'Hatırlamıyorum!..'

24 Ocak 2020 depremi sonrası yapılan yıkım işlerinin açık ve şeffaf ihalelerle değil de yıkım sektörü ile ilgisi olmayan kişilere şifahi olarak dağıtıldığı iddiaları sonrası başlatılan soruşturma kapsamında Malatya Çevre Ve Şehircilik İl Müdürü'nün, ihale verdiği iddia edilen gazeteci ile whatsapp yazışmalarını soran hakime 'O günlerde yoğun çalışıyorduk şu an hatırlamıyorum' dediği yönünde iddialar damgasını vurdu. Konu ile ilgili birçok kamu kurum ve kuruluş yöneticisi yargı önünde hesap veriyor

'Hatırlamıyorum!..'
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Elazığ- Sivrice merkezli olarak 24 Ocak 2020’de meydana gelen 6.8 büyüklüğündeki deprem sonrası yapılan birçok uygulamalardaki yanlışlıklar gibi kamuoyunda sıklıkla tartışılan ve herhangi bir ihale ve duyuru yapılmadan belirli kişilere verilen yıkım işlemlerindeki yolsuzluk ve usulsüzlükler yargıya taşındı.

Malatya Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı ile Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün sorumluluğundaki bazı ihalelerle ilgili usulsüzlük iddiaları hakkında Malatya Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan ilk soruşturmanın yargılaması Malatya 10. Asliye Ceza Mahkemesinde devam ediyor.

malatyahaber.com haber sitesinde yayınlanan haber, yıkım işlemlerinin nasıl keyfi uygulamalarla dağıtıldığı iddialarını ve herhangi bir ihale yapılmadan şahıslara “yıkımı size verdik, başlayabilirsiniz” dedikten sonra yıkımı durdurduklarını ve bu süreçte şaibeli işlemlerin gündeme geldiği iddialarını ortaya koydu.

İKİNCİ DURUŞMA
Malatya Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından yıkım listesine alınan iki okul binasının ihale yapılmaksızın ve resmi herhangi bir prosedüre uyulmaksızın,   Çevre ve Şehircilik Malatya İl Müdürlüğü yetkilileri ve bazı siyasilerle bağlantılı olduğu ileri sürülen T.G. adlı kişiye verilmesi hakkında başlatılan soruşturmaya ilişkin davanın ikinci duruşması geçtiğimiz günlerde yapıldı.

Duruşmaya Sanık T.G., tanıklar Çevre ve Şehircilik Malatya İl Müdürü F.O., Malatya Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı (YİKOB) İdari ve Mali İşler Müdürü S.D., YİKOB Yatırım Müdürü A.Y. ve Kazım Karabekir İlkokulu Müdürü O.T. katıldı.

“ORTAK DEĞİLİM, SADECE PROSEDÜRÜ ANLATTIM”
malatyahaber.com haber sitesinde yer alan habere göre; Malatya 10. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın duruşmasında; deprem sonrası, kamuya ve özel şahıslara ait binalardaki deprem hasarını tespit etmek ve hasar düzeyine göre, yıkılması gereken binaları belirlemekle yükümlü olan,  Malatya Çevre ve Şehircilik İl Müdürü F.O. tanık olarak dinlendi.

Çevre ve Şehircilik Malatya İl Müdürü F.O., beyanında, sanıkla görüştüğünü, ancak sanığın verdiği ifadede adeta kendisiyle ortak hareket ettiğini ileri sürmesine karşılık, sanığa sadece, binaların yıkım ihalesine katılması konusunda izlemesi gereken yolu anlattığını öne sürdü.

“ŞU AN HATIRLAMIYORUM”
Sanık T.G.’nin, kendisiyle okul yıkımları ve ihaleler konusunda Whatsapp yazışmaları olduğunu hatırlatması ve bu mesajların duruşmada okunması üzerine, Sanık T.G. ile Whatsapp üzerinden yazıştıklarını kabul eden İl Müdürü F.O., Whatsapp yazışma içeriğini ise hatırlamadığını söyledi.

Halen İl Müdürlüğü görevini sürdüren F.O., mahkemede, iki okul binasının yıkımı ile ilgili olarak kendisine yöneltilen sorulara karşılık olarak; deprem sonrası yaşanan yoğunluktan dolayı, dava konusu olayları da tam olarak hatırlamadığını söyledi.

Çevre ve Şehircilik İl Müdürü F.O. mahkemede tanık olarak verdiği ifadesinde şu iddiaları ileri sürdü:
“Olay tarihinde ben Çevre Şehircilik İl Müdürü olarak görev yapmamın yanı sıra Çevre-Şehircilik Koordinasyon Müdürlüğü görevini de yapıyordum. Bu süreçte depremden hasar gören okul binalarının yıkımları hususunda ihale sürecini yönetiyorduk, başvuran müteahhit firmalar ile sözlü görüşmeler yapıyorduk. Bu süreçte çok yoğun çalışıyorduk. Bana sormuş olduğunuz olayın detaylarını tam olarak hatırlayamıyor olabilirim. Sanık tarafından mahkemenize sunulan ve bana huzurda okuduğunuz Whatsapp yazışmalarını şu an hatırlamıyorum. Biz sanık ile Whatsapp ile yazışmıştık ancak içeriğini hatırlamıyorum. Neticede sanığa yargılama konusu 2 okulun ihalesiz olarak yıkım işini yapması için ne sözlü ne yazılı yetki vermemiştik, ne de kendisi ihaleyi kazanmıştı. Bu tür ihalelerde biz yaklaşık maliyet hazırlıyorduk. Enkaz ve yıkım bedellerini ayrı ayrı hesaplıyorduk. Her ne kadar sanık savunmalarındı adeta kendisiyle ortak hareket ettiğimi ileri sürmüş ise de ben sadece kendisine ihaleye davet edilmesi hususunda izlemesi gereken yolu anlatmıştım. Ben söz konusu ihalenin kimde kalacağını ayarlama makamı değilim. Böyle bir görev ve yetkim de yoktur. Bunu ihale komisyonu yürütüyordu, zaten bahse konu okulların yıkımı için ihale de yapılmamıştı. Bunun dışında ben sanığın yıkımını gerçekleştirmeye başladığı okullar için gerek kendi yetkimin olduğu,  gerekse diğer kamu kurumlarındaki yetkililerle ne gibi bir görüşme yaptığı konusunda bilgim yoktu.”

“BİR SİYASİ TELEFON AÇTI MI?”
Duruşmada hazır bulunan sanık T.G. duruşma hâkimine, F.O’ya, “Bahse konu ihaleleri kazanması hususunda kendisine yardımcı olunması için bir siyasinin telefonla arayıp aramadığının” sorulması talebinde bulundu hakim bu soruyu sordu.

 F.O. “Biz depremin akabinde sivil vatandaşlara ait olup yıkımları aciliyet arz eden binaların derhal yıkılması için ilgili mevzuat çerçevesinde ihale düzenlemeksizin enkaz bedeli karşılığında yıkım işini sanığa ve diğer müteahhitlik firmalarına vermiştik. Beni bir siyasi sanığa yardımcı olmam hususunda kimse aramadı. Bence sanık sivil vatandaşlara ait olan binaların ihale düzenlenmeksizin yıkılması işi ile yargılama konusu iki okulun ve benzer kamu binalarının ihale düzenlenerek yıkılması gerektiği hususunu birbirine karıştırmaktadır” şeklinde cevap verdi.

“ARACILIK YAPTI”
Malatya Valiliği YİKOB İdari ve Mali İşler Müdürü S.D. ise mahkemede tanık olarak şu ifadeleri ileri sürdü: “Malatya Valiliği kurumumuza depremden hasar gören okul binalarının yıkımı konusunda talimat verdi. Sanık bu süreçte bizimle görüşmeye geldi. Ben de bunun üzerine konuyla ilgileniyor ise ihaleye girmesi için evraklarını hazırlamasını, ihaleye başvurabileceğini söyledim.  Ayrıca bu işe yetkin olduğunu gösterir kartını ve şirket bilgilerini gösterir belgelerini sunması halinde davette bulunabileceğimizi söyledim. Bu şekilde sanık bazı müteahhitlik firmalarının özel şahıslara ait olup çok katlı olan binaların yıkım işine aracılık yaptı. Ancak bana sormuş olduğunuz 2 devlet okulunun ihalesine girip girmediğini, yıkım yapıp yapmadığını bilmiyorum. Çünkü bu konu benim vazife alanım dışındadır. Ben bunun dışında sanığın F.O. İsimli Çevre ve Şehircilik İl Müdürümüzün yanımıza gelip konuyla İlgili görüşme yapıp yapmadığını bilmiyorum.”

 “SANIK MÜTEAHHİT DEĞİL, GAZETECİDİR”
Malatya Valiliği YİKOB Yatırım Müdürü A.Y. ise mahkemede tanık olarak verdiği ifadesinde, “Ben olay tarihinde YİKOB’da yatırım müdürü olarak görev yapıyordum. Yaklaşık 13 okulun yıkımı hakkında bize Milli Eğitim Müdürlüğünden talep gelmişti. Bu okulların yıkımı İçin ihale düzenlenmesi gerekiyordu. Ancak pazarlık usulüne göre yapılacak olan ihaleye katılan olmadığından İptal kararı aldık. İhaleden yaklaşık 10 gün önce İnşaat şube müdürümüz M.A.,beni  aradı. Kazım Karabekir Okulunu yıkmak İçin bir müteahhidin geldiğinin bu okulun çevre duvarlarının üzerindeki korkuluk demirlerini şahsın söküp sökemeyeceğini sordu. Ben kendisine henüz İhalenin yapılmadığını, yetkili okul müdürünün kolluğa haber verebileceğini, yapılan işlemin usulsüz olduğunu söyledim. Bu şekilde telefonu kapattık. Hatta Çevre ve Şehircilik İl Müdürümüz F.O.’yu aradım. O da benim söylediğime benzer sözlerle yapılan İşin yetkisiz olduğunu söyledi. Ben bildiğim kadarıyla sanığın kendisine ait bir müteahhitlik şirketi yoktur, gazetecidir. Kendisinin yıkım İhalesini almadığını biliyorum. Yaptığımız ve katılan olmadığı İçin İptal ettiğimiz ihaleye katılmamıştı. Davet edilen firmalar arasında değildi. Yapılan İhaleye davet de ihaleye davet yazısı İle İstekli ve yetkin olan firmalara yapılmıştı. Ancak telefonla bilgi vermiştik ve firmalara davet yazınız hazır gelip alabilirsiniz, dedik. Benim olaya İlişkin bilgim ve görgüm bundan ibarettir.” İddialarını ileri sürdü.

 “YIKIM İŞİNİ BEN ALDIM DEDİ VE YIKIMA BAŞLADI”
Davanın bir diğer tanığı olan Kazım Karabekir İlkokulu Müdürü O.T. ise, ifadesinde; sanık T.G.’in okula gelerek, okulun yıkım işini aldığını söylediğini, bunun üzerine, Milli Eğitim Müdürlüğü İnşaat – Emlak’tan sorumlu M. A.’yı aradığını, M.A’nın kendisine, sanığın belirli yerlerde yıkıma başlayabileceğini söylediğini; daha sonra Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nde yetkili ‘Y.Bey’i aradığını, bu kişinin konuyu birkaç gün araştırması gerektiği yönünde cevap verdiğini belirterek, “Ben daha sonra M.A.’dan aldığım sözlü müsaade ile sanığın okula girip sökmesi gereken malzemeleri sökmesine müsaade ettim” dedi.

VALİLİKTEN BELGELER İSTENDİ
Duruşmada, Milli Eğitim Müdürlüğü İnşaat Emlak Şubesi’nden M.A. ile Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü yetkililerinden Y.K.’ın tanık olarak mahkemeye celbine karar verilmesinin yanı sıra, Malatya Valiliği’nden dava konusu okulların yıkım ihalesi sürecine ilişkin belge ve bilgi talep edildi.

“İHALEYİ ZATEN BANA VERECEKLER”
Depremden etkilenen Akçadağ- Kepez’deki Çok Programlı Lise (ÇPL) binasında, okul yöneticileri ve muhtardan habersiz başlayan söküm çalışmaları üzerine, sökümü yapan şahıslardan birinin (T.G.’nin) “Okulun yıkım ihalesini bana verecekler. Yağmur-yaş gelmeden sökümümüzü yapalım” yanıtını vermesi ile başlayan süreçte T.G. tutuklanarak bir süre tutuklu kalmış, soruşturma sonrasında çok ilginç ihale usulsüzlüğü iddia ve suçlamaları zinciri ortaya çıkmış Malatya Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma açılmıştı. Halen bazı soruşturmalar devam ederken, idari soruşturmaların ise tamamlanmadığı öğrenildi.