HAZAR'IN İKİ YÜZÜ
Hafta sonu Hazar gölü ile ilgili iki haber yayınlandı gazetelerimizde. Biri iyi, biri kötü. Hadi iyisinden başlayalım. Sıcakların bastırmasıyla halkımız serinlemek, dinlenmek ve piknik yapmak için tercih ettikleri mekânların başında elbette ki Hazar Gölü geliyor.
Bu gerçeklik tüm ulusal kanal ve gazetelerde "Ne Bodrum, ne Marmaris burası" doğunun gizli denizi "Hazar Gölü" başlığıyla verilen bir haberle çok güzel yansıtılmış.
Görüntüler harika, tabiat harika, gölde serinlemek için yüzen ve sandal keyfi harika.. Haberin teması ve amacı bu saklı cennetin nimetlerinden Elazığlıları da haberdar etmek ve davet etmek ama görünen o ki bizden çok komşu şehirler faydalanıyor bu nimetten.
Diyarbakır, Malatya, Bingöl, Tunceli, Adıyaman, Şırnak, Şanlıurfa ve Mardin başta olmak üzere birçok şehirden vatandaşlar, denize uzak olmaları nedeniyle tatil için Hazar Gölü'nü tercih ediyor ve bu tercihlerinden de memnun olarak ayrılıyor şehrimizden.
Gelelim kötü habere. Yaz aylarını Hazar kıyısındaki yazlığında geçiren Fırat Havzası Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Semih Erdem, gazeteci duyarlılığı ve çevre bilinciyle bir gerçeğe dikkat çekti ve yetkilileri Hazar Gölü yüzeyinde oluşan kirlilik sebebiyle uyardı.
Başkan Erdem, bu durumu ilimiz valisi Erkaya Yırık’a da bildirdi ve Vali Bey’in verdiği talimatla kirliliğin giderilmesi yönünde harekete geçildi.
Hazar Gölü, bir başka şehirde olsa eminiz ki bu güzellikten bölgenin hatta ülkenin akın edeceği bir cazibe merkezi oluşturulur.
Yaz ve piknik sezonunun başlaması sonucu halkımızın duyarlılığı yanında yetkililerimizin de Hazar gölü ve çevresine ayrı bir özen ve ihtimam göstermesi gerekir.
Hazar; ya güzelliğiyle yüz akımız ya da bakımsızlığı ve kirliğiyle yüz karamız olur. Biz yüz aklığından yana olmalı ve bu uğurda adım atmalıyız.
