HARAP OLMUŞ TARİHİ YAPI: VENK KİLİSESİ
Bu eserler ilimizin birçok köşesine yayılmıştır
Bu eserler ilimizin birçok köşesine yayılmıştır. Elazığ denilince akla ilk gelen yer Harput’tur bunun sebebi birçok devlete ev sahipliği yapmış olmasındandır. Harput’un böyle merkezi bir konumda olması tarihi eser ve yapı konusundan çok zengin bir kültüre sahip olmasını sağlamıştır. Ama Elazığ tarih yapılar açısından sadece Harput ile sınırlı değildir. Zamanında mesire adı verilen günümüzde Elazığ kent merkezi ve bağlı köylerin bulunduğu alanı kapsayan bölgede de eski dönemlerden kalma yapılara rastlamak mümkündür. Bu da aslında Elazığ’ın bir bütün olarak ne kadar zengin bir tarihe sahip olduğunu gösteriyor. Elazığ’da yıllarca farklı etnik kökenden insanlar bir arda huzur içinde yaşamışlardır. Kimi zaman aynı mahdigerede kimi zaman aynı köyde farklı etnik kökene ve dine sahip insanlar yaşamışlardır. Birbirlerinin ibadetlerine saygı duymuşlar çok iyi komşuluk ve dostluk ilişkileri kurmuşlardır. Elazığ’da yaşamış olan Ermeni vatandaşlarımız yöremizde birçok tarihi yapı bırakmışlardır. Bu yapılar içinde en önemlisi kiliselerdir. Elazığ’da birçok eski Ermeni kilisesi bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi de merkeze bağlı Tadım köyünde bulunan Venk Kilesidir. Elazığ’ın güneyine doğru yöre diliyle “Dujjik” adı verilen sivri bir tepe bulunmaktadır. Bu tepeyi geçtikten sonra 5-6 km gidilince ufak bir mezraya ulaşılmaktadır. Tadım Köyüne bağlı bu mezranın ismi Venk’tir. Mezranın alt tarafına düşen tarlaların içerisinde eski bir kilise olan Venk Kilisesi bulunmaktadır. Oldukça harap bir halde bulunan bu Venk Kilises yarıya kadar toprağa gömülmüş bir vaziyettedir. Kilise iki büyük odadan oluşmaktadır. Kilisenin batı kısmında olan giriş kapısından içeriye girildiği zaman ilk başta büyük odanın içine girilmektedir. Bu büyük odanın üstü tonoz ile kapatılmıştır. Bu tonoz düzgün kesme taşlardan yapılmış olan dört adet silindirik sütun üzerine oturtulmuştur. Gerek silindirik sütunlar, gerekse sütunların üzerindeki bindirme taşlar oldukça görkemli gözükmektedir. Odanın içindeki sütunların taban kısımları bir hayli tahrip edilmiştir. Tahrip edilen bu sütunlar neredeyse uç uca ayakta durmaktadır. Ana giriş kapısından daha büyük olan bir kapıdan geçildiği zaman üstü kubbe ile kapatılmış ikinci büyük bir odaya ulaşılmaktadır. Oldukça geniş olan bu odanın kubbesi dörtgen kasnak üzerine yerleştirilmiştir. Aynı zamanda odanın sağ ve sol taraflarında üzeri yarım daire şeklinde yapılmış kubbeler göze çarpmaktadır. Büyük kesme taşlardan yapılan bu yarım kubbeler papatya yaprağını andırmaktadır. Kilisenin giriş kapısının doğu tarafında kalan ayrı bir oda bulunmaktadır. Bu oda ortadan kemerle ayrılmıştır. Bu odanın üst kısmı tonozdan yapılmıştır. Odada ayrıca iki ufak pencere bulunmaktadır. İskeleti oldukça sağlam gözüken bu kilise halen daha ayaktadır. Kilisenin yapısı üzerinde birçok tahribat oluşmuştur. Kesme taşlarının yerinden oynatılması ve define avcıları tarafından kazı yapılması tarihi kilisede birçok tahribata neden olmuştur. Bu konuda ilimiz yöneticilerine büyük bir iş düşmektedir. Tarihi ve turizm açısından önemli bir değere sahip olan Venk Kilisesinin restore edilerek eski haile getirilmesi önemli bir konudur.