En Çok Botoks ve Burun Estetiği Yaygın

Günümüzde teknolojinin de gelişmesiyle çeşitli estetik operasyonlar yapılıyor ve bu operasyonlar gittikçe yaygın hale geliyor. Yaygın hale gelen bu estetik girişimlerin, usulüne uygun olarak işin ehli kişiler tarafından yapılmasının da ayrı bir önem taşıdığını söyleyen Dr. İsmet Bingöl, estetik hakkındaki sorularımızı yanıtladı.

Estetik uygulamaları, günümüzde yaygınlaşan ve popüler hale geldi. Öncelikle, estetik nedir?

Sanatsal bakış, güzellik ve bakım estetik kavramı içerisinde yer alır. Estetik cerrahide ameliyatlar ve ameliyat yapılmayan girişimler var.

Cerrahi olmayan estetik uygulamaları içerisinde en yaygın olanı hangileri?

Dünyada ameliyat gerektirmeyen uygulamalar arasında botoks kullanılıyor. Botoks, kırışıklık giderici bir uygulama. En çok kullanılan ikinci uygulama ise dolgular. O dolguların bir kısmı kalıcı, bir kısmı geçici dolgu. Geçici dolgular içerisinde bile 4-5 yıl kadar etki süresi olan dolgular var. Geçici dolgular arasında 6 ay ile 4-5 yıla kadar süren dolgular uygulanıyor, buna bağlı olarak uygulamanın tekniği ve maliyeti değişiyor elbette. Bu dolguların süresi kişiye bağlı, kimi hızlı ve tek seferlik çözüm isterken kimi daha uzun süre kullanmak ister. Başka bir dolgu uygulama şekli de yağ dolgusu. Yağ dolgusu, insanların kendi vücudundan alınan yağla yapılır. Bu nedenle vücut kendi dokusunu reddetmez. O yüzden yağ enjeksiyonunu işleyerek, yüzde hacim kaybı olan yerlere (kırışıklığın, izlerin, çatlakların) kullanabiliyoruz. Dolgular içerisinde kamuoyunda ‘ ışık dolgusu’ ve ‘akıllı dolgu’ diye bilinen dolgular da var. Işık dolgusu, göz kapağının altındaki koyulaşmayı gidermek ve doldurmak amacıyla uygulanan dolgu.

Ellanse akıllı dolgu; elde yaşlılık görüntüsü, yüzde hacim kaybı gibi durumlarda kullanılan etkili, kolayca şekil alabilen 1-5 yıl kadar etkisi süren dolgudur. Ellanse ailesi yaşlılık belirtilerini hızlı düzeltir, vücudun kollajen sentezini uyararak daha kalıcı etki sağlar.

Radiesse dolgusu, bunlar hyalüronik asitler gibi hayvansal kökenli olmadığı için allerji potansiyeli hiç yok. Daha güvenlidir. Kalsiyum hidroksiapatit içerir. FDA onaylı olup, 18-14 ay etkilidir volum hacim arttırıcı etki sağlar. Bu alanda çokça firma ve ürünleri mevcuttur.

Bu dolgulardan bir diğeri de somon DNA dolgusu. Hem somonun DNA’sından üretilen hem de içinde hyalüronik asit ve çeşitli vitaminler içeren gençleştirici bir uygulama. Somon DNA’sının bir başka adı da gençlik aşısı. Cildi parlak ve canlı gösterir. Bu uygulama gençlerde daha az uygulanır. Çünkü gençler için bu uygulama daha az gerek duyulur. Bir-iki seans yetiyor uygulamaya fakat yaşa göre üç, dört ve beşe kadar çıkabilir. Gençlik aşısı, giderek kullanımı artan popüler bir uygulama. Bu uygulama, kullanılan nemlendiricilere göre 100 kat daha fazla nemlendirici özelliğine sahip. Leke için kullandığımız bazı dolgular ve maskeler var.

Leke açıcı tedavilerinde ise bu tür ilaç ve kremlerle geçmediği takdirde yüzü kazıma yöntemini uyguluyoruz. Bu uygulama peelingin bir üst aşamasıdır. Bu uygulamada uyutmak şart değil, yüzün bir bölümü uyuşturularak da yapılır. Hastanın ağrı eşiğine bağlı olarak uygulamanın nasıl yapılacağına karar verilir.

Dolgu işlemi yaptıran kişilerin, uygulama sonrası bir yan etki meydana geliyor mu?

Bazı dolgularda maske kullanmak gerekir, bazı dolgularda takip gerekebilir alerji olup olmadığına dair. Mesela enjeksiyon yapılan yerde kanama gibi küçük sorunlar olabilir. Bu uygulamaları yapan kişinin de uygulamadan elde edilecek sonuçta önemli bir payı var. Meydana gelen bir yan etki olduğunda ise hyalüronidaz dediğimiz olayı geri çeviren bir ilaç kullanılır.

İz tedavisinde iyi bir sonuç elde edilebiliyor mu?

Göz kapakları ya da yüzdeki birçok bölgede iz iyileşir. Fakat bazı bölgelerde, örneğin alında iz paralelse düzelmesi biraz daha kolay. Dik ise düzelmesi biraz daha zor. İnsanlar tedaviden yüzde yüz sonuç bekliyor fakat izler tamamen geçmez, en ufak bir çizik dahi olsa iz bırakarak iyileşir. Plastik cerrahide izi yönetmek diye bir kavram var. Vücudun bazı bölgelerinde iz kalmaya daha çok müsait oluyor. Örneğin kol ve bacak dış kısmında çok iyi sonuç alınamıyor. O izleri minimum seviyeye getirebiliriz fakat izin tamamen ortadan kaybolması mümkün değil. Göz kapağı altında meydana gelen izler ise belli belirsiz olur. Çünkü gözkapağı iyi kanlanan, ince bir cilt dokusu olduğu için izi de ona bağlı olarak anlaşılmıyor. Eğer izli deri, saç kökü üzerindeyse saç ekimi, kaş üzerinde ise kaş ekimi yapılabilir. Kirpikte ise kirpik ekimi yapılabilir. Bunun dışında izin aşırılaşmasını önleyen uygulamalar da var. Mesela silikon uygulaması ile kabarık bir izi vücut seviyesine indirip, solgun bir hale getirebiliriz. İz konusu bu anlamda estetikte zor bir konu. Gözkapağı torbası ve sarkma problemi tedavilerinde bu nedenle çok fazla iz meydana gelemiyor.

Ameliyat gerektiren en yaygın estetik uygulamaları neler?

En yaygın olanı burun estetiği. Doğuştan veya sonradan çeşitli nedenlerle burunda oluşmuş, eğrilikler düzeltilir. Daha güzel ve estetik dediğimiz görüntü oluşturulur. Burnun üst yarısı kemik, alt yarısı ise kıkırdak olmak üzere iki bölümden oluşur. Kıkırdak doku, burun ameliyatlarında dikkat edilmesi gereken bir nokta ve ilk operasyonda halledilmesi gerekir. Törpü gibi küçük işlemler, düzeltmeler ameliyat sonrasında yeniden yapılabilir. Bu tür büyük ameliyatlarda en az 6 ay-1 yıl yaranın oturmasını bekledikten sonra tekrar varsa küçük problemler, o zaman çözülebilir. Burunda nefes alma ünitelerini de birlikte değerlendirmek lazım. Burun ameliyatlarında nefes alma ünitesi yüzde 10-15 oranında daralabilir. Çünkü burun estetiği bir küçültme-daraltma ameliyatıdır.  Burnu küçültüp şekil verirken böyle de bir özelliği var. Nefes alma ünitesinde bir sorun varsa bunu mutlaka hastayla paylaşmak gerekir. İkinci konu ise gerçekçi bir beklentidir. Hasta ve doktorun beklentilerinin uyuşması gerekir. Ardından ameliyat öncesi ve sonrası fotoğraflanır. Doktorun mükemmellik iddiasında bulunmak da çok doğru olmaz. 

Göğüs estetiği de yine göğüs büyütme ve küçültme, asimetri gibi problemleri olumlu bir şekilde düzeltilebiliyor. Göğüs estetiğinde birkaç yöntem var. Her cerrah kendi yöntemi ile bu ameliyatı yapar. Hastanın beklentisi doğrultusunda hangi yöntemin kullanılacağına ve kalacak ize dair bilgilendirme yapılır. Ben yaptığım uygulamalarda en az iz ile en iyi sonucu almaya çalışıyorum.

Meme büyütme ve küçültme operasyonları süt bezlerini etkiler mi?

Silikonlar süt bezlerini yüzde 100 etkilemiyor. Yüzde 30-40 etkileyebilir. Tabi bu seçilen yönteme ve göğüs tipine bağlı.

Meme küçültme boyutlarına ve yapısına uygun seçim yapılarak göğüs küçültme yapılır. Yani meme ve yağ dokusu çıkarılır. İleri derecede sarkma yoksa en az iz bırakan yöntemi tercih etmekteyim. Emzirme kısmen etkilenebilir. Ancak bu yüksek oranda olmamaktadır. İri göğüsler pişiklere sırt ve bel ağrılarına da yol açarlar. Bu ameliyatlarla bu da çözülmekte aynı zamanda estetik görünümü de düzeltilmektedir. Ameliyat bitince dren konup kan birikintileri uzaklaştırılır.

Meme askılama işlemi de genelde meme küçültme gibi yapılmakla birlikte doku kesip çıkarılmamakta. Göğsün dik ve düzgün konik şekilde durması sağlanmaktadır. Ameliyat takibi benzer süreçlerdedir.

Genital bölge estetiği uygulaması nedir?

Kötü görüntü oluşturan düzeltilmesi gereken genital bölge kabarıklığı ki genelde yağlanma sonucu oluşur düzeltilebilir. Labia cerrahisi, vajinal operasyonlar da yapabildiğimiz müdahaleler arasındadır.

Karın germe ameliyatı ve yağ aldırma (liposuction) nasıl uygulanır?

Yağ aldırma (liposuction) ile belirli bölgelerden yarım santim kadar bir yer açarak, vücuda bir sıvı verilir. Bu sıvı yağları parçalayıp, eriterek, yağı çekme işlemi yapılır. Amaç vücutta yağı azaltmak.

Erkekte meydana gelen meme büyümesi (Jinekomasti) için de bu yöntem kullanılabilir.

Karın germede de bir takım yöntemler var. Genelde sezaryen bölgesi itibariyle açılır. Eğer çok fazla sarkıklık varsa o zaman göbek deliğinin de etrafını açarak o fazla dokuyu alıyoruz. Bazen de karnın iç kısmını dikerek daraltıyoruz. Bununla da iyi bir görüntü ortaya çıkmış oluyor.

Uygulanan tüm bu uygulamalar için bir yaş sınırlaması var mı?

Estetik uygulamaları için belli bir yaş sınırı yok. Yaşı 18 ve üzeri olan herkes bu uygulamaları yaptırabilir. Tabi biz çok erken yaşlarda mecbur kalmadıkları sürece bu ameliyatları yapmalarını önermiyorum. İhtiyacı olmadığı halde estetik için başvuran kişilerle bu konuyu konuşuyoruz.

Plastik cerrahinin estetik dışında ilgilendiği başka bir alan var mı?

Kepçe kulak ve tavşan dudak gibi çocuğun küçük yaşta yaşadığı ve sosyal olarak içekapanık hale getirecek durumlar da söz konusu. Bunların da çocuk sosyalleşmeden engellenmesi gereken şeyler. Çünkü çocuk sosyalleştikçe alay konusu olabilir, sosyal ilişkileri bozulabilir. Ailelerin bunu, okul dönemi öncesinde halletmesi gerekiyor.

Merdivenaltı estetik uygulama girişimlerinin neden olduğu sonuçlar medyada sıkça yer alıyor. Bu uygulamalardan herhangi birini yaptırmaya karar veren kişilerin nelere dikkat etmesi gerekiyor?

Toplumda doğru olmayan uygulama şekilleri, merdivenaltı uygulamalar, ehil olmayan insanların açtığı güzellik salonunu estetik kliniği gibi çalıştırmak isteyenler var. Eğitimi ve bilgisi olmayan kişilerin yapacağı uygulamalar da buna bağlı olarak yetersiz olacaktır. Estetik için anatomi bilgisi, neyin, nereye, ne kadar uygulanacağının çok iyi bilinmesi gerekir. Yan etiklerinin ne kadar olacağını ve ne kadar doz kullanılacağının iyi bilinmesi gerekir.