Erdoğan, muhalefete seslendi: Başka bir şey istemiyoruz

AK Parti teşkilatlarıyla bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefetin parti içi mücadeleden başlarını kaldıramadığını, millete hizmet etme gibi bir dertlerinin olmadığını söyledi. Erdoğan, '31 Mart gecesinden bu yana yaklaşık 4 yıl sonra yapılacak seçimler için şimdiden birbiriyle kavgaya tutuştular. Türkiye'ye bir hayrım dokunsun diyorsanız, gölge etmeyin sizden başka ihsan istemiyoruz.' ifadelerini kullandı.

Erdoğan, muhalefete seslendi: Başka bir şey istemiyoruz
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde AK Parti "Özümüzden Geleceğe Türkiye Buluşmaları" programında konuştu. Sert sözlerle yüklendiği muhalefetin millete hizmet etme gibi bir dertlerinin olmadığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, koltuk kavgasından başlarını kaldırmadıklarını belirtti.

ERDOĞAN: MUHALEFET, KOLTUK KAVGASINDAN BAŞLARINI KALDIRAMIYOR

Erdoğan şunları söyledi: "Muhalefetin hangi gündemlerin peşinde koştuklarını, dertlerinin ne olduğunu, millete ve şehirlere hizmet kaygılarının bulunmadığını inanıyorum ki sizler de takip ediyorsunuz. Koltuk kavgasından, parti içi mücadelesinden başlarını kaldıramıyorlar. 31 Mart gecesinden bu yana yaklaşık 4 yıl sonra yapılacak seçimler için şimdiden birbiriyle kavgaya tutuştular. Ne millete ne şehirlere hizmet gibi dertleri var ne de vatandaşlara verdikleri sözleri yerine getirmek gibi hassasiyetleri var.

Eski genel başkanları bir köşeye atılmanın hıncıyla sosyal medyadan sürekli sağa sola saldırıyor. Milleti kutuplaştırarak, siyasi iklimi gererek kendini gündemde tutmaya çalışıyor. Zehirli dili ve söylemleriyle Türkiye'nin siyasi atmosferinin yumuşamasına, normalleşmesine, tansiyonun düşmesine bir türlü müsaade etmiyor.

"GÖLGE ETMEYİN SİZDEN BAŞKA BİR ŞEY İSTEMİYORUZ"

Biz iktidar ve muhalefet arasındaki diyalog zeminini iyileştirmek için uğraştıkça, gerilimden beslenenler buna engel olmak için ellerinden geleni yapıyor. Türkiye'ye bir hayrım dokunsun diyorsanız, gölge etmeyin sizden başka ihsan istemiyoruz.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde:

"Gençler, kah esnaf dükkanında çarşı ve pazarda, emekliden memura herkesin kapısını çaldık. Kongre sürecimiz öncesinde bize rehberlik edecek bir fikir havuzunu derlemiş bulunuyoruz. Kongre sürecimizde inşallah azami derecede yaralanacağız. Şu hususun altını çizmek istiyorum. Türkiye buluşmaları, AK Parti'nin milletimizin kalbindeki sarsılmaz yerini bir kez daha teyit etmiştir. Vatandaşlarımız sorunların çözüm adresi olarak partimizi ve ittifakımızı görüyor. Ekonomideki zorlukların üstesinden bizim geleceğimize inanıyor.

"VATANDAŞLARIMIZ MUHALEFET AKTÖRLERİNE GÜVENMİYOR"

Vatandaşlarımız muhalefet aktörlerine güvenmiyor. Onlardan kendisine hayır geleceğine asla inanmıyor. İnsanımız AK Parti ve Cumhur İttifakı'na güveniyor. Açık açık söylemek istiyorum. AK Parti olarak bize verilen bu desteğin kıymetini çok çok iyi biliyoruz. Bu güveni inancı boşa çıkarmamakta kararlıyız. Bugüne kadar milletimizi hayal kırıklığına uğratmadık, uğratmayacağız.

"DİNLENMEYE ÇEKİLENLER OLABİLİR"

Biz AK Parti olarak üye sayısı itibariyle Türkiye'nin en büyük ailesiyiz. Biz çıkar birliği yapmış bir hareket değil, Türkiye'ye hizmet aşkıyla gönül birliği, kader birliği, yol ve dava arkadaşlığı yapmış bir siyasi partiyiz. AK Parti teşkilatlarını bir arada tutan harç kardeşlik hukukudur. Biz birbirini ezerek yükselenlerden olmadık. Birbirinin elini tutarak, birbirine omuz vererek yükselenlerden olduk.

Hep söylüyorum; makamlar, rütbeler, oturulan koltuklar değişebilir, molalar olabilir, kesintiler olabilir, dinlenmeye çekilenler olabilir, ama uğruna ömrünü adadığımız AK Parti'nin temsilcisi kutlu dava inşallah ilelebet payidar olacaktır.

"İSRAİL'İN İŞLEMEDİĞİ BARBARLIK KALMADI"

Bizden öncekilerden devraldığımız bu hizmet kervanı aynı şekilde yoluna devam edecektir. Bu süreçte öfke ve nefret diline prim vermeyecek, nezaket, hoşgörü ile gönüller fethederek yolumuzda ilerleyeceğiz. Buradaki her bir arkadaşımın da yürüttüğü mücadeleye bu geniş zaviyeden bakmasını istiyorum.

Son 1 yıldır bölgemizde çok kanlı çatışmalar yaşanıyor. İsrail'in Gazze halkına yönelik soykırımı 1. yılını tamamlamak üzere. 364 günde 17 binden fazla çocuğu, binlerce kadın, yaşlı, sivil, doktor, gazeteciyi alçakça şehit ettiler. Dünyanın gözleri önünde 50 bine yakın masum insan katledildi. Uluslararası hukuk, temel insan hak ve hürriyetleri, savaş hukuku, insanlığa dair ne kadar değer varsa hepsi ayaklar altına alındı. İşlenmedik suç, barbarlık kalmadı. Ama ne yaparlarsa yapsınlar Gazze halkının direniş zeminini kıramadılar.