Geç Kalmış Bir Değişim
DSİ Bölge Müdür Yardımcısı Hacı Akgül'ün bulunduğu görevden alınarak eşdeğer olan Kars Bölge Müdür Yardımcılığı görevine atanmasıyla ilgili değişik yorumlar görüyoruz sosyal medya mecralarında.
Şunu açıklıkla ifade ve iddia ederiz ki bu şehirde DSİ ile ilgili en çok yazı yazan, bu kurumun çalışmalarını yakından takip edip doğru işlerini takdir, yanlış ve eksikliklerini tenkit eden en çok yazı yazan Hakimiyet Gazetesi’dir.
Ve yine bizler şehrin en önemli ve çözülmesiyle birlikte hemen herkesin ekonomisine, yaşam standartlarına ve günlük hayatına yansıyacak, şehri büyütecek ve güçlendirecek ovaların sulanması konusunda en hassas olan, kırmızı çizgisi bu sorun olan bir gazeteyiz.
DSİ; yıllardan beri tabiri caizse çelik çomak oynadı bu şehirde. Elazığ ile ilgili ciddi ve sadra şifa olacak bir proje üretemedi. Aslında üretemedi demek biraz haksızlık olur. Üretti bir dönem proje. Uluova’nın sulanması için hazırladıkları ve gururla dönemin milletvekili Metin Bulut’a sunup birlikte dönemin Tarım ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu’na sunduklarında; “Hazırlayıp bana getirdiğiniz proje, benim ülke genelinde sulamaya ayırdığım bütçenin yarısını alıp götürecek bir proje. Kim yaptı bu projeyi? Bu yanlış bir proje” demiş ve Metin Bulut bu anekdotu anlattığı televizyon programında cümlesini “böylesine yanlış ve olmayacak bir proje götürdüğümüz için çok utandım ve mahcup oldum”” diye bitirmişti cümlelerini.
Söz konusu Kars’a tayini çıkan Hacı Akgül’ü tanımayız etmeyiz. Ancak bu kurumun son 20 yılında en etkili olan ve gelen bölge müdürlerine yön verip rota çizmeyi ve kısa süre sonra da tayinin çıkmasını sağlayan, bu sebeple yıllarca bölge müdürlüğüne vekil olarak bakmayı başaran bir bürokrat olduğunu kurumdakilerin hemen hepsi dile getiriyor.
Bugüne kadar hiç bir başarısı olmayan, bırakın başarıyı, lojmanların yapılması, kurum içindeki imar yolu üzerine korsan bina yapan ve sadece sulama projelerinde değil, şehrin gelişimine de engel olan bir bürokratın görevden alınması oldukça isabetli ve yerinde bir tasarruf olmuştur.
Kimse vazgeçilmez, hele hele yeri doldurulamaz değildir. Şimdiye kadar şehre bir hizmeti olmamış bürokratın görevden alınması kadar doğal ve normal bir şey olamaz.
Hele hele bu görevden alınması bazı siyasilerimize ve şehir efsanelerine bağlamak asla inandırıcı ve gerekçe değildir. Hacı Akgül’ün görevden alınmasına yönelik tepkiler ortaya koyan dostlarımıza tek sorumuz ve talebimiz var. Lütfen Akgül’ün bu şehre bir hizmetini söylesinler. Tek bir hizmetini…
Keşke siyasilerimiz sadece bir bürokratı değil, ortaya koydukları performans programlarına bakarak başarısız gördükleri bürokratları da sıklıkla değiştirse.
Son sözümüz şu olsun. Kamu kurumlarında yaşanan en önemli sorun ve sıkıntılı konu, bir bürokratın kendisinde olmayan yetenek, ehliyet ve liyakati kendinden menkul görüp yıllarca siyasilere yutturmasıdır. Ama bir hakkı teslim etmekte fayda var. Adamlarda yetenek, liyakat ve ehliyet yok ama kendilerini pazarlayacak ve yetenekli olarak sunacak bir mahareti var. Bunu da takdir etmek lazım. Bu da özel bir yetenek olsa gerek. Zira herkes bunu yapamaz. Hele hele ben asla bunu yapamam.
Demek ki DSİ Genel Müdürlüğü ve siyasilerimiz artık bu numaraları çok yutmuyor ve şehrin en önemli kurumu olan DSİ’nin önünde engel teşkil eden badireleri kaldırabiliyor.
Kaldı ki DSİ Genel Müdürlüğü sadece Hacı Akgül’ü değil, aynı kararnamede 66 yöneticinin daha yerini rotasyonla değiştirmiş.
Bizler bu değişimi doğal, normal hatta geç kalmış bir adım olarak görüyoruz. Darısı diğer kurumların başına…