HAZARBABA KAYAK MERKEZİ MİSAFİRLERİNİ BEKLİYOR

Yaklaşık dört yıldır Hazarbaba Kayak Merkezi’ni işleten ünlü turizmci, işadamı Taner Durmuş Hakimiyet okurları için işletmesine dair merak edilenleri bizimle paylaştı. Yaptığımız keyifli sohbetimizde Elazığ’ın hak etmediği bir yerde olduğunu, sahip olduğu zenginlikleri daha fazla kullanması gerektiğini söyleyen Taner Durmuş, kayak merkezinin Elazığ için önemine ve toplam turizm gelirler içerisinde sahip olduğu paydaya da dikkat çekti.

Elazığ’ın tanıtımı için çabaların yeterli olmadığına da değinen Durmuş, “Ben burayı önemsiyorum. Hazarbaba Kayak Merkezi’nin Elazığ turizmi ve Elazığ’ın tanıtımı açısından önemli olduğunu düşünüyorum” dedi.

Gün geçtikçe büyüdüklerini ve hizmetlerinin de paralel bir şekilde büyüdüğünü anlatan Durmuş, ancak destek açısından üniversitenin katkı sunmasını beklediğini ifade etti. Spor, turizm, Elazığ’ın prestiji gibi konularda ortak çalışmanın gerekli olduğunu belirten Taner Durmuş, “Elazığ ile ilgili bütün unsurların, burası ile ilgili proje geliştirmesi, buranın kayak sporunun büyümesi ve sporcu yetişmesi için herkesin bir çaba içerisinde olması lazım. Özellikle üniversitenin büyük bir rolü olduğunu düşünüyorum. Çünkü üniversiteler şehir yaşamının lokomotifidir” diye konuştu.

*** İşletmeniz ne zaman kuruldu?

İşletmemiz 1999’da kuruldu ama 2012 Aralık ayından itibaren özel bir idarenin açmış olduğu bir ihaleyle 10 yıllık bir süre ile işletmeyi kiraladık. 2012 itibariyle de biz çalıştırmaya başladık. Ve bu bizim beşinci sezonumuz. Her sezon farklı yatırımlar yaparak gelen misafirlerin ihtiyaçlarına cevap vermeye çalışıyoruz. Mevcut binaların tadilatı yapıldı. Kayak merkezi için araç ve ekipmanlar yenilendi. Personel yapısı zenginleştirildi. Ürün çeşitliliği zenginleştirilerek böyle bir hale getirildi. Hazarbaba Kayak Merkezi doğu ve güneydoğudaki illere İstanbul’a, Ankara’ya yurtdışındaki misafirlere hitap eden bir kış turizm merkezi oldu.

*** İşletmenizde kış sezonu ne zaman başlıyor ve ne zaman kapanıyor?

Sezonumuz Aralık ayında başlıyor. Mart sonuna kadar devam ediyor. Tabi dönem dönem iklim değişikliğinin etkisiyle bazı kayak merkezleri, biz de dahil olmak üzere yeterli karın bulunduğu gün sayısı giderek azalıyor. Örneğin geçen sene 40 gün çalıştık. Ama bu sene 20-25 gün erken açtık sezonu. Bir önceki sezon 105 gündü ancak ortalamamız 90 gündür. 3 aylık bir sezonu var. 3 aylık sezon içinde hem kayak sporunu hem de günübirlik gelen misafirlerimize hizmet veriyoruz.

*** İşletmenizde hangi aktiviteler gerçekleşiyor?

Tesisimizde şu hizmetler var; Kayak, snowboard, kızak, kar motoruyla eğlence. Onun dışında kayak eğitimi de veriyoruz. Deneyimli hocalarımız var. Burada her yaş grubuna, her kesimden insana kayak eğitimi veriliyor. Belli projeler kapsamında Türkiye Zihinsel Yetersiz Çocukları Yetiştirme ve Koruma Vakfı’na (ZİÇEV)  destek olduk geçen yıl. Özel çocuklara burada kayak eğitimi veriyoruz. Onların kayakla buluşması sağlandı. Yine bu yıl da buna benzer programlarımız var. Yine ilk açtığımız sezon Diyarbakır Bağlar Kaymakamlığı Gençlik Merkezi’yle bir proje yaptık. İki yıl süren bu proje kapsamında yaklaşık 700 tane öğrenciye kayak eğitimi verildi. Konaklaması yapıldı, burada kayak sporuyla buluşturuldu. Bu da güzel bir program olmuştu geçmiş dönemde.

*** Kayak sezonu bittikten sonra herhangi başka faaliyetleriniz oluyor mu?

Tabii ki, şimdiye kadar yol büyük bir problemdi. Yol asfalt yapıldıktan sonra artık yaz sezonunu da açık tutuyoruz. Yazın da işte tracking gezileri, dağcılık kulüplerinin katılımıyla dağcılık faaliyetleri onun dışında yamaç paraşütü etkinlikleri, Motokros ekiplerinin gelmesiyle Motokros etkinlikleri ve buna benzer faaliyetler ve günübirlik gelen ziyaretçiler var. Hazarbaba Kayak Merkezi’nin diğer kayak merkezlerinden farkı Hazar Gölü ve Sivrice manzarası var, güzel bir terasımız var, o terasta insanlar fotoğraflar çektiriyor, çayını ya da kahvesini içiyor hem de yamaç paraşütü etkinliklerini izliyorlar.

*** Yerli ziyaretçiler dışında yabancı ziyaretçileriniz de oluyor mu?

Evet alıyoruz. Özellikle konaklama bölümünde Hazar Gölü kıyısında bulunan otellerde konaklama yapılıyor. Onun dışında il dışı ve yurtdışından gelen misafirler oluyor tabi. Tabi yurtdışı misafirleri diğer merkezlere göre düşük. Ama biz işletmemizin tanıtımı için fuarlara katılıyoruz. Dergilerde reklamlar veriyoruz. Sosyal medyayı aktif olarak kullanıyoruz. Bu alan yani Hazarbaba Kayak Merkezi’ni daha çok insana anlatmak için bir çaba içerisindeyiz.

*** İstatiksel olarak yıllık ziyaretçi oranınız hakkında bilgi verebilir misiniz?

Şöyle söyleyeyim, öncelikle kayak eğitimi alan insanlardan söz edeyim. Bir de kayak sporunu yapanlar yaklaşık yılda 1000-1200 aralığında kayak eğitimi veriyoruz. Toplamda da 3000-4000 ziyaretçi kayakla buluşuyor.

*** En çok hangi illerden ziyaretçi alıyorsunuz?

Diyarbakır, Malatya, Batman, Mardin, Ankara, İstanbul’dan gelenler. Elazığ, Tunceli ve Bingöl’den gelen de oluyor. Ama orda da yeni kayak merkezleri açıldı. Bu çevre illerden yani Elazığ ve çevresindeki iller ve batı illeri.

*** Elazığ’daki turizm faaliyetlerinde Hazarbaba Kayak Merkezi’nin nasıl bir etkisi var?

Şöyle bir etkisi var, kış turizmi farklıdır. Dikkat çeken bir faktördür. Diğer turizm çeşitlerinden ziyade bir başka kayak merkezini kullanan bir insan farklı bir yeri keşfetmek istiyor. Burası da yeni keşfedilen bir bölge, o yüzden dışarıdan ziyaretçi katılımı artmaya başladı. Bizde bunun hazırlığı içerisindeyiz. Buradaki insanların ihtiyaçlarına cevap verecek yapıyı oluşturmaya çalışıyoruz.

*** Ulaşım konusunda sıkıntılarınız var mı? Varsa nasıl giderilmesi gerektiğini düşünüyorsunuz?

Ulaşım konusunda şu anda acentalarla çalışıyoruz, onlar ulaşımı sağlıyor. Anlaşmalı olduğumuz acentalar var. Yine kendi içerisinde üniversiteler olsun, kolejler olsun diğer okullar ulaşımı kendi içerisinde çözüyorlar. Ama biz önümüzdeki yıl hatta bu yıl bile geliştirebiliriz. Bir servis hattı kurmayı düşünüyoruz. Çünkü insanlar sürekli bizden talep ediyor. Bunu belediye de yapabilir. Yani özel girişimciler de yapabilir.

*** Ulaşım için belediye ile ortak bir çalışma yürütüyor musunuz?

Evet ortak bir çalışma yürütüyoruz. Biz buradaki süreci üretirken aşağıdaki diğer süreci de diğer unsurların yürütmesini istiyoruz. Bu bizim işimizi daha da kolaylaştırır. Çünkü bizim temel görevimiz işletmecilik. Yani altyapı ve ulaşım değil şu anda. Yaşadığımız sıkıntılardan biri de su problemi, şimdiye kadar yolu açtık şimdi bu problemle uğraşıyoruz. Bunu da yakın bir zamanda çözmeye çalışacağız.

*** İşletmeniz olarak belediye veya herhangi bir yerden destek alıyor musunuz yoksa tamamen özel mi?

Özel bir işletme. Tabi kamu kurumlarından ve yerel yönetimlerden kısmi bir destek alıyoruz. Ama bu yeterli mi, değil. Burada sadece işletmenin buranın tanıtımında rol alması için sadece altyapıyı tamamlaması yetmiyor ve turizm ile ilgili tüm kurumların ve turizm girişimde öncü olacak bütün kurumların bir parça destek olması şart. Yani bu yerel yönetimler veya sivil toplum örgütleri, belediyeler, kamu kurumları olabilir. Herkese düşen bir parça görev var. Örneğin Orman Bölge Müdürlüğü ağaçlandırma yapabilir, Telekom hizmetleri geliştirilebilir. Onun dışında TEDAŞ elektrik hizmetini geliştirebilir. Belediye altyapı, su ve bununla ilgili hizmetleri geliştirebilir. Burada aslında herkese bir görev düşüyor. Herkes görevini yerinde yaparsa bizde işletmeci olarak görevlerimizi daha rahat yapabiliriz.

*** Son olarak neler söylemek istersiniz?

Ben burayı önemsiyorum. Hazarbaba Kayak Merkezi ve burası Elazığ turizmi açısından ve Elazığ’ın tanıtımı açısından da önemli bir yer olduğunu düşünüyorum. Bu anlamda Elazığ ile ilgili bütün unsurların, burası ile ilgili proje geliştirmesi, buranın kayak sporunun büyümesi ve sporcu yetişmesi için herkesin bir çaba içerisinde olması lazım. Özellikle üniversitenin büyük bir rolü olduğunu düşünüyorum. Çünkü üniversiteler şehir yaşamının lokomotifidir. Bütün şehrin aktörlerini bir araya getirebilecek, harekete geçirebilecek sadece şehirdeki turizm faaliyetlerini değil diğer faaliyetleri de harekete geçirebilecek, aktif hale geçirebilecek öğrencisiyle, çalışanıyla, rektörüyle aslında üniversitenin rolü büyük burada. Biz şimdiye kadar diğer kurumlardan istediğimiz desteği kısmen de olsa alabildik. Ama üniversitenin şuana kadar burası ile ilgili herhangi bir çalışması olmadı. Üniversitenin sportif kulüpleri, dağcılık kulüpleri, iletişim ekibi, akademisyenleri, öğrencileri burada yeni şeyler yapabilir. Biz aslında üniversite ile doğru çalışırsak hem kış turizminde hem de Hazarbaba’nın tanıtımında etkin bir rol oynarız.