Gençler İftarda
Ak Partili milletvekilleri, belediye başkanları ve teşkilat mensuplarının bugünlerde gençlerle daha sık bir araya gelip iftar ve sahur programları yaptıklarını medyadan takip ediyoruz.
Aslında her şey, Ak Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal’ın memleketi Kahramanmaraş’ta ziyaret ettiği ve hatta mutfağına girip yemek yaptığı öğrenci evindeki menemende sucuk görünce "Yalnız bunlar menemenin içine sucuk katmışlar. Az önce bunlar şikâyet etmiyor muydu ya?" şakasıyla başladı.
Ünal’ın bu adımı Ak Partililerde bir genç ve gençlerle iftar, sahur ve diğer etkinliklerin sıkça yapılmasına sebep olan kararın çıkmasına sebep oldu.
Gençlerin Ak Parti’ye oy vermeyeceği, hele hele Z kuşağının Ak Parti’ye sıcak bakmadığı yönündeki tespitleri dikkate alan Ak Parti Genel Merkezi, Ramazan ayını da fırsat bilip doğru bir karar ve adımla tüm teşkilatlarına, Milletvekillerine ve Belediye Başkanlarına gençlerle birlikte olma noktasında programlar yapılmasını tavsiye etti.
Bunun yansıması olarak da ülkenin dört bir yanından Ak kadroların gençlerle buluşma, sohbet ve muhabbet etme görüntüleri yasıyor.
Gençlerle buluşma ve birlikte olma programları güzel neticeler verecek bir adım. Zira gençler, siyaset kurumuna çok sıcak bakmasalar da sevdiği, güvendiği ve kendileriyle samimi bir iletişime giren siyasi kişilikleri benimseyip görüşlerine önem veriyorlar.
Bu programların önemli bir tarafı da Ak Parti’nin kendini birinci ve yetkili bir ağızdan dinlemeleri. Bugüne kadar hep eleştirilen isimlerle karşılaşıp muhabbet bağı kurulunca hiç de öyle olmadıklarını görünce ezber bozuluyor. Bunun sonucu olarak destek noktasına gelinse bile aşırı muhalif konumdan nötr konuma ulaşabiliyor gençlerimiz.
Bu iftar ve sahur programlarının en önemli ve güzel tarafı da zaten maddi açıdan zorda ve darda olan gençlerimizin, partilerin ikramlarıyla iftar açıp sahur yapmaları. Siyasi getirisi olmasa bile bu durum manevi açıdan az bir şey mi sizce?
