HAK SAHİBİ AMA BİLGİ SAHİBİ DEĞİL

24 Ocak depremi sonucu ev ve işyerleri hasar gören vatandaşlarla ilgili hak sahipliği çalışması tamamlandı ve internet ortamında yayınlandı.

Hak sahibi olan vatandaşlar ile hak sahipliği verilmeyen insanlarımızı bu aşamadan sonra nasıl bir sürecin beklediği ile ilgili herhangi bir açıklamanın yapılmamış olması  bilgi kirliliğine de sebep oluyor.

MÜRACAATLAR DEĞERLENDİRİLDİ

Bilindiği gibi 24 Ocak tarihinde meydana gelen depremde hasar alan yapılarla ilgili hak sahipliği başvuru süreci 13 Ağustos tarihinde tamamlanmıştı.

Yapılan başvurular incelendi ve sonuçları kamuoyuyla açıklandı.

 24 Ocak depreminin ardından ilimizde ağır ve orta hasarlı olmak üzere toplamda 31.680 afetzedenin 24. 779’u hak sahipliği için talepte bulundu.

Yapılan incelemeler sonucunda müracaat eden vatandaşlardan 16.208’i hak sahibi olurken 6.350’si ret edilerek hak sahibi olamadı. Eksik ya da yanlış evrak sebebiyle hak sahibi olmayanlar için ise 15 gün devam edecek itiraz süresi ise pazartesi günü itibariyle başladı. İtirazlar yeniden değerlendirilecek ve belgelerin tamamlanması ile birlikte birçok hemşerimiz de hak sahibi olacak.

AĞIR HASARLI BİNA ÇOĞUNLUKTA

İlimizde gerçekleştirilen  hasar tespit işlemleri sonucunda ağır hasar raporu verilen 21.601 afetzededen 20.498’i talep ve taahhütname verdi. 13.330’u hak sahi olurken 5.009’una ise ret verildi.

Ağır hasarlı olan ve talep ve taahhütname başvurusunda bulunanların yüzde 75'ine hak sahipliği verilirken yüzde 25'ine ret verilmiş oldu.

Depremde ağır hasar alan 6.597 işyerinden 2.693’ü için talep ve taahhütname verildi. 654’ü hak sahibi olurken, 845’i ret edildi.

Orta Hasarlı olan 10.079 afetzededen 4.281’i talep ve taahhütname verirken 2.878’i hak sahibi olurken, 1.341’i ret edildi.

HAK SAHİBİ OLMAYANLARIN MAĞDURİYETİ

Depremde mağdur olduğu halde gerek mülkiyet problemi gerekse eksik evrak ya da hatalı işlem neticesinde hak sahibi olmayanları nasıl bir akıbetin beklediği de merak konusu oldu. Evleri yıkıldığı halde herhangi bir şartı taşımadığı gerekçesi ile hak sahibi olarak görülmeyen vatandaşlar için kolaylaştırıcı önlem ve kararlan alınmasının gerekli olduğuna dikkat çeken vatandaşlar, devletin yapacağı konutların bedelini zaten vatandaştan alacağı gerçeğine dikkat çekerek bu işlemleri kolaylaştırmak gerektiğini ve bunun için de bürokratlar ile siyasilerin inisiyatif almaları gerektiğini ifade ediyorlar.

BUNDAN SONRA NE OLACAK?

Hak sahipliği açıklamalarından sonra nasıl bir sürecin işleyeceği konusunda vatandaş yeterli bilgiye sahip değil.

Hak sahibi olan insanların, yıkılan evinin yerine nerede ev verileceği, daha büyük ve küçük daireler için nasıl bir bedel belirlenip bu bedelinin kendisine verilecek konutun fiyatından düşürülüp düşürülmeyeceği, düşürülecekse eski binaların yaş, mevki ve metrekare özelliklerinin hesaba katılıp katılmayacağı merak ediliyor.

HAK SAHİBİ OLAMAYAN MAĞDURLAR

Evleri hasarsız olduğu halde sırf riskli alan olarak ilan edilen yerde bulunduğu için evleri yıkılan ve AFAD  tarafından yayınlanan hak sahipleri listesinde isimleri olmayan vatandaşlara yönelik nasıl bir çalışma yürütüleceği, sağlam olduğu halde yıkılıp mağdur edilen,  taşınma ve kirada oturma da dâhil yığınla sorunla boğuşmak zorunda kalan bu insanlara hangi hak ve imkânların verileceği de merak konusu oldu.

İKİNCİ VE ÜÇÜNCÜ EVLER KAYIP MI?

Depremde birden çok sayıda evi zarar gören ve yıkılan mülk sahipleri için sadece bir ev için hak sahipliğinin kabul edilip diğerleri için ret verilesinin de sıkıntılı ve oldukça zaman alacak bir hukuki sürecin başlamasına sebep olacağını belirten uzmanlar, bu konuda vatandaşın mağdur edilmemesi konusunda başta siyasilerimiz olmak üzere il yöneticilerimiz ve bürokratların inisiyatif almaları gerektiğini ifade ediyorlar.

AVUKATLAR ÇALIŞMA YAPIYOR

Deprem sonrası gerek hak sahipliği, gerekse diğer hak kayıpları konusunda yaşadıkları mağduriyetleri yargıya taşımayı düşünen vatandaşlar için çok sayıda avukat ve hukuk büroları ön çalışma ve hazırlıklarını yapmaya başladı.

TOKİ projeleri ya da merkez ve  köylerde benzer konularda hak mağduriyeti yaşayanlar için avukatlar zaman zaman sosyal medya hesaplarında vatandaşı uyaran ve haklarını korumak amacıyla nasıl bir yol izleyeceklerine dâhil paylaşımlar yapıyorlar.

Radyo, televizyon programları ya da gazetelerde vatandaşı uyaran ve bilgilendiren avukatlar, bu konudaki çalışmalarını kamuoyuyla paylaşmaya devam ediyorlar.

DEVLET, HALKIN TARAFINDA OLMALI

Deprem sonrası yaşanan mağduriyetlerin bir bölümünün yargıya taşınacağını ve hukukun genelde halkın tarafında olmak ve vatandaşın lehinde karar verme teamülünün de göz önünde bulundurulması gerektiğine dikkat çeken uzmanlar, devletin bu süreci de dikkate alarak konu yargıya taşınıp hem süre hem de iki tarafın da yargılama giderleri ve avukat ücretlerinin de göz önünde bulundurarak halkın lehine olacak adımları önceden atmasının daha faydalı olacağını ifade ediyorlar.