebileceği 2019 ‘da bunlar yapılması gereken şeylerdi. Dolayısıyla bunu bir uyum yasası çerçevesinde düşünmek lazım. Bu doğru bir düzenlemedir” dedi.

 

CHP KENDİ TOPLUMUNA YABANCI

Türkiye’de en büyük sorunun Muhalefet ve ana muhalefet sorunu olduğuna dikkat çeken Ak Parti Elazığ Milletvekili Ömer Serdar, bizde muhalefetin algılanış biçimi iktidarın bütün eylem ve işlemlerine kategorik olarak karşı çıkmak anlayışı şeklinde konuştu.

Çağdaş demokrasilerde böyle bir muhalefet olmadığını söyleyen Ömer Serdar, İktidar uygulamalarını değerlendirirken kamu için faydalı olan uygulamaları da en azından taktir etmek gibi bir kabiliyetin olması lazım dedi.

Serdar,” Maalesef bizde ana muhalefet iktidarın bütün yaptıklarını kategorik olarak karşı çıktığı için ve CHP’nin geleneğinde de özellikle toplumun değerleriyle örtüşen bir siyaset anlayışı oluşmadığı  için bugüne kadar muhalefette. Ülke olarak olumlu anlamda yararlanamadık. CHP’nin sözde Adalet yürüyüşüne bir takım sonuçlar gördük. 15 Temmuz’un şehitlerini gazilerini mağdurlarını arkasına alması gerekirken ve bunlarla yürümesi gerekirken o yürüyüşün içine baktığımızda 15  Temmuz da ihanet içinde olmuş grupları o yürüyüşte olduğunu gördük. Arkasından Çanakkale de kendi kurultaylarında hoş olmayan görüntüler ortaya çıktı. Orada insanların sınırları kanla çizdiği bir noktada siz bu toplumun değerleriyle örtüşmeyen bir takım görüntüler sunarsanız, bu toplumu arkanızda bulamazsınız. CHP toplumuna yabancı ve toplumun değerleriyle örtüşmeyen bir siyaset anlayışı yürüttüğü için toplumdan da olumsuz karşılığı alıyor.’’dedi.

 

ERDOĞAN’IN TUTUMU DÜNYA COĞRAFYASINDA CİDDİ ANLAMDA SES GETİRMEYE BAŞLADI

Türkiye’nin Ak parti öncesi ve sonrası dönemini iyi değerlendirmek gerektiğini hatırlatan Ömer Serdar,’’Türkiye jeopolitik stratejisi ile müktesep aldığı Osmanlı mirası ile burada kadim bir devlet. Burada ki Türkiye’nin duruşu bu coğrafyada yapılan planlamalar açısından çok daha fonksiyonel olacaktır. 2002 öncesi hükümetlerin uygulamalarına bakıldığında Türkiye’nin ekonomik ve siyasal duruşu ve zafiyetler  maalesef bu bölgede yapılan planlamalarda sosyolojiye aykırı durumlar ortaya çıkarmıştır dedi.

Serdar,” Özellikle Ak parti hükümetleriyle birlikte Cumhurbaşkanımızın dirayetli tutumu Dünya coğrafyasına itirazları ciddi anlamda ses getirmeye başladı. Dünyaya baktığımızda Kuzey Yarım küre, özellikle Güney yarım küreyi sömürerek onu kaynaklarından istifade ederek, bir düzen kurmuş durumda. Bu Dünyaya mutluluk getiren bir şey değil.  Dünya da ki devletler topluluğuna baktığımızda Dünya’nın büyük çoğunluğunun temsil kabiliyeti  olmadığı bir BM de NATO da diğer kuruluşlarda  özellikle bir çok ülkenin hakkı gözetilmezken Cumhurbaşkanımız Dünya da ki bütün platformlarda bu itirazlarını dille getirmiştir. Hatta Dünya 5’den büyüktür sloganı artık Dünya da konuşulan bir slogan olmuştur. Bu çıkışla Türkiye’nin bu bölgede aktif bir ülke olarak gündeme gelmesi Cumhurbaşkanımızın şahsında  gündeme gelmesi bir takım aktörleri rahatsız  ediyor. Özellikle bu coğrafyada yapılan planlamalara baktığımızda  ABD ile bizim müttefik ilişkilerimiz  olmasına rağmen Suriye de PYD ile ABD’nin çalışması lojistik destek sağlaması müttefiklik hukukuyla izah edilebilen bir şey değil.”dedi.

 

BİZ PYD’Yİ PKK’DAN AYIRMIYORUZ

Biz PYD’yi PKK’dan ayırmıyoruz diyen Serdar,  ‘’Sonuçta orada PYD üzerinden bir yapı kurma projesine Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak izin vermemiz mümkün değil. ‘’dedi.

 

BİZİM KIRMIZI ÇİZGİLERİMİZ VAR

Bizim kırmızı çizgilerimiz var diyen Ömer Serdar,”Cumhurbaşkanı bunu dile getiriyor. Bundan dolayı  bir takım rahatsızlıklar olacaksa varsın olsun. Bu Türkiye’nin özgürlüğü ile bu ülke de ki beklenti ile alakalı bir durumdur. Yine Avrupa da Cumhurbaşkanımıza yönelik özellikle siyasi aktörlerin tavırlarına baktığımızda biraz kendi iç politikalarıyla özellikle Almanya da seçimlerin olmasıyla bir Türk düşmanlığı üzerine kurulu bir siyaset yürütülüyor. Biz Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak bütün Dünya da soydaşlarımızın hukukunu da kendi hukukumuz gibi göreceğiz. Dolayısıyla buna sahip çıkma anlamında Cumhurbaşkanımız gerekeni yapıyor. Avrupa’nın en önemli sorunu lider krizidir. Bu coğrafya da Avrupa da son 15 yıl içinde öne çıkan önemli aktör önemli lider Sayın Cumhurbaşkanımızdır. Küresel lider gibi bütün uluslararası toplantılarda Türkiye’nin ve mazlum dünya’nın hukukunu koruyan tutum içine girmiştir. Bunların seslendirilmesi Türkiye siyasetinde geçmişte alışık olmadığımız bir şey.  Eskiden Türkiye 2002 öncesi Türkiye liderleri bu  küresel çıkışlar ve itirazlar gündeme getirebilen aktörler değildi. Şimdilerde bu getiriliyorsa, Bu Cumhurbaşkanımız dirayeti ve halkın kendisine emanet ettiği o hukuk koruma gücüdür. Bu açıdan bunu Dünyada bir takım rahatsızlıklar oluşturması Türkiye’yi tedirgin edecek bir tutum değildir. Türkiye önemli bir ülkedir. Müktesebatı ile önemli bir ülkedir. Burada önemli bir aktördür. Bu sonuçta mecranı bulacaktır. Yeni  Dünya tanzim ediliyor .Yeni Dünya tanziminde Türkiye kendi rolü ile, Kendi hukukunu koruma  ile birlikte Dünya ‘daki siyasal dengelerin oturması açısından bir liderlik yapmak durumundadır. Liderlik de her zaman için sorunludur.  Bu sorunu da halkımız irfanı ile izanı ile değerlendirerek Cumhurbaşkanımızın arkasında durarak,  desteğini göstermiştir. ‘’dedi.

 

KATAR ÜZERİNDEN YAPILAN OPERASYON HİÇ TEREDÜTSÜZ  TÜRKİYE Yİ KUŞATMAYA YÖNELİKTİ

Kore’nin Hidrojen bombası denemesi ile Bütün Dünyanın ayağı kalktığını söyleyen Ak Parti Elazığ Milletvekili Ömer Serdar, ‘’Oysa Miammar ‘da, Arakan da Budist katliamı var. Kimse sesini çıkarmıyor. İşte Cumhurbaşkanımızın Dünyaya itiraz olarak sunduğu şey bu. Dünya da ki dengeyi bu şekilde götüremezsiniz. İnsanlığı huzura bu şekilde kavuşturamazsınız. Bu konuda en yüksek sesi çıkaran Türkiye şeklinde konuştu.

 

SORUN AŞILMIŞ GÖRÜNÜYOR

Serdar,” İslam ülkelerine baktığımızda liderlik bazında makul örnekler ortaya çıkmıyor. İslam ülkelerinde gerekli dayanışma sağlanmış olsa belki bunlar yaşanmayacaktı. Dünya da ki bu mazlum katliamı olmayacaktı. Katar üzerinden yapılan operasyon da hiç tereddütsüz Türkiye’yi kuşatmaya yönelikti.  Son dönemlerde İslam ülkeleri içerisinde KATAR ‘ın sıkıştırılmaya çalıştırılması Türkiye ile yakın ilişkilerinden kaynaklı bir sorundur. Bura üzerinden Türkiye’yi denetime almak istediler. Çünkü bağımsız bir Devletin içişlerini  ilgilendiren bir durum hakkında bir takım şeyler yapılması kabul edilebilir şey değildi. Türkiye yanında durdu. Katar da dirayetli durdu. Sorun aşılmış görünüyor.”

 

FETÖ’NÜN HESAP VERME ZAMANIDIR

FETÖ ‘nün bundan sonra bir hareket kabiliyetinin olamayacağını belirten Ömer Serdar, Örgütü özellikle dinamik ayakta tutabilmek için bu tür beklentiler oluşturulduğunu söyledi.

Serdar,” Özellikle Cezaevlerinde bu konuda artık sorgulamaların başladığını düşünüyorum.İnsanların dinini kullanarak, dinini deforme ederek. Nereye taşımak istediği artık toplumda çok rahat görülebilen bir şey. Bu bir kendini din kılıfına gizleyerek, kamufle ederek yürümüş bir hareket. Bugüne kadar toplumda karşılık bulmasının temelinde de bu var. Bu tür beklentiler sosyal medya üzerinden ileriki tarihlerin işaret edilmesi  güç konsolidasyonunun yapılmaya çalışılmasının temelinde dağılmayı önlemek var. 15 Temmuz’dan sonra bir çok ülkede heyet olarak çalışmalara katıldım. Güney Afrika’ya gittiğimiz de oradan aldığımız bilgilerde Bugüne kadar bunların aldatıldığını dini bir perdeleme gölgeleme aracı olarak kullandığı arkasında başka Siyonist emeller hizmetin olduğu artık orada da rahatlıkla seslendiriliyor. Bu örgüttün artık hareket kabiliyeti kalmamıştır. Devlet bunu kuşatmıştır.  Kıskaca almıştır. Bu gün bu örgütün hesap verme zamanıdır. Milletten istediğimiz şu, Mücadelesini yaptığımız örgüt Dünya da yapılanması tamamlamış bir örgüt. Bu coğrafyada ülkemizi işgalle açık bir örgüt. Bununla mücadele ederken, bizi biraz zaman tanımaları lazım. Hatalı hatasız mutlaka ayrıştırılacaktır ve bunlar hak ettiği cezayı kesinlikle alacaktır. Milletin beklediği budur. Bu yargılamalar üzün sürüyor ama sonuçları yavaş, yavaş ortaya çıkıyor. Millete hesabı vereceklerdir.’’

 

TÜRKİYE KABUĞUNU KIRDI

Türkiye’nin  kabuğunu kırdığını belirten Ak Parti Elazığ Milletvekili Ömer Serdar, Türkiye’nin belli bir noktaya geldiğine dikkat çekerek,” Türkiye küresel dünya da aktif bir aktör olarak kendini göstermeye başladı ve rahatsızlık buradan başladı. Muhalefetin dış politikada dostumuz kalmadı yaklaşımlarının çok iyi niyetli olmadığını düşünüyorum. Çünkü Türkiye öz benliği ile ortada durmazsa sosyolojilere aykırı yeni yapılanmalar ortaya çıkacak. Ve küçük devletçilikle bu bölge zenginliği tekrar yönetilmek istenecektir.  Burada tek engel Türkiye Cumhuriyeti görüldüğü için tepkilerin bundan olduğunu düşünüyorum.” diye konuştu.