En Hassas Dönem: Ergenlik
Başak MERAL GÜNDÜZ/Ergenlik dönemi, hem aile için hem de ergenler için çok sancılı bir süreç olarak bilinir. Peki gerçekten öyle midir?
Bu süreçte neler yaşanır, neler yapılmalıdır?
Sorularımızın yanıtlarını Sosyolog-Aile Danışmanı Hilal Sarıbay Göçer’den aldık.
ERGENLİK DÖNEMİ İLE ÇOCUKLUK ÇAĞINDAN YETİŞKİNLİK DÖNEMİNE GEÇİŞ DÖNEMİDİR
Hilal Sarıbay Göçer,“Ergenlik dönemi ile çocukluk çağından yetişkinlik dönemine geçiş dönemidir. Kızlarda 10/16 erkeklerde 12/18 yaş dönemi düşünülebilir. Fiziksel büyüme, cinsel gelişme ve psikososyal olgunlaşmanın gerçekleştiği bir dönemdir. En genel anlamda 3 dönemde düşünülebilir bunlar; erken , orta ve geç ergenlik dönemleridir. Tüm bu dönemlerde benlik, cinsel ve bilişsel gelişim farklı özelliklerde seyreder. Erken ergenlik döneminde bireylerin kendilerine olan dikkatleri daha çok fiziksel özelliklere dönüktür. Diğer insanların onun görünüşü hakkında ne düşündüğü oldukça önemlidir. Diyet yapmak isteme, dış görünüşe dönük girişimler normaldir. Fiziksel görünüşle ilgili beğenmeme durumları sıklıkla görülebilir. Orta ergenlik döneminde aileden ziyade arkadaşlar önem kazanacaktır. Arkadaşları ile vakit geçirmek ve onlar arasında kabullenilmesi birey açısından çok önem taşır. Aile ilişkileri anlamında sorunlara sıklıkla rastlanır. Geç ergenlikte artık kimlik kazanımı tamamlanmıştır. Birey ne meslek yapmak istediğini, görüşlerini kazanmış bir şekilde yetişkinliğe adım atar. Fiziksel değişiminde azaldığı bu dönemde artık hem fiziksel hem ruhsal durgunluk beklenebilir”dedi