Haki Düşünceler

Hayatımızın bir parçası ve hatta yaşam kaynağımızdır renkler. Hayatımızın her dem içinde olan ve günün her saati ruberu yüz yüze geldiğimiz renkler, bizim karakterimizi ve düşüncelerimizi de etkiler.

Haki Düşünceler
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Yaşamımızın bu denli içinde olan renkler, bizi birçok konuda motive eder ya da olumsuz güdüler. Bu etkilerin en önemli ve baskın olanı ise psikolojik etkidir.

Renklerin en güzeli olan yeşil rengi, doğayı çağrıştırır. Yeşil renk, insana güven ve huzur verir; ayrıca, yeşil umudu temsil eder. Yeniliği, gençleşmeyi ve canlanmayı temsil ederek insanların daha canlı hissetmesini sağlar. Aynı zamanda cömert olma, paylaşma ve uyumlu olma anlamları da vardır.

Ancak yeşilin biraz toprak rengine yakın hali olan haki rengi için aynı şeyleri söylemek çok mümkün değil. Yeşilin koyuya evrildiği haki rengi, daha çok olumsuz düşünceleri, geçmişin fayda getirmeyen hesap sormaları ve muhasebesini getirir zihnimize.

Haki düşünceler, olumsuzluklara odaklanır, aslında somut olarak o kadar da kötü olmayan durumlarda bile kendimizi en kötüsünü düşünürken bulabiliriz.

Aslında hepimizde bir olumsuzluk önyargısı vardır. Olumsuzluk önyargısı;  artık geçmişte kalmış, doğru ya da yanlış, mutlu ya da mutsuz bir dolu olumsuz şeyleri, olumlu şeylerden daha yoğun bir şekilde sürekli düşünmemiz ve hissetmemizdir.

Oysa yaşanmışlıklar, iyisiyle ve kötüsüyle geride kalmıştır. Bunlara takılıp kalmak, bunun üzerinden sorgulamalar yapıp suçlular aramak bizi mutlu kılmadığı gibi bu cenderenin içinde boğulmamızı getirir.

 Hepimiz hayatımızın belirli dönemlerinde yaşadıklarımız sonrası olumsuz hislere ve düşüncelere sahip oluruz. Bu durum normaldir ve insanidir.

 Uzun zaman olumsuz düşüncelerin etkisinde kalan birisinin olumlu düşüncelere geçmesi elbette çok kolay olmaz. Hele hele siz hala geçmişe takılı kaldıysanız ve hala bu yaşanılan bu durum için birilerini suçlama konusu dışına çıkamıyor, durumu kabullenmek istemeyip aynı kaleyi dövmeye ve aynı burçlara top atmaya devam ediyorsanız, bu durum sizleri mutlu etmediği gibi huzurlu da kılmayacaktır.

Geçmişi geçmiş kabul edip günü günde yaşamak ve bu günü günün şartlarına göre değerlendirmek sizi hayalinizdeki mutlu sona götürmeyecekse bile mutsuzluğa demir atmanıza mani olacaktır.

Hakilere bürünmek ve haki düşüncelerle yaşamak bize  kasvetlerle ve psikolojik boğulmalarla dolu bir hayat sunuyorsa, bu durumu enine boyuna değerlendirmelerinden, önyargılardan ve geçmişin yargılama ve sorgulama dolu yaklaşımından sıyrılmadan düzletmemiz mümkün değildir.