Elazığlılar Evlenmesin Mi?

Elazığ’da düğün sezonu ekonomik buhranda. Alım gücünün bu denli düştüğü ülkemizde evlenecek gençler de hayallerini ertelemek zorunda kalıyor. Tek sorun ekonomi değil, Kahramanmaraş depremlerinden sonra sadece deprem bölgesinde değil çevre illerde de ev bulamama sorunu mevcut.

Elazığ’da kiralık ev sorunu uzun süredir devam ediyor. Gerek fahiş fiyatlar gerek hasar durumu evi tutmak isteyenleri iki üç kere düşündürüyor. Ev bulamadığı için düğün erteleyen bir çiftten bahseden düğün salonu işletmecisi/sahibi Cihan Dilek:

“EV BULAMADIKLARI İÇİN DÜĞÜNÜ 5 AY ERTELEDİLER”

“14 Mart’a düğün satın almış bir genç çift, ev bulamadıkları için düğünü beş ay ertelemek zorunda kaldı. Bu örneklerden sadece biri. O kadar genç mağdur oldu ki sayısını tahmin bile edemeyiz. Bu konuda umarım yetkililer bir çalışma yapar da gençlerimiz, yuvalarını gönül rahatlığıyla kurar. “ şeklinde konuştu.

Artan döviz kurları, altının rekordan rekora koşması her sektör gibi düğün sektörünü de etkiledi. Düğün salonlarının doluluk oranı ve taleplerden bahseden Dilek:

 “DEPREMDEN DOLAYI DÜĞÜNLERDE YÜZDE 50 AZALMA VAR”

“Bu sene depremden dolayı düğünlerde yüzde 50’ye yakın bir azalma var. Şu an bir düğünü dört dörtlük yapmaya kalksanız sadece salon için 40 bin lirayı gözden çıkarmak zorundasınız. Ben yine eski kâr oranında versem müşteri kazanamam. Elazığ’da çok fazla rakibimiz var bu yüzden fiyatları piyasanın altında tutup sürümden kazanmaya çalışıyoruz ve her organizasyon için 10 bin liramızdan vazgeçiyoruz. Yıl sonunda bize geri dönüşü daha kötü oluyor. Çünkü biz eskiden 2 yılda bir salonu yenilerdik. Masa örtüsü, şamdan, iç dekorasyon derken neredeyse tamamını değiştirirdik. Şu an dayanabildiğimiz kadar devam ediyoruz, nereye kadar giderse. “ dedi.

Cihan Dilek, sözlerini şu ifadelerle sürdürdü: “Geçen sene bir kınanın bize maliyeti pasta, kola, su dahil 6 bin TL idi. Şu anda bize bir kınanın maliyeti 8 bin civarında. Bir düğünün maliyeti 15 bin TL civarında. Bunlar günlük maliyetler, bir de ay sonunda toptan gelen maliyetler var. Elektrik faturası, kira, aylık ödememiz gereken vergiler derken aylık kazancımız ciddi ölçüde düşerken giderimiz artıyor. Vatandaşı da düşünmek zorundayız. Bu yüzden kardan kısıyoruz. Geçen senelerde herhangi bir organizasyon satışında paranın yüzde 50’si bize kalırken bu sene yüzde 20-25 civarında kazancımız oluyor. Çünkü biz tam anlamıyla vatandaşa yansıtmaya kalksak satamayız.”

“PANDEMİ DÖNEMİNDE DEPREM DÖNEMİNDEN DAHA ÇOK DÜĞÜN YAPTIK”

“Pandemi döneminde salonu uzun süre açamadık ancak şöyle bir şey oldu, pandemide devlet destekleri bir nebze vardı. Piyasa bu denli kötü değildi. Depremden ve seçimden sonra sadece düğün sektöründe değil, her alanda vatandaşın alım gücü düştü. Pandemi döneminde daha yüksekti. Pandemi döneminde düğün yapmıyorduk ama düğünleri satıyorduk. Düğünleri satıp kaparo aldığımız için zararı geçtik büyük karla kapattık. Ancak depremden sonra düğünü nikahı geçtik insanlar ev bulamıyor. Piyasanın yüksek olması ev yapmaya engel değil. Altını ev eşyalarını, gerekli gereksiz her şeyi bütçenize uygun yapabilirsiniz. Ancak ev bulamazsanız diğerlerini alsanız da bir anlamı olmaz. Ev yoksa hiçbir şey yoktur. En önemli sorun barınma sorunu.”