Erbakan: 'Aşı Karşıtı Değiliz Ama Endişelerimiz Var'
Kamuoyunda aşı karşıtı oldukları iddialarını şiddetle reddettiklerini belirten Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, aşı ve modern tıp karşıtı olmadıklarını, kendisi ve aile fertlerinin aşılarını yaptırdıklarını, karşı oldukları şeyin mRNA teknolojisiyle üretilmiş ve faz aşaması tamamlanmamış ve içeriğinde tehlikeli olan Grafen maddesi bulunan aşılar olduğunu ve bu aşıların insan genetiğine olumsuz etkilerine dikkat çekmek istediklerini ifade etti.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan , düzenlediği basın toplantısında, aşı karşıtı ve modern tıp karşıtı olmadıklarını; faz aşamalarını tamamlamış, ruhsatları alınmış aşıları, kendilerine ve çocuklarına yaptırdıklarını, karşı olduklarını şeyin mRNA teknolojisiyle üretilmiş içinde çok tehlikeli Grafen maddesi taşıdığı kanıtlanmış ve hücrenin çekirdeğine etki edip oradaki genetik yapıyı değiştirmesi ve bozması muhtemel olan faz aşaması tamamlanmamış Phizer-Biontech benzeri teknolojideki aşılar olduğunu vurguladı.
Bu gerçeği hem bilimsel çalışmalar hem aşı üreticilerinin ifade ettiğini belirten Erbakan, zorunlu aşı ve zorunlu PCR testinin anayasa aykırı olduğunu bir kez daha yineledi.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında çok tartışılan mRNA aşılarının muhtemel olumsuz sonuçlarına ilişkin açıklamalarına getirilen eleştirileri konunun uzmanı doktorlar ile cevap verdi.
“SUÇÜSTÜ OLDUNUZ!”
Konuşmasının başında uzun bir süredir partilerini görmezden gelen bir kısım medyanın ikiyüzlülüğüne isyan eden Erbakan 'suçüstü oldunuz' diyerek, "Son gelişmelerle ilgili şu tespiti yapmamız gerekir; suçüstü yakalandınız! normalde yaptığınız yayınlarda biz hiç yokmuşuz numarasını yapıp, ama aslında her kelimemizi, her açıklamamızı nasıl dikkatle adım adım takip ettiğiniz ortaya çıktı… Konya'da yerel basınla yaptığımız bir toplantıdan kelimelerin cımbızla çekilmesi konusunda suçüstü yakalandınız. Gerçek öyle bir şeydir ki yerine hiçbir şey koyamazsınız. Koymaya kalkarsanız 40 yerden açık verir ve foyanız ortaya çıkar. Bilimsel adı altında tam tersine hurafelerle, safsatalarla yalanlarla iddialarda bulunanlara bu sözü söylüyoruz. Konya’da yaptığımız tespitler medyada çok büyük bir yankı uyandırdı. Buna karşı hemen çıkıp tek taraflı olarak, bizi arayıp ‘siz de bir şey söyleyecek misiniz’ gibi bir zahmete dahi katlanmadan tek taraflı bir linç ve karalama kampanyasına maruz kalındı. Bilim adamlarımız ellerindeki verilerle, bilimsel makaleler ve dosyalarla, ispat niteliğindeki bütün verilerle, bilgilerle bu ortaya koyduğumuz fikirleri ve gerçekleri her platformda diğer görüşe sahip bilim adamlarıyla açık bir şekilde tartışmaya da hazır. Bu çağrıyı uzun zamandan beri yapıyorlar. İsterse Sağlık Bakanımızın huzurunda, isterse Cumhurbaşkanımızın huzurunda, isterse televizyonda canlı yayında biz bu verilerimizle çıkalım. Karşı görüşte olanlar da ’gelsinler bakalım’ diye bunu açık bir şekilde söylüyorlar. Bu ifade edilen hususların, fikirlerin ve saydığımız maddelerin hepsi sayısız belge ile ispatları elimizde mevcuttur. Ne zaman kim tarafından istenirse, bunları sunmamız da mümkündür" ifadelerini kullandı.
“COVID 19 LABORATUARDA ÜRETİLEN BİR VİRÜS”
Covi-19 virüsünün laboratuvarda üretilen bir virüs olduğu için duruma şüpheli bir şekilde yaklaştıklarını belirten Erbakan, "Koronavirüs sentetik hibrit bir virüstür. Bunu kim söylüyor NOBEL ödüllü bir Fransız profesör Luc Montagnier, AIDS virüsünü ilk defa tespit eden NOBEL ödüllü virolog. Hibrit demek yani bir kaç tane ayrı virüsten getirilmiş, karıştırılmış, laboratuvarda üretilmiş sentetik bir virüs. Doğal olmayan bir virüs, dolayısıyla bu Cenab-ı Allah'ın verdiği, doğal olarak ortaya çıkan bir durum değil. Belli bir kesim tarafından, belli çevreler tarafından laboratuarda üretilmiş. Şimdi bunu neden söylüyorum, bunu herhalde spor olsun veya eğlence olsun diye üretmediler. Bu üretildiğine göre, yapay bir virüs ortaya çıkarıldığına göre bunun arkasında bir amacın olması lazım. Bir defa yapay olması bizim en başından beri sürece şüpheli yaklaşmama netice olan konulardan bir tanesi" dedi.
“AŞI KARŞITI , MODERN TIP KARŞITI DEĞİLİZ”
Fatih Erbakan, gerekli aşamaları tamamlamamış aşıların dayatılmasının anayasaya aykırı olduğunun altını çizerken aşı karşıtı ve modern tıp karşıtı olmadıklarını ve bu tanımlamalara şiddetle karşı çıktıklarını belirterek, "Diğer konu ise bugüne kadar hep belirttiğimiz ve tabi ki bilim insanlarının da belirttiği "Ortada aşı değil aşı adayları vardır. Üçüncü faz aşamasını tamamlamadan getirilmiş, acil kullanım gerektiği için herkese uygulayacağız, 'önümüze kim gelirse yapacağız' diyerek yapılan bir uygulama. Hem ülkemizde hem de dünyada, bu bilimsel değil. Bu bilimsel olarak doğru değil. Tıpta 1. kural hastaya zarar vermeme kuralıdır. Bu noktada içeriğini bilmediğiniz, emin olmadığınız bir tedaviyi aşı olsun, ameliyat olsun, başka bir tedavi olsun hastaya dayatamazsınız. Ayrıca böyle bir uygulamanın insan hakları evrensel beyannamesine, ayrıca bizim anayasamıza, hem bilime aykırı olduğunu ifade ettik. Daha önce altını çizerek bahsettiğimiz husus şu; biz aşı karşıtı değiliz, ilaç karşıtı değiliz, modern tıbba karşı değiliz, bunları tamamen reddediyoruz. Daha önce gerekli testlerden geçmiş, faz aşamalarını tamamlamış, ruhsatları alınmış, güvenli olduğu ortaya çıkmış olan aşıları çocuklarımıza yaptırdık ya da modern tıbbın üretmiş olduğu ilaçları kullandık. Örneğin herkes zatürre aşısı yaptırabilir, ruhsatlıdır ve gerekli bütün faz aşamalarını geçmiştir." şeklinde konuştu.
“GENETİK BOZUKLUĞU OLAN ÇOCUKLAR DOĞABİLİR"
mRNA teknolojisiyle üretilen aşıların kullanılması sonucu tek gözlü, kuyruklu, üç bacaklı, üç kollu tüm vücudu adeta bir hayvan postu gibi kılla kaplı çocukların, bebeklerin doğabileceğini daha önce yaşanmış örnek vakaların fotoğraflarını göstererek ileri süren Erbakan, "Bu Pfizer-BioNTech dediğimiz ve mRNA teknolojisi kullanan aşıların, 'hücrenin çekirdeğine etki edip oradaki genetik yapıyı değiştirmesi ve bozması mümkündür' dedik. Ve bunun olması halinde hücre içinde saklı genetik kodun tahrip edilmesi halinde tek gözlü, kuyruklu, üç bacaklı, üç kollu tüm vücudu adeta bir hayvan postu gibi kılla kaplı çocukların, bebeklerin doğabileceğini hayvanla insan arası tipte bir takım doğumların olabileceğini, o genetik yapının bozulması halinde söylemiştik. Bununla ilgili kıymetli hocalarımız tam 76 bin tane bilimsel yayını ortaya koydular. 76 bin tane bilimsel yayın bizim bu söylediğimizi doğrulayan ve en çok atıf alan 200 tanesinin burada apstırak olarak tabir edilen özetlerini makalenin başında özetlerini getirdiler" dedi.
'GENETİĞİ OYNANARAK MAYMUN İNSAN MELEZİ CANLI ÜRETİLDİ'
Genetikle oynanarak maymun insan melezi bir canlı üretildiği haberini basın mensupları ile paylaşan Erbakan, "Bununla ilgili tabi aslında çok düşündük bu fotoğraflarla ilgili tabi ama burada gördüğünüz gibi kuyruklu bir bebek doğmuş. Genetik bir bozulmadan dolayı bebeğin normal bir insan bebek arkasında kuyruğu var. Burada biraz önce söylediğim hayvan postu gibi postlu olan bir bebek. Bu daha yeni doğduğu için biraz zayıf gözüküyor. Bu büyüdükçe tam bir hayvan postu gibi bütün vücudunu saracak bir tüylenme, kıllanma. Burada söylediğimiz dört bacaklı, üç kollu bir bebek doğmuş burada görüntüsü ve tabi diğer taraftan da insan ve maymun melezi olan ilk embriyo başarı ile üretildi. Burada yapılan bir çalışmada insan maymun melezi ne demek insanla maymun karışımı bir melez canlı başarı ile üretildi. Bunun da açıklaması burada var. Çin’deki Kumbin Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nden Piramat biyoloğu liderliğinde ismi de var, yapılan çalışmada makat maymunları ile insan karışımı bir melez elde edilebildiğini burada anlatıyor burada uzun uzun. Bizim söylediğimiz yani hücre çekirdeğini içindeki genetik yapıya, dokuya zarar vererek onunla oynayarak böyle sonuçlar elde edilebilmesinin mümkün olduğunu bilimsel olarak gösteriyor" diye konuştu.
"MRNA AŞILARINDA GRAFEN OKSİT VAR"
mRNA aşılarının içindeki Grafen maddesinin tehlikesine dikkat çeken Erbakan, "İkinci iddiamız ve karşı tarafın bilimsellik kisvesi altında bir takım yalanlarla yalanlamaya çalıştığı mRNA teknolojisinin hücre çekirdeği içine girmesini sağlayan grafen oksit maddesinin bu aşılarda yer aldığına ilişkin iddialar. Biz dedik ki 'Grafen oksit var.' Bu grafen oksit maddesi çok zararlı ,öldürücü ve yabancı bir madde vücuda kesinlikle verilmemesi lazım. Ve bu grafen oksit yardımı ile de bu mRNA aşıları hücre çekirdeğine müdahale etme girme şansını yakalıyor. Burada Pfizer-BioNTech aşısındaki grafen oksit maddesinin elektron mikroskobu fotoğrafı. Diğer taraftan Japonya Sağlık Bakanlığı Moderna aşısında yabancı madde bulunduğunu zaten geçen ay tespit etti. Ve 1.6 milyon doz Moderna aşısını bu yabancı maddeden dolayı imha etti. Ve şimdi bugün 15 Eylül tarihli basına yansıyan haberlerde Japonya Sağlık Bakanlığının Pfizer BioNTech aşılarının da aynı yabancı maddeyi tespit ettiğini ortaya koydu. Bunu da dediğim gibi sadece biz söylemiyoruz Japonya Sağlık Bakanlığı söylüyor ve 1.6 milyon dozu da imha ediyor."
“ÇOCUKLARA VE HAMİLELERE BU AŞININ UYGULANMASI ÇOK TEHLİKELİ”
Erbakan üreticisinin sahip çıkmadığı 'mRNA aşıları dünyanın hiçbir yerinde ABD, AB, JAPONYA gibi gelişmiş ülkeler dahil hiçbir ülkede çocuklara uygulanmıyor. Türkiye’de çocuklara yöneltilmek istenmesi bizi ciddi şekilde endişelendiriyor. mRNA aşısının hamilere yapılması kesinlikle çok tehlikeli' uyarısında bulundu.
Genel Başkan Fatih Erbakan'a toplantıda Uzm. Klinik Psikolog Mikdat Ertem, Araştırmacı-Yazar Cemil Can, Nöroloji Uzmanı Op.Dr. Bilgehan Bilge, Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Serhat Fındık, Yeniden Refah Partisi Doğu-Güneydoğu Anadolu Direktörü Ahmet Fatih Hatunoğlu eşlik etti.