FUTBOL'DA ''TEMİZ KAN''

Günümüz Türk Futbolunda motivasyon çok önemli. Kuşkusuz bunu Ülkemizde futbolcular üzerinde en iyi yapan ise A Milli Takım Direktörü Fatih Terim... Futbolcular üzerinde ise yeni bir Antrenör’ün varlığı Enternasyonal anlamda da geçerli. Temsilcimiz Vartaş Elazığspor’da bu temiz kanın, yeni bir motive kavramının olması şarttı. Ne yazık ki deneyimli ve tecrübeli olarak sıfatlandırdığımız İmparator, 80’ler futboluyla bekleneni bu sezon kurtuluş mücadelesi veren Elazığspor’a veremedi. Bordo-Beyazlı yönetim, yine ‘’Usta’’ olduğu alanlarda işini en iyi yaptı ve başarıya aç genç Antrenör Ogün Temizkanoğlu ile el sıkıştı. Elazığspor yönetimi, Yetenekli futbolcu ve Antrenör bulmada ki ustalıklarını ‘’Finansal’’ boyutta da kullansa emin olun şuan Torku Konyaspor’un yerinde ‘’Vartaş Elazığspor’’ vardı…

Pazar günü oynanan Altınordu karşılaşması öncesi aslında umutluyduk. Ogün Hocanın hafta içerisinde ki açıklamaları hem taraftarı hem de futbolcuları çok iyi havaya sokmuştu. Daha önceleri Okan Buruk, Ümit Özat, Bayram Bektaş ve İbrahim Üzülmez’e yapılan yıkıcı eleştiriler, Ogün Temizkanoğulu’ya fazla yapılmadı. Çünkü önce ki Antrenörlerimiz genç olmasına karşın başarılı işler çıkarmıştı. Zaman zaman bende eleştirmişimdir önce ki Antrenörlerin Elazığspor’a geldiği süreçleri fakat gördük ki başarıya aç Antrenörler bu işin altından kalkabiliyorlar… Selçuk Öztürk yönetimi, Türk Futboluna yeni bir anlayış getirdi. Bundan böyle üst liglerde genç antrenörler takım çalıştırma fırsatı bulabilecekler ki K.Karabükspor’da Baliç, Boluspor’da Fatih Tekke ve az bir sürede Beşiktaş mazisi olsa Adana Demirspor’da Tayfur Havutçu örneklerini sıralayabiliriz…

Altınordu maçına gelecek olursak, Ogün Hoca çıkması gereken en iyi ve en mantıklı kadroyla sahadaydı. Savunmada değişiklik yokken, ön liberoya Binya montesi Altınordu’nun piyonlarını yıkmak için bire birdi… Binya daha önce Adana Demirspor maçında da ön liberoda oynamış ve futbol severlere maksimal performansını göstermişti. Binya’nın yanına Treore, kanatlara Halil ve Tom, forvet arkasına Segbefia ve santraforda M’Bussy tercihi çok doğruydu. M’Bussy, kanatlarda değil de direk santraforda oynaması daha doğru gibi. Altınordu maçında çok etkili oynadı ve bu güzel oyununu 2 çilekle de süsledi. Forvet arkasında Treore mi ? Yoksa Segbefia mı ? Sorularına aslında cevap vermek de zorlanırız. Treore bileklerini çok iyi kullanarak adam eksiltebiliyor, Segbefia ise alan daraltarak rakibi hataya zorluyor. Fakat Segbefia’nın bir diğer artı özelliği de Son vuruşlarda Treore’ye göre biraz daha etkili oluşu… O yüzden forvet arkasında Sebgefia’nın kullanılması daha doğru ve Altınordu maçında attığı golle de bunu gösterdi… Ogün Hoca’nın değişiklikleri de zamanlı ve doğruydu. Sarı kart sınırında olan Segbefia’nın yerine M.Kayalı, Tom’un yerine genç Berk oyuna dahil edildi ve aslında bu oyuncular için bu dakikalar büyük fırsattı. Maç eksikliklerini gidermek ve gardı düşen rakibe karşı kendini pazarlamak fazla forma şansı bulamayan oyuncular için nur nimet…  Altınordu maçının genel analizine baktığımızda, konuk ekip genç oyuncularla Elazığspor’a karşı 90 dakika boyunca direnemedi. Zaafları olan Savunma arkası toplarda da çaresiz kaldılar ve golü de bu zaaflarından yediler. 90’ncı dakikada maç bitsinde evimize gidelim mantığıyla top çeviren İzmir temsilcisi sonradan oyuna giren Sinan Osmanoğlu’yla bir gol buldu ve neden olmasın sorusunu sordular bir birlerine. Hatırlarsak Japonya 2.Ligi'nde Tokyo Verdy ile Gifu takımları arasında oynanan maçta Gifu 84 dakikasını 3-0 önde götürdüğü maçı 4-3 kaybetti. Futbol çok enterasan bir oyun… Ogün Hoca’nın söylediği gibi ‘’Futbol’da Rehavete Yer Yok’’ neyse ki yediğimiz goller ‘’Hayırlı Goller’’. Çünkü son haftalarda savunma zafiyetimiz fazlasıyla yüksek. Amatörce hatalar yapıyoruz… Umarım savunma bölgesini çok iyi bilen Temizkanoğlu, futbolculara verdiği bu Temiz Kanla savunmada yapılan hataları giderir. 2.5 günde kendine fazlasıyla güvenerek gerçekten çok doğru işler yaptı Ogün Hoca. Umarım Elazığspor’da başarılı olur…